3.bölüm - Siyah'ın Annesi

1.1K 147 188
                                    

Azer Memmedov

"Oğlum, anneni görmeye gideceğiz. Neden gelmiyorsun, Siyah?" dediğimde Siyah koşarak yanıma geldi. Anne kelimesinden anlıyor muydu bu çocuk bazen cidden sorguluyordum.

"Hayır yani bende Ahsen Hanım'ı seviyorum ama sen bazen beni bile geçiyorsun, Siyah." dedim kafasını severken. Evet, Ahsen Hanım'ı seviyordum. Hemde uzun süredir. Ama bir türlü itiraf edememiştim çünkü beni tanımayan bir hanımefendiye gidip ondan hoşlandığımı nasıl söyleyebilirdim? Beni tanımıyorken beni sevmesini bekleyemezdim.

"Annen bir gün beni sever mi? Doğrusu daha sevmeden annen diyorum ama ne yapayım? Gelmiyorsun diğer türlü, yaramaz çocuk." dediğimde şirince mırıldandı.

"Bu sever demek herhalde. Öyle olsun lütfen. Hadi gidelim." diyerek kucağıma aldım Siyah'ı. Kapıyı kilitleyip evden çıkmıştım. Yolda giderken Ahsen Hanım'ı ilk gördüğüm günü hatırladım. Kıvanç ile veterinere gittiğimiz gündü. Kıvanç benim dostumdu, kardeşimdi, abimdi, ailemdi, babamdı, ahiret arkadaşımdı. Ama onu 7 ay önce kaybetmiştim. İlk aylarda evden dışarı çıkamıyordum. Onsuz dışarı çıkmak bile bana boş geliyordu. Sonra ise Siyah'ı yanıma aldım. Kıvanç sanki öleceğini hissetmiş gibi bana hep kedisine bakmamı söylüyordu. Siyah bana Kıvanç'tan bir emanetti, bir hatıraydı, bir arkadaştı. Ve Siyah beni sevdiğim kadına ulaşmamı sağlayandı.

İlk kez Ahsen Hanım'ı veterinerde görmüştüm. Kıvanç onunla gitmem için tutturmuştu, hem bir gün kedisine bakarsam hangi doktorla konuşmam gerektiğini de göstermişti. O zamanda Mete Aktuğ'u sevmemiştim, hala sevmiyordum. Veterinere gittiğimiz ilk günlerde Ahsen Hanım'ı Siyah sayesinde farketmiştim. Siyah'ı izlerken bir anda Siyah'ın bir noktaya dikkatle baktığını farketmiştim. Başımı o tarafa çevirdiğim de Ahsen Hanım ve asistanı Aylin Hanım'ı görmüştüm. Tabi o zaman onları tanımıyordum ama bir kaç kez daha veterinere gittikten sonra isimlerini, bir biriyle arkadaş olduklarını öğrenmiştim.

Kıvanç öldükten 3 ay sonra Siyah'ı yanıma almıştım. O zamana kadar başka bir arkadaşımız Siyah'a bakıyordu. Siyah'ı yanıma aldığımdan beri hiç veterinere gelememiştim. O gün nasıl olduysa yemeğine dikkat etmeden yemek kabına koymuştum. Yemek tarihlerine bakan birisi değildim ama Siyah'a hep kendimden daha çok dikkat ediyordum. Ama o gün çok fazla dalgındım. Siyah'a bir şey olacak diye çok fazla korktuğumu hatırlıyorum.

"Beni çok korkutmuştun ama senin sayende yine her şey gelişti. Ahsen Hanım beni tanıyor artık." dedim ve gülümsedim. Beni tanıması için türlü türlü senaryolar kurmuştum ama en son öyle bir anda tanışmıştık ki, aklımda hiç böyle tanışma yoktu.

"Mrrr." Siyah'ın mırıldanması ile bakışlarımı kendisine indirdim.

"Tamam ya, sadece biraz iyi hisset diye öyle söyledim. Yoksa her şeyi Allah'ın yaptığını biliyorum. Eğer bir birimizin nasibiysek eninde sonunda kavuşacağız." dedim ve Siyah'ın başından öptüm. Ahsen Hanım Siyah'ın alnına alnını yasladığı için Siyah'tan Ahsen Hanım'ın kokusu geliyordu.

"Çok zarif bir koku." dedim ama Siyah yine dişlerini göstererek mırıldandığında sustum. Bu kedi sanırım ben hata yaptığımda beni uyarmak için vardı.

"Ama o gün nasıl ikna ettim Aylin Hanım'ı. Mete Aktuğ'un izinde olduğunu biliyordum zaten. Sadece Ahsen Hanım ile tanışmak istiyordum. Biliyordum Aylin Hanım'ın gidip Ahsen Hanım'ı çağıracağını. O yüzden sadece Aylin Hanım'a söyledim Mete Aktuğ'u bekliyorum diye. Yoksa koca veteriner kliniğinde başka bir doktor yok muydu? Ama işte aklımız çalışıyor, çok şükür." Bakışlarımı Siyah'a çevirdiğimde ciddi ciddi beni dinliyordu.

"Türkçe konuşunca uslu uslu dinle tabi. Azerbaycanca konuşunca ama deliriyorsun sanki başka biriymişim gibi."

"Mrrr."

Mahperi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin