"Kızmadım de..."
Aral ,esmerin çenesine sulu bir öpücük daha bırakırken dişlerini hafifçe sürttü.
Ufak bir ısırığı kirli sakallı çenenin üzerinde gezdirirken dilinin ucuyla hafifçe okşamıştı.
"Elim çarptı,kazayla kapattım yüzüne.""Karnın doydu galiba."dedi Hakan bozulmuş bir edayla.
"Beni yemeye başladığına göre.""Eczaneye uğradım."diye mırıldandı Aral. Öğleden sonra güneş batmak üzereyken ayak üstü börek ve çay atıştırmış daha sonrasında ise Hakan ile birlikte mekana geçmek üzere yola çıkmışlardı.
Akşam karanlığı çökmek üzereyken Hakan'ın donuk ve biraz somurtkan olan ifadesini değiştirmeye çalışıyordu.
Eh,dün gece harika bir an mahvolmuştu ve sabah da onu geçiştirmek durumunda kalmıştı.
Üstüne bir de Alparslan'ın borazan sesini duymasın diye yüzüne kapatınca Hakan epey sert yapmıştı.
Neyse ki Alparslan'ın sesini duymamıştı...Aral direksiyonu sertçe tutan Hakan'a doğru başını uzatırken "Özür dilerim."diye mırıldandı.
"Sakar ve sorumsuz bir çocuğum ,telafisini iki kat yaparız ?"
Aral şımarık bir tebessümle Hakan'ın çenesinden kayıp öpücüklerini kulak memesi ve boyun girintisinde gezdirdi.
Sıcak nefesini esmerin boynuna ve kulaklarına gezdirirken dilinin ucuyla hafifçe yokladı."Özlemedin mi?"diye mırıldandı Aral gözlerini süzüp.
"Küs müyüz,hm?""Gece beni görmezden geldin."dedi Hakan derin bir nefes verip.
"Senin için halletmeme izin vermiyorsun ,yabancılıyorsun.""Kendi başına yapabileceğim bir şeydi seni neden yorayım ki?"dedi Aral dişlerinin ucunu hafifçe esmerin boynuna sürterek.
"Ben senin için her şeyi yapmak istiyorum. Ve buna müsade etmezsen,sinirleniyorum."
Hakan hala soğuk bir tavırla Aral'ın flörtöz sesli öpücüklerine sabit bir mimikle cevapsız kalıyordu."Özür dilerim."diye mırıldandı Aral dudak büzerek.
"Bu haftasonu boyunca bendesin."dedi Hakan tek kaşını havaya kaldırıp.
"Seninle Ankara'ya geçelim,gezmeye gidelim. O zaman affedilirsin.""Ankara mı?"dedi Aral merakla.
"Cidden mi?""Hesabı ödemeye çalışmak yok."diye mırıldandı Hakan.
"Telefona bakmak yok , sadece sen ve ben varız.""Kulağa ateşli geldi."diye fısıldadı Aral.
"O zaman tamam."
Hakan yandan bir gülüşle onu yanıtlarken oğlanın dudaklarına uzun ve sesli bir öpücük bıraktı.
"Affedildin.""Bütün gece uyanık kalmak istiyorum."diye fısıldadı Aral. Esmerin kulağını dudak arasında ezmiş,mayışmış bakışlarla birlikte esmerin kirli sakallarını parmak uçlarıyla okşamıştı.
"Beni bütün gece uyanık tutmanı istiyorum.""Emrin olur o halde."
Hakan hazla koyulaşan gözlerini kısarken Aral onun irileşmiş erkekliğini hafifçe pantolon kumaşı üzerinden okşadı."Gideceğimiz yere kadar kendimi affettireyim mi?"
Aral kıkırtıyla birlikte kızaran yanaklarının alev alev sıcaklamaya başladığını hissediyordu.
Hakan'ın sertliği siyah kumaş üzerinden kendini o kadar belli etmişti ki Aral sabırsız bir şekilde ellerini pantolon kumaşı üzerinde gezdiriyordu.Hakan oğlanın ensesini okşamak üzere boşta kalan elini uzatmışken oğlanın ense tutamındaki saçlardan sertçe kavramıştı.
