Dört ay oldu, anca dönebildim hikayeye. Unutmadım kitabı. Sadece önceliğim düzenlemem gereken kitaplarımdaydı. Zaten finale de az kaldı. Kırkıncı bölüm final olur gibi. Bu sene içinde kitabın finalini okuruz. Çok tutmadan bölüme alıyorum sizi. Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım.🌸
Hande Mehan - Kal Ya Da Git
Model - Değmesin Ellerimiz
Keyifli Okumalar.💚
Günce'den;
Saat sabahın altısı olmasına rağmen hava hâlâ karanlıktı ve Aralık'ın son demlerini yaşadığımız için dışarısı buz gibiydi fakat bunları umursamadan kalınca giyinip hazırlanmaya başlamıştım. Bacaklarımı saran siyah kotun üstüne beyaz gömlek ve üzerine de kalın mavi kazağımı giydim. Kazağın içinde kalan saçlarımı elimle toparlayıp dışarı çıkardıktan sonra gömleğin yakasını düzelttim. Aynaya bakarak kazağın kollarını ve etek kısmını düzeltirken karnıma giren krampla durdum ve elim direkt karnıma uzandı.
Yo, hayır!
Bunun devamında ne olacağını biliyordum.
İki haftadır sık sık olduğu gibi önce kramp giriyor, sonra midem bulanmaya başlıyor ve çok geçmeden midem de hiçbir şey olmamasına rağmen öğürüp kusmaya çalışıyordum ve bu midemin ağzıma gelmesine sebep oluyordu. İki haftadır hiçbir şey yemiyordum doğru düzgün. Bilinçli yaptığım bir şey de değildi aslında. Bir anda tüm yemeklere karşı yeme isteğim bitmiş gibiydi. İki lokmayı zar zor yiyordum ve haliyle bu iki haftada epey bir kilo vermiştim. Bu da sağlıklı bir şekilde kilo vermediğim için rengimi sarartmış, uykusuzlukla birlikte göz altlarımda derin morluklar oluşmasına sebebiyet vermişti.
Ve evet, o lanet günün üzerinden iki hafta geçmişti. Ben o günden beridir Selda teyzenin yanında, çiftlikteydim. Yarın duruşmamız vardı ve onu bir daha hayatımda görmeyecektim. Aslında duruşmamız geçen haftaydı ama karşı taraf duruşmaya gelmeye veya avukatını göndermeye tenezzül etmediği için duruşma bir hafta sonrasına ertelenmişti. Bilerek yaptığına adım kadar emindim. Bilerek duruşmaya gelmiyor, sinirlenip ona gitmemi bekliyordu ama gitmeyecektim. Boşanmam on yıl da sürse savaşacağım, bıkmadan usanmadan durmadan dava açacağım. Asla ama asla onun ayağına gitmeyeceğim. O da eğer böyle sessiz kalarak, uzak durarak beni yumuşatacağını, olanları unutturacağını sanıyorsa fena yanılıyordu. Hiçbir şeyi unuttuğum yoktu. Aksine her şey daha dün gibi tazeydi.
Ellerimi karnıma bastırıp nefesimi tuttum ve yavaşça geri üç adım atıp yatağa oturdum. Aynadaki yansımama kısa bir bakış attığımda kıyafetlerimle hoş fakat yüzümle berbat görünen halimi gördüm, daha fazla bakamadım. Yavaşça sırt üstü yatağa uzanıp gözlerimi tavana diktim. Sanki kusmamı önleyecekmiş gibi ellerimi karnıma bastırıyordum ama an be an ağrı ve kusma isteğim artıyordu. Yavaşça sola dönüp bacaklarımı kendime çekerek cenin pozisyonu aldım ve gözlerimi yumup derin derin, sakin sakin nefes almaya çalıştım. Kusma isteği yükseldikçe kusmamak için yatakta dönüp duruyordum ve ben dönüp durdukça daha çok artıyordu.
Dayanamadım.
Kalktığım gibi hızlı ve sessiz adımlarla lavaboya gittim ve klozete eğilip bomboş midemi boşaltmaya çalıştım. Kusmak berbattı evet ama en berbat olanı da boş olan mideyle kusmaya çalışmaktı. Midem yuvarlanmıştı resmen ve karnıma giren kramp yüzünden bir süre iki büklüm orada öylece oturdum. Kendimde azıcık güç bulduğumda kalkıp ellerimi yıkadım, dişlerimi fırçaladım ve odama döndüm.
Midemdeki kasılmanın dinmesini beklerken yatağa uzanıp bir süre yattım. Ellerimle karnıma masaj yapa yapa ağrımı dindirmeye çalıştım ve tam otuz üç dakika sonra kendimi iyi hissetmeye başladığımda yataktan kalktım. Bu sürede hava yeni yeni aydınlanmaya başlamıştı. Başıma beyaz bereyi geçirip saçlarımla ve bereyle kulaklarımı soğuktan korumaya çalıştım. Üzerime siyah kabanı geçirip düğmelerini ilikledikten sonra odadan çıktım. Telefonumu almamıştım çünkü o günden itibaren telefonum kapalıydı. Selda teyze beni merak edenlere karşılık, ki beni merak edenler bir elin beş parmağını geçmezdi, onlara haber vermişti iyi ve yanlarında olduğuma dair.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAPUSU BENDE (Askıya Alındı!)
General FictionAilesinden kalan eve sahip çıkmaya çalışan, tek başına ayakta duran, dik başlı, cesur bir kız... O kızın ailesinden kalmış olan evi almak için çabalayan, gözü kara, korkusuz bir adam... Dedikodu kazanının kaynamasıyla başlayan bir yalan ve devamında...