Kaçmaya çalıştığımı anlamış olabilir miydi?
Gerçi bunu anlamamış olmak için biraz salak olmak gerekirdi.
Suçüstü yakalanmış gibi hissediyordum ve bacaklarımın titremeye başladığını hissediyordum.Ona doğru birkaç adım attım ve aramızdaki mesafeyi azalttım. Ellerimi arkamda bağladığımda suç işlemişte annesine yakalanmış bir çocuk gibi görünüyordum.
"Şey hava almak için çıkmıştım." dedim ve bakışlarımı arkasında kalan eve çevirdim. Dudaklarımı kemirmeye başlamıştım üstelik bacaklarımın titremesi görülmeyecek gibi değildi. Kesinlikle açık veriyordum.
Bir süre bir şey demeden beni izledi.
"Yemek saatinde mi?" diye sorduğunda bakışlarımı tekrar ona çevirdim.
"Aç hissetmiyorum."
Sesim titrediğinde yalan söylediğimi anladığını düşündüm.
O da birkaç adım atıp aramızdaki mesafeyi yok ettiğinde gerilmiştim.
Gözlerini ilk kez bu kadar yakından görüyordum.Bal rengi gözler bir insana en fazla bu kadar yakışırdı. O an çok yersiz olmasına rağmen gözlerini kıskandım. Bağladığı ellerini pantolonun ön ceplerine koydu. Derin bir nefes alıp arkasını dönünce şok olmuştum.
"Ön bahçede hava alabilirsin." diyerek eve doğru yürümeye başladı.Kapının önüne vardığında arkasını döndü.
Hala olduğum yerdeydim. Tek kaşını havaya kaldırdı. "Ön bahçede hava alabilirsin." diyerek az önceki sözünü tekrar etti.Yavaş adımlarla eve yürüdüm. Kapının önünde hala beni bekliyordu. Yanından geçtiğimde göz teması kurmamaya çalıştım.
Ağlamamak için sarfettiğim çabaya hayret ediyorum.
Evin içine girdiğimde odama gitmek yerine salona geçtim. Bir şeyler yemeliydim.Hepsi sabahki yerine oturmuştu. Salona girdiğimi gören Baranın bana garip bir şekilde baktığını farkettim.
Kesinlikle benden şüpheleniyorlardı. Masaya oturdum ve bir şeyler yemeye çalıştım.
"Sevgili nişanlım bana ordan ekmek uzatır mısın?" diyen Eymene döndüğümde Şimale bakıyordu. Yüzünde eğlenen bir ifade aradım ama yoktu. Bunu çok ciddi söylemişti.Şimal tepki vermeden ekmeği uzatınca böyle şeylere alışık olduğunu farkettim. Telefonumun çalmasıyla masadaki herkesin bakışları bana çevrilmişti. Ayağa kalkmaya çalıştığımda Şimal "özel değilse burada da konuşabilirsin." dedi. Kadir de gelmişti.
"Kadir bey rahatsız olur. Hemen konuşup geliyorum." dediğimde Kadir bana baktı.
"Sıkıntı yok konuşabilirsin."Derin bir nefes aldım ve "Özel." dedim.
Tam o an Şimali boğmak istiyordum.
Salondan çıktıktan sonra odama gittim.
"Alo Ezgi ne yaptın?" diyen Çağla'nın sesini duyduğumda tekrar ağlayasım geldi.
"Tam kaçacakken yakalandım.""Ne? Ne yapıyorsun şu an sonra ne oldu?"
"Hava almaya çıktığımı söyledim. Yakalandığım kişi de patron dedikleri kişi inanabiliyor musun? Pek inanmadı gibi geldi ama bilmiyorum." dediğimde derin bir of çektim. "İnanamıyorum ya Ezgi git anlat doğru dürüst psikopat değil ya bu insanlar. Bırakırlar seni."
"Bilmiyorum Çağla bilmiyorum. Diğerleri tamam ama patron dedikleri kişi psikopata benziyor bırakana kadar canımdan bezdirirmiş gibi hissediyorum." dedim ve yatağa oturdum."Ezgi konum at oraya geliyorum." dediğinde
"Hayır." diye bağırmıştım. Elimi ağzıma götürdüğümde kapıya yürüdüm. Yavaş bir şekilde kapıyı açtım ve koridora baktım. Kimse yoktu. Umarım Kadir odasına gelmemiştir."Ya Ezgi sen manyak mısın? Konum at diyorum yoksa delirecegim burda." dedi.
"Ya Çağla saçmalama ne diyeceğim bu insanlara?""Arkadaşım dersin. Yurtdışından benim için geldi buraya çağırdım dersin Ezgi insanlık ölmedi ya. Konum at." diyerek telefonu yüzüme kapattığında aval aval telefona bakıyordum.
Delirmeme şu kadarcık kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR EZGİ MASALI
ActionÇok riskli bir ameliyat sonrası mafyalardan kaçan doktor Ezgi kendini bir parti yatına atar. Yatta karşılaştığı çete liderine kendini ajan olarak tanıtan doktor Ezginin hayatı artık çok farklı yol almaya başlar.