"Ağzın çok güzel biliyor musun?"Aral dudaklarını dişlerken usulca elini fermuar Hakan'ın çizgisinde gezdirdi.
"Seyahat halindeyken konuşmayı sevmiyorum."diye konuştu.
Fermuarı indirip,başını uzattı.
Hakan oğlanın ense kökünü parmak uçlarıyla okşarken Aral eline aldığı iriliği usulca ağzına doğru ittirdi.
Islattığı iriliği eliyle avuçlarken irileştirdiği yeşillikleri usulca Hakan'ın gözlerine dikmişti."Hızdan korkar mısın?"diye fısıldadı Hakan.
"Yavaşlığı sevmem."diye fısıldadı Aral.
Dilinin ucunu sertliğin başına doğru bastırırken dudaklarına gelen şeffaf zevk suyunu dudaklarına dilinin ucuyla yaydı.
"O yüzden şuan ağzımdasın.""Güzel."diye yanıtladı Hakan.
Otobanda son sürat gaza yüklenirken Aral bir an için afallasa da Hakan zevkle parıldayan gözlerini ona beklenti dolu bakışlarla birlikte dikmişti.
Arabayı durdurmak,kenara çekmek ya da yavaş sürmek yerine son sürat gaza yüklenmişti.
Aral arabanın teker sesleri asfaltı inletirken Hakan'ın gözlerini bir an olsun tereddüt etmeden çekmeyişini hem ateşli hem de ürpertici buluyordu.Bir anda biri fırlayabilirdi yola.
Bir köpek.
Ya da bir kedi.
Belki önlerindeki araba aniden durabilirdi ve daha fenaları.
Hakan hazla oğlanın ağzında gezdirdiği sertliğini izlerken Aral gözlerini yumdu.Ağzını irice açıp kendini o ileri doğru bastırdı.
Hakan'ın iriliğini küçük dilinde hissettiğinde bir öğürme hissi ile dolsa da bunu bastırıp yaşaran gözlerini sıkıca yumdu.
Hakan oğlanın kafasını sertçe kendine bastırırken zevk dolu bir inilti koyvermiş ,Aral ise sulu gözlerini ona dikip ağzında hızlıca gitgellerle devam etmişti.
Dilinin üzerinde kayan sertliği tekrar boğazına karşılarken Hakan onu daha büyük bir hazla kendine bastırdı."Siktir..."
Son hızda sınır limitini aştıklarında dahi Hakan bir an olsun yavaşlamıyor zevk iniltileri ile birlikte Aral'ın ağzının içinde kayarken daha büyük hazla dışarıya bakıyordu.
Ağaçlar belli belirsiz renkler gibi uçup gidiyor,her şey saniyede kayıp giden renk kümesinden başka bir şey ifade etmiyordu.
Aral yutkunma ve ağız sesleri ile birlikte zorlanarak onu küçük diline kadar karşılarken Hakan oğlanın ensesine tırnaklarını gezdirip boğuk bir iniltiyle yanıtladı."Sen şuana kadar sahip olduğum en güzel şeysin."
Hakan boğuk bir inilti ile Aral'ın kızarık sulu gözlerine baktığında oğlanın ağzının içine doğru boşalmıştı.
Son sürat hız ile birlikte orgazm iniltisini haykırdığında adrenalini tavan yapmış olan Aral ağzına biriken sıvının dilinin üzerinde bıraktığı tatla duraksadı.Hayatında verdiği en iyi ağız işiydi ve Hakan zevkten nefes nefese koltuğa sırtını yasladığında Aral beklentiyle gülümsemişti.
Dudak kenarından sızan sıvıyı parmak ucuyla temizledi.
"Affedildim mi?""Hatırlat..."dedi Hakan direksiyonu sertçe kavrayarak.
"Güzel ağzın böyle işler yapıyorsa,seninle hep seyahat edeyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Oğlan
RomanceSiteye yeni taşınan çocuk kesinlikle "toptu" ve uğraşacak birilerini arayan semtin ağır abileri afilli bir iddiaya tutuşmuştu. Kesinlikle onun top olduğuna hemfikirlerdi. Geriye kalan tek şey kanıtlamaktı.