18. Doğruluk

2.1K 269 132
                                    

-Felix'in ağzından-

Plan günü akşamdan beri salonda oturup onları bekledim. Hyunjin'in annesi bahçeye çıkmamam konusunda beni tembihlemişti. Meraktan çatlayacaktım ve çok korkuyordum.

Sürekli cama bakıp gelen giden var mı diye kontrol ediyordum. Yaklaşık yarım saat sonra annesi bahçeye yanıcı bir madde sürdü. Seungmin aradığı gibi ateşe verip orada bekledi.

Gelen arabadan üç kişi çıktı. Niki ile sevgilisini görünce sevindim, en azından plan amacına ulaşmıştı.

Bir süre sonra Leeknow ve Han da eve vardı. Han hasta gibi görünüyordu, terlemişti.

Onlar bahçedeyken ben gözlerimi bir an bile kırpmadan diğerlerini bekliyordum. Hyunjin ve Bangchan'ı da görünce oh çektim.

Ateş çemberini tamamladıktan sonra içeri geldiler. Kapıyı açtığım gibi Hyunjin'le sımsıkı sarıldık.

Han zehirlenmişti, Leeknow kanını arındırmak için gönüllü olmuştu. Bunu yaparken tedirgin olduk ama o çok rahat bir şekilde geri çekildi hatta yarasını da sardı.

Etraf sakinleşince Hyunjin'in elindeki yara dikkatimi çekti. Bileğini tuttum ve yukarı kaldırdım. "Eline ne oldu senin?!"

Leeknow'un az önce kullandığı çantayı aldım. "Bu mu? Önemsiz bir şey, ben iyiyi-"

Kolundan tuttuğum gibi onu odaya çıkardım, lavaboya götürüp elini yıkadım. Bu sırada Hyunjin beni izliyordu. Hem sinirliydim hem de korkmuştum.

Yatağa oturmasını sağladıktan sonra yere diz çöküp çantayı açtım. Eline merhem sürerek üstüne üfledim. Yaptığım hareket komiğine gitmiş olmalı ki gülüyordu.

Elini sardıktan sonra üstünü hafifçe öptüm ve bacağına sarıldım. "Sana bir şey olacak diye çok korktum..."

"Bir şey olmadı, bak gayet iyiyim." deyip saçlarımı okşadı. Bir süre böyle dinlendikten sonra aşağıya indik. Hyunjin kardeşinin eve gelmesiyle çok daha huzurluydu, ailesi nihayet tamamlanmıştı.

🩸🩸🩸

Sabah bir çığlıkla uykumdan kalktım. Niki anne babasının arasına uzanmış gülümsüyordu. Birbirlerine sımsıkı sarılmışlardı. Hyunjin bir süre sessiz kaldıktan sonra "Beni hemen unuttuz!" deyip üstlerine atladı.

Ben ve Jungwon yavaşça kapıyı kapatıp odadan çıktık. Birden karşımızda beliren bedenlerle irkildik.

Bangchan ve Leeknow telaşla "NE OLDU BİRİ Mİ ÖLDÜ?!" diye bağırınca güldük. Durumu anladıklarında derin bir nefes verip mutfağa indiler.

Bardakları koyduktan sonra omlet yapan Leeknow'a döndüm. "Han ne yapıyor Hyung?"

"En son uyuyordu, bir süre onu rahat bırakmak istedim." dedi. Mutfakta Jungwon ve Bangchan da olduğu için pek bir iş kalmamıştı. Ben de arkadaşımın yanına gittim.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bite me | HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin