Amfide dolanırken bazı şeyleri kafasına mıhla kazıdı.
Fakülte yakışıklı erkek kaynıyordu ve bu durum Aral'ın daha önce hiç bu kadar işine gelmemişti.
Yavuz harici kimseyle olmadığı için flörte lüzum duymamıştı lakin burası cennet yuvasıydı.
Zeki, entelektüel ve yakışıklı yuvasıydı.
Eh biraz da abaza.
Aral fakülte bahçesinde sigara içerken kız yokluğuna üzülüyordu.
Sayıları oldukça azdı.
Aral kızlarla kesinlikle daha iyi geçiniyordu.
Mizaç olarak en sert ve tavrı haşin olanı da dahil en merhametli erkekten iyiydi arkadaşlık konusunda.
Kızların birbiriyle arkadaşlığı genelde kuyu kazma ve dedikodu olsa da erkeklerle arkadaşlıkları sağlamdı.Aral önündeki esmer uzun boylu,kirli sakallı oğlana yanaşmak için çakmağı yokmuş gibi yapmıştı.
Deri ceketiyle duvara yaslanan,kalabalık arkadaş grubuna sahip o yakışıklının adı Hakan idi.
Kısık gözleri,güneş gözlüğü üzerinden bir kaç saniye de olsa yeni çocuğa kaymıştı.
Derste onu görmüştü. Kalabalık bir arkadaş grubundaydı ancak ders boyunca yanı boştu.
Kimseyi yanına oturtmamıştı.
Kahve almaya bile kendi gitmemişti.
Arkadaşları onun için getiriyordu."Selam."diye girişmişti Aral sevimli bir bakışla.
"Çakmağını kullanabilir miyim bilader ?""Buyur..."
Hakan ateşi eline vermek yerine direkt olarak Aral'ın sigarasını yakmak üzere eğilmişti.
Bingo.
Yakından çok daha yakışıklıydı."Yeni misin?"diye mırıldandı Hakan denen iri kıyım.
"Evet."
"Ha,mapushaneye hoşgeldin."
"Hocalar zorluyor diyorlar ?"dedi Aral. Duvar dibinde Hakan'ın yanına doğru yanaşmıştı.
Usulca , yanında bitivermişti."Bir tek ölüme çare yok ,hallediyoruz."
Hakan ağır bir tavırla başını eğip,tebessüm etmişti.
"Anasını bile sikiyoruz kopyanın,ne diyorsun..."Aral sevimli bir tebessümle sırıtırken omuz silkmişti.
"Bunu duymak güzel çünkü son sene partilemeye karar vermiştim.""Mekan biliyor musun?"dedi Hakan kaş çatıp.
"Hayır!"
"Ee, arkadaşların nerede takılıyor."
"Arkadaşım da yok şehre geleli 2 gün oldu."
Hakan gözlerini kısıp kara gözlerini oğlanın muzip gülüşünde gezdirdi.
"Sen baya sokaklardan toplanmalı şekilde gezeceksin burayı herhalde.""Valla kim nereyi önerirse oradayım."
Aral , oğlanın nabzını yoklamak için dozajı düşük tutmak şartıyla birazcık gay radarını ayarlamıştı.
"Neon ışıkları güzelse ,ben oradayım siyasi parti haricinde her partiye okeyim..."Hakan'ı çözememişti.
Biraz fazla havalı duruyordu ancak tersleyen bir tip de değildi,gayet konuşmaya da açıktı.
Aral'ın dediklerine de gülerek yanıt vermişti ve Aral sanırım en kötü şehirde tanıdık bir meslektaş edinme arzusuyla gülümsemesini arttırmıştı."Bak ne diyeceğim,gece seni alayım.
Bizimkilerle tanış.""Sizinkiler."
"Fakültede sevilen tipler diyelim."dedi Hakan kaş kaldırıp.
"Sanki çok arkadas canlısı değilsiniz."
Aral yeniden tebessüm kondurduğunda Hakan soğukca yanıtladı."Adamına göre muamele yok,adam olana muamele var."
Aral ellerini havaya kaldırdı ve "Sadece partilemek ile ilgiliyim..."diye fısıldadı.
"Yanıma otur."dedi Hakan amfiyi işaret edip.
"Sen tek oturmuyor muydun."
"Bu seferlik tek oturmayayım."dedi Hakan.
Aral'ın yüzünü süzüp gözüyle ileriyi işaret etti.
"Önden yürü."Sanırım en azından okul hayatında normal arkadaşlıklar ya da flörtler edilebilecekti!
------
Gece uzundu ve tamam kendisini aldatan sevgilisinin kuzeni Çiko haricinde ilk defa bir arkadaş grubuyla dışarı çıkacaktı.
Hakan onu buradaki ilk eğlencesinde kendi takıldığı mekanlardan birine götürme konusunda iknacıydı.
Aral yavaşça zehri verecekti.
Fobik biri olmadığını anladığı anda flört için ufak bir kapı bile bırakabilirdi zira Hakan muhteşem bir adaydı.Ağırdı.
Sessizdi.
Hoştu.
Kesinlikle yakışıklıydı ve oldukça da centilmen görünüyordu.
Kaba saba ve dümdüz dursa da Aral'a ters yapmamıştı.
Hakan belli ki buraları da eli avucu gibi iyi biliyordu.
Mutlaka Aral'ın bu lanetli siteden ayrılıp yeni ev bulmasına bile yardımcı olurdu.
En azından daha az toksik bir muhit bulunabilirdi.Aral biraz motive hissediyordu.
En azından okulu içine sinmişti. Hakan ve çevresi de kafa tiplere benziyordu.
Aptal evine geri dönerken kendini bununla motive ediyordu.
En azından uyumadan uyumaya buraya gelecekti o da kısa bir süre.
Onda da o fobik aptallara kapı açma niyeti yoktu.
En küçükleri ne varsa ötüvermişti zaten!Aral'ın mutluluğu apartmanın ön yüzünü izleyene kadardı.
Bir üst katta Alparslan'ın evinin balkonu vardı,bir altta ise kendi balkonu.Serkan hırsla diktiği gözlerini Aral'a çevirmişti.
Ercan ile birlikte çocuk oyun havuzlarında kullanılan rengarenk topları fileleriyle birlikte savura savura Aral'ın balkonuna saçıyorlardı.
Ayhan ve Mustafa bir emir kulu gibi filenin ucunu tutuyordu.
Ercan ve Serkan ise alaylı bir gülüşle rengarenk topları Aral'ın balkonuna doğru aşağı atıyorlardı.Aral özene bezene kendine yaptığı kahve köşesine baktı.
Çocuk parkındaki renkli toplarla kaplanan hasır balkon grubu görünmüyordu dahi!
Masası üzerindeki vazo,danteller yerle birdi.
Bunları annesinin çeyizi ve vitrininden özel olarak almıştı.
Hatta Yavuz'un onun için turnede özel yaptırdığı kupa da yerle bir olmuştu.Hepsi üst balkondan dökülen plastik toplarla birlikte yerle bir haldeydi.
Aral sulanan gözleriyle birlikte yumruklarını sıktı.
İçinden avaz avaz haykırırken büyük bir yemin vermişti.
İyi bir insan olmak hiç bir faydası olmayan bir şeydi.
Kötüye kötü olmak gerekliydi !Bu arkadaş grubunda kim varsa doğdukları güne pişman edene kadar onları mahvedeceğine ant içmişti.
Aral kendi karakterini bir kenara koymanın ve zorbaya zorba olmanın vakti geldiğini rengarenk toplar balkonunu istila ederken hissetmişti.Tüm o kahkaha sesleri içinde kendi çığlığını içine bastırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Oğlan
RomanceSiteye yeni taşınan çocuk kesinlikle "toptu" ve uğraşacak birilerini arayan semtin ağır abileri afilli bir iddiaya tutuşmuştu. Kesinlikle onun top olduğuna hemfikirlerdi. Geriye kalan tek şey kanıtlamaktı.