☾ Rio'da Bir Gece | 1

4.6K 353 138
                                    

-1-

❝Lâl❞

Yine aynı rüya. Haftalardır uyumama müsaade etmeyen o kâbus. Beyaz çarşafın ardındaki parçalanmış yüz canlanıp ayağa kalkıyor. Gözleri aniden açılıyor. Tıpkı korku filmlerindeki gibi. Olduğum yere çivilenip hareket edemiyorum.

Benim için dünyanın en zor günlerini geçirdiğimi söyleyebilirdim sanırım. O gün çarşafın altındaki cesedin Valent'e ait olduğuna dair şüpheye yer yoktu. Ancak kabullenmek benim için imkansıza yakındı. Bunu daha önce yaşamıştık. Arabası havaya uçtuğunda nasıl o arabada değilse, nasıl o gün bana döndüyse yine dönmesini bekliyordum. Oysa bana gösterilen cesedin Valent'e ait olmadığına dair tek bir kanıt bile gösteremiyordum. En yakınları olan Luigi ve Pietro bile emindi. Ne diyebilirdim ki?

DNA testi istedim. Buna hakkım var mıydı bilmiyordum ama istedim. Sonuçta Valentino Riccardo'nun nişanlısı olsam da resmi anlamda hiçbir şeyi değildim. Annesi, kuzenleri DNA testi istemezken, hepsi o olduğuna ikna iken benim test istemem garip kaçabilirdi ama umrumda bile olmadı.

Luigi ve Pietro sonucun ne çıkacağına emin olmalarına rağmen içimde küçücük bile bir şüphe kalmaması için bu konuda bana yardımcı oldular ve DNA testi yapıldı. Kabul ediyordum, son derece zor bir insandım ve bu konuda beni ikna etmeleri çok zordu. Valent'in öldüğüne bir türlü ikna olmuyordum, olamıyordum. Bilinçaltım bunu reddediyordu. Beni yalnız bırakabileceğine inanmıyordum. Sanki ölmek onun elindeymiş gibi.

Beni iki dakikalık gözlerimi ısıttığım uykumdan uyandıran kabusun ardından yatakta doğruldum. Başımı ellerimin arasına alıp ağlamamak için kendimi zor tutarken aşağıdan uğultular hâlinde gelen konuşmalar dikkatimi çekti. Yataktan kalktım ve üzerime bir hırka geçirdim. Aynadaki hâlime baktığımda kendimi tanıyamadım bile. Ölü gibi bir yüz, çökmüş göz altları ve sararmış benzimle perperişan görünüyordum. Umurumda mıydı? Hayır.

Odadan çıkıp merdivenlerden aşağı indiğimde seslerden birinin Luigi'ye ait olduğunu anladım. Masanın başında duran Pietro ve Luigi avukatla konuşuyorlardı. Bu adamı daha önce de şirkette birkaç kere görmüştüm sanırım. Valent'in avukatıydı.

Yorgunlukla gözlerimi ovaladıktan sonra uykudan çatlamış sesimle "Neler oluyor burada?" diye sordum. Ayakta durmakta bile zorlanıyordum. Tüm enerjim bitmiş durumdaydı.

Masanın başında duran Pietro ve Luigi bana döndü. İkisi de sanki beni bekliyormuş gibi hazır konumdaydı.

Pietro "Biz de seni bekliyorduk Lâl, geldiğin iyi oldu." dediğinde aklım hâlâ bulanıktı.

Luigi düşmanlıktan uzak, sakin bir tavırla "Lâl, bu avukatımız." diye tanıttı adamı. Sanki tanımıyormuşum gibi. "DNA testi sonuçlandı."

Gelecek olan cevabı tetikte bekliyordum. Az önceki yorgun beden şimdi baştan ayağa elektrik verilmiş gibiydi. "Nedir sonuç?" Yaklaştığım masanın sandalyesine sertçe tutundum. İçim titriyordu heyecandan ve korkudan. Ceset ona ait derler diye korkumdan nefes alamıyordum.

Pietro ifadesiz bir yüzle avukattan aldığı kâğıdı uzattı. "Kendin bak istersen." Pietro'nun yüzünden sonucu çözmeye çalışıyordum ama bu pek mümkün olmuyordu. Ben uzattığı DNA testi sonucunu incelerken konuşmaya devam etti. "Ceset Valentino'ya ait. Şüpheye yer yok."

Kağıtta yazılanlara baktığımda Pietro'nun söyledikleriyle aynı şeyin yazdığını gördüm ve o an yıkıldım. Nasıl olabilirdi ki bu? Kendimi buna hazırlamış olmam gerekiyordu biliyorum ama böyle bir şeye nasıl hazırlanıldığını bilmiyordum. Allah'ım, güç ver. Ne olur. Olmuyor. Yapamıyorum. Ayakta kalamıyorum. Hele ki o yokken... Asla. Derin bir nefes alıp güçlü kalmaya çalıştım. Yere yığılmamaya gayret gösterdim. Vücudum ayaktaydı ancak ruhum çoktan yeri boylamış durumdaydı.

Rio'da Bir Gece | Gecedeki Aşk Serisi - III ღBİTTİღHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin