Oy ve yorum atmayı unutmayın bebekler, öpüldünüz.
***
Garip bir sakinlik vardı. 1 haftadır her şey normal ilerlerken içimi kemiren şey günden güne daha çok rahatsız ediyordu. Kimse rahatsız etmiyordu, her şey güzel ilerliyordu...İçimdeki kuruntunun ne olduğunu anlamasam da üstüne durup, moodumu düşürmek istemiyordum.
Alışkın olmadığım bir şey sakin bir hayat.
"Arda'm." Yavuz Arda'yı kucağına aldığında dudaklarını alnına ve yanaklarına bastırmıştı. "Mis kokulum." Göğsüne yatırıp, sırtını yavaş hareketlerle okşamaya başladığında Arda mayışmıştı. "Gerçek bir baba adayısın." Dedim kıkırdayarak. Yüzünü ekşittiğinde Yalçın ve Barçın gelmişti.
"Benden baba olmaz asla." Gözlerimi devirdiğimde aynı zamanda sırıtıyordum. "Hayırdır kim baba oluyor?"
"Abim benden iyi baba olur diye düşünüyor. Benden nasıl baba olsun ?"
Barçın yüzündeki ilgili gülümsemeyle dudaklarını saçlarına bastırdığında kendisine çekmişti. "Arda'nın bir nevi babası sayılırsın yavrum. Bizden çok senin emeğin var." Yavuz'un o an duygusallaştığını fark ettiğimde dudaklarımda buruk bir tebessüm oluştu.
"Bazen şanslı mı değil mi bilemiyorum. Babasız ve annesiz büyümesi...Umarım yeteriz ona abi."
Herkes buruk bir şekilde Yavuz'un göğsündeki Arda'ya baktıklarında iç çektim. "Bence ona zarar veren insanlardan uzak büyümesi bir şans Yavuz. Belki tanımayacak, tanıması gereken insanlar bile değilken."
Yüzünde oluşan tebessümle kafasını salladı.
"Haklısın abi. Böyle olması onun açısından daha iyi."
Sessizliğini koruyan Yalçın'a döndüğümde dalgın şekilde Arda'ya baktığını fark ettim. Kafasından geçenleri tahmin etmek zor değildi. Arda'nın küçük oluşu içindeki endişeyi büyütüyordu. Bunu bu eve ayak bastığım ilk an fark etmiştim.
"Ben beşiğine koyayım ufaklığı." Yavuz yanımızdan ayrıldığında Barçın'ın göz ucuyla Yalçın'a baktığını fark ettim. Ne kadar konuşsalar da aralarında fark edilir bir soğukluk vardı.
"Yavuz nasıl okulda Yalçın alışabildi mi?"
"Alıştı sayılır, Yavuz'u bilirsin hala ayını kafada ama Özgür'ler ile takılıyor arada."
O an Yalçın'ın bakışları bana döndüğünde elindeki telefonu bırakmıştı. "Sahi neden sana uzak gibi?" Gel de bunu açıkla. "Okuldakiler yanlış anlar diye bizle de mesafeli."
"Bir sonraki psikolog randevusu ne zaman?" Dedi Barçın. "Yarın sanırım onu ben götürürüm."
"Peki." Barçın ayaklandığında mutfağa gidişini izledim. Omuzları sanki ilk gördüğüm gün gibi değildi, çökmüş gibi duruyordu ama aynı zamanda dik. Bir şeylerin ağırlığı zamanla belli oluyordu bu bizi ne kadar etkilerdi bilmiyorum ama umarım bir yıkıma neden olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yuva
Teen Fictionkayıp bebek serisi, erkek başrol. Bir ailem, bir yuvam vardı. Yalan değildi, önüme konulan acı bir gerçek kanıtları ile beraber vardı. +18 *psikolojiyi zorlayan bölümler olacaktır lütfen ona göre okuyun*