Sabah herkes uyandığında Barçın hiç tutuklanmayacak gibi yüzüne kondurduğu tebessümle kardeşlerinin yanına gitti. Özgür'ün odasına vardığında derin bir nefes alıp kapıyı çaldı.
Kapıyı açıp, bir adım attığımda Özgür ona tebessümle baktı. "Nasılsın ?"
"İyiyim, sen?"
"Daha iyiyim şimdi." Yanına geçtiğinde kardeşini önüne almıştı. "Bir problem yok değil mi?" Özgür içine düşen huzursuzlukla yanına oturmuştu. "Yok, ne olacak?" Barçın gülümseyerek kardeşinin yanaklarını ve saçlarına öpücük kondurduğunda kolları arasına almıştı. "Hiç bir şey...Hiç bir şey senden ve canından önemli değil biliyorsun değil mi?"
Özgür hissettiği huzursuzlukla abisinin yüzünde gezdirdi gözlerini bir süre. "Özgür, biliyorum yaşadıklarının daha fazlası var bunları bilmiyorum ama bana söz ver." İlk defa böyle bir konuşmayı biriyle yaptığından şaşkındı.
Aynı zamanda içindeki huzursuzluk o u rahat bırakmıyordu. "Tedavilerini aksatmak yok, geçmişi tekrarlatmak yok tamam mı ?"
Ne diyeceğini bilemedi. Geçmişten o kadar kurtulmayı istiyordu ki...Bunu şimdi Barçın ile konuşuyor olmak da garipti onun için.
"Beha olarak yeniden doğ."
"Beha olarak yeniden doğ."
Özgür abisine sıkıca sarıldığında Barçın dolu gözlerle kolları arasına almıştı. "Neden gidecekmişsin gibi konuşuyorsun? Beha olarak doğarsam buna şahitlik etmek zorundasın." Dedi gülerek sonlara doğru. Böyle bir şey olacaksa onu iyileştiren adamla böyle bir yola girmek isterdi.
Barçın ona ümit vermemek adına ağzını dahi açamamıştı. Böyle bir şeye şahit olmak isterdi, çok isterdi hem de...
Kardeşinin ilk kelimesini, adımlarını, gülüşünü, ağlayışlarını, acılarını, ilk okul gününü ve daha bir çok şeyini kaçırmıştı. İyileştiğini şahit olmak isterdi, yanında olup o anlarını güzelleştirmek isterdi.
Bunun için kendi hayatından vazgeçmişti, göremeyecekti ama bir yerde hissedeceğinden emindi.
"Göremesem bile ben başardığını hissederim." Dedi içten bir tebessümle. "Kahvaltını etmeden çıkmıyorsun." Özgür abisinden ayrılıp gülümseyerek kafa salladığında çantasını alarak odadan çıkmıştı. Barçın onun arkasından çıktığında Yavuz'un odasında gelen seslere kulak asmıştı.
"Nerdesin ya nerde!"
Özgür'ün de dikkatini çektiğinde Barçın'a dönmüştü. "Sen in abim ben onunla gelirim."
Kardeşinin odasına ilerlediğinde kapıyı tıklatarak girmişti. Kardeşini deli gibi bir şeyi ararken bulmuştu. "Neyi arıyorsun böyle deli gibi?"
"Abi...yok! Hiç bir yerde yok!" Barçın anlamayarak kaşlarını kaldırdığında kardeşini tutup kendisine çevirmişti. Ararken adeta aradığı yerleri bozup dağıtmıştı. "Ararken daha çok kaybediyor gibisin." Dedi odasını ima ederek. Yavuz kafasını eğerek odasına göz gezdirdiğinde abisine hak vermişti.
Mahvetmişti her yeri.
"Bana ne aradığını söyle yardımcı olayım."
"Siyah, orta boylarda bir defterim vardı onu kaybettim."
O defterin neden önemli olduğunu anlamasa da odaya gezdirdiğinde abisi ile aramaya koyulmuştu. Barçın odanın her yerine baktığında defterden bir iz olmadığına emin olmuştu. Son umut çalışma masasının arkasına baktığında gördüğü defter ile uzanıp almıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yuva
Teen Fictionkayıp bebek serisi, erkek başrol. Bir ailem, bir yuvam vardı. Yalan değildi, önüme konulan acı bir gerçek kanıtları ile beraber vardı. +18 *psikolojiyi zorlayan bölümler olacaktır lütfen ona göre okuyun*