Seungmin
Okuldan yeni çıkmıştık bana dik dik bakan Chan'ı görmezden gelmeye çalışarak bizimkileri dinliyordum. Kafama konulan ve başımı kendisine çeviren kişiyi görene kadar her şey iyiydi. Artık kötü günlerim bitmiş daha da kötü günlerim başlamıştı. Çünkü bir dakika bile yerinde durmayan Soobin gelmişti.
Ben şokla ona bakarken bağırarak "Naber bıtch?" dedi. Yok olmam gerekiyordu şuan.
"Ne işin var lan senin burada?" diye sordum. Beni hiç umursamadan dirseğini omzuma koydu ve etrafa bakmaya başladı.
"Kim lan bu?" diyen Minho hyungu duymamış gibi yaptım.
"Güzelmiş buralar. " diyen Soobin'in dirseğini büyük bir sabırla ittim ve önüne geldim.
Derin bir nefes aladım ve "Bana doğru düzgün cevap ver yoksa kafanı tutar betona geçiririm. Ne işin var burada?" dedim.
"Boyun yetişmez ki." diyerek omuz silktiğinde hafif yükselip kafasını tuttum ve yere eğmeye çalıştım. "Lan tamam dur!" dediğinde iterek bıraktım. Chan'ın bakışlarının burada olması daha da geriyordu.
Felix kalın sesiyle boğazını temizlediğinde onlara dönerek işaret parmağımı kaldırdım ve tekrar önümdeki gerizekalıya döndüm. Bir yere odaklanmış bakıyordu. Kaşlarımı çatarak bakışlarını takip ettim. Yeonjun.
Gözlerimi büyüterek kafasını iki yandan tuttum ve kendime çevirdim. Soobin birine hemen aşık olacak kadar enayiydi ve Yeonjun aşık olunacak biriydi. Özellikle turuncu saçlarıyla fazla dikkat çekiyordu.
"Soobin bende kal! Yapma yanarız." diye bağırdım. Bununla uğraşamazdım.
"Bu niye bu kadar yakışıklı?" diye mırıldandığında gözlerimi devirdim.
"Sus konuşma yürü gide-" lafım kolumdan tutulup çekilmemle kesildi. Kaşlarımı çatarak beni çeken Chan'a baktım.
Gözlerini Soobin'e dikerek "Sosyal mesafeye dikkat edelim lütfen!" dediğinde ona ne diyon dayı bakışı attım.
"Vıdı vıdı vıdı." diyerek kolumdaki elini zorla ittim. Fırsatçı. Sarmalamıştı resmen kolumu.
"Seung hep dedikodu malzemesi çıkarıyorsun bende yoruldun artık." diyerek yanımıza gelen Yeonjun hiç yardımcı olmuyordu.
Soobin dirseğini omzuma koyup Yeonjun'a sırıtarak "Merhabalar ben Soobin, bana hayallerimin aş-" dedi. Ağzını kapatarak lafını kestiğim için mutluydum.
"Yeonjun canım benim bu gerizekalıyla nasıl bir ilişkim olabilir okul beyinsiz mi hani bu okul en iyi okullardandı? Hani herkes çok zekiydi? Beyinlerini kullansınlar bir zahmet canım." diyerek benimle birlikte Soobin'i de sürükleyip yürümeye başladım.
"Nereden canın oluyor?" diyen Soobin'e ters ters baktım ve diğerlerinin bizi bekle diye bağırışlarını umursayarak durdum.
Biraz sonra yanımıza geldiklerinde "Bizim eve gidelim anlatırım, annem yok." dedim ve hızlıca yürümeye devam ettim.
Aslında çok önemli bir mesele değildi. Chan benden ayrıldığında bir parka gitmiş banka oturmuştum. Soobin'de o sırada salıncakta sallanma olduğu şüpheli garip hareketler sergiliyordu. Yanıma gelip 'Gemilerin mi battı? Gemilerin varsa evlenebiliriz.' dediğinde onu yeni fark ettmiştim.
Onu fark etmediğimi anladığında 'Benim gibi yakışıklı ve mükemmel bir şahsı nasıl fark etmezsin?!' diyerek beni boğmaya çalışmıştı. Sonra anlatmam için zorlamış anlattığımda Chan'a sövmüş sonrasında da 'Boşver aşkom biz seninle zengin dayı avlayalım' demişti.
Aşırı zıt insanlardık ama katlanıyordum işte. Normalde Seul'de yaşamıyordu. Neden buradaydı bende bilmiyorum.
🐺
Eve geldiğimizde onlara kısaca anlattım. Felix ile Soobin aşırı iyi anlaştılar. Bende Soobin'i başımdan atmanın mutluluğuyla odama gidecektim ki Soobin'in dediği şeyle bütün moralim yerle bir oldu.
"Biz buraya taşındık bu arada. Çok yakın sizin eve."
Hergün dünya kadar ödev yaptıktan sonra benim mental sağlık. Uzun zamandır yazmıyorum. Bölüm berbat olmuş olabilir kusura bakmayın.
Okuyan, yorum yapan ve oy veren herkese çok çok çok çok çok çok teşekkür ediyorum. <333
Yorum ve vote lütfen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vıdı Vıdı Vıdı-Chanmin
FanfictionSeungmin ve Chan eski sevgililerdir. Chan'ın yeni sevgilisi Seungmin'e "saçma" mesajlar atınca Seungmin Chan'a yazar.