32

2.2K 305 69
                                    

Seungmin

Yaklaşık bir iki haftadır Chan'da bir değişiklik vardı. Her öğle arası dibimde bitmiyordu, sınıftan çıkmıyordu, gördüğüm zamanlarda da somurtuyor oluyordu ve çökmüştü resmen.

Hyunjin, Jisung ve Jeongin'e sormuştum. Bir şey bilmediklerini söylemişlerdi. Minho hyung sınıfta da sürekli somurttuğunu söylüyordu.

Ne olmuştu bu çocuğa? Ailesinin herhangi bir sağlık problemi yoktu, arkadaşlarıyla arası kötü değildi, görünürde başka bir şeyde yoktu. E ne bok olmuştu?

Alnımı sıraya vurduğumda Changbin "Amına koduğumun manyağı." diye söylendi.

"Ya anlamıyorsunuz!" dedim.

"Seungmin ergenliğine döndü." diyen Felix'e ofladım.

"Ya cidden bir şeyler var bunda."

Minho hyung "Git sor o zaman Seungmin." dediğinde de ofladım.

"Sınıftan çıktığı mı var amk."

Felix "Sınıfına git o zaman." diyerek üstün zekasını konuşturdu.

"Herkesin içinde ne oldu amk çocuğu mu diyeyim?"

"Öğle arası, kimse olmuyor sınıfta. Chan'da sınıftadır zaten. Siktir git." diyen Changbin ile tekrar oflayıp alnımı sıraya yasladım ve ayakkabılarıma bakmaya başladım.

Biraz sonra "Tamam." dedim.

"Sonunda kurtuluyoruz." demelerine aldırmadan ayağa kalktım ve sınıftan çıktım.

Üst kata doğru ilerlerken bir kez daha ofladım. Sınıfının önüne geldiğimde sessizce kapıyı açtım. Hani birileri olmuyordu amk.

Birkaç tane kız vardı. Hiç sevmediğim tiplerden olan. Bir süre orada durdum yüksek sesle kahkaha atıp arada sırasında yayılmış Chan'a bakıyorlardı.

Sabır dileyerek sınıfa girdim ve çok sesli bir şekilde kapıyı kapattım. Bana dönen kızlara yalandan olduğu çok belli olan gülümsememi sundum.

Chan'da bana dönmüş kaşlarını çatmıştı. "Alt sınıfların çok ses yaptıkları için bu kata çıkmaları yasak değil miydi?" diyen kıza döndüm.

Göz devirip "Ders çalışmadığınıza göre sorun yok. Sen gülmeni durdur önce." dedim. Geri zekalı diye mırıldanmayı da ihmal etmedim.

"Senden büyük olduğumuzun farkında mısın?"

"Bence beyin yaşı daha önemli. Chan kalk!"

"Ne oldu Seungmin?"

"Burada mı konuşayım?"

"Ha yine kavga edeceğiz."

"Ben normal bir şekilde konuşacaktım Chancığım, lütfen benimle gelir misin?" dedim sakinlikle.

"Sen?" diye sorunca kaşlarımı çattım.

"Beni mi sorguluyorsun şuan?"

"Yok haşa bize ne hacet."

"Öyle gibi geldi ama hadi neyse. Lan kalksana konuşucağım seninle yaa."

Oflayıp "Seungmin burada konuş uğraşamam." dedi.

"Chan kalkar mısın lütfen? İki dakika konuşacağız ölmezsin." diyerek kolundan çekiştirdim.

"Bıktım cidden."

"Vıdı vıdı vıdı. Yürü."

Onu zorlukla -kaslı ve ağır amk- müzik odasına çektim. Bu sefer ben kapının önünü bir sıra çekip üstüne otururken o da karşıma oturdu.

Bacak bacak üstüne attım ve ciddiyetle "Ne oldu?" diye sordum.

"Ne oldu derken?"

"Bir iki haftadır bir garipsin. Kötü bir şey mi oldu?"

"Bir şey olmadı."

"İnandım şuan. Chan düzgünce soruyorum ne oldu?"

"Bende düzgünce cevap veriyorum Seungmin bir şey olmadı."

Derin bir nefes alarak "Neden bir iki haftadır düzgün yemek yemiyorsun, sürekli somurtuyorsun ve sürekli sınıftasın o zaman?" dedim.

Alayla "Sen beni umursar mıydın yaa?" dedi.

Kaşlarım çatılırken "Umursamamam mı gerekiyordu?" dedim.

"Yok sen genel olarak kimseyi umursamıyorsun ya. Arkadaşlarını en azından umursadığını sanıyordum. Onlarda umrunda değilmiş. "

"Ne saçmalıyorsun sen?"

"Doğruları söylemek saçmalamak mı oldu?"

Kaşlarımı kaldırıp şaşkınlıkla "Ben mi arkadaşlarımı umursamıyorum?" diye sordum.

Kafasını sallayıp "Onların senin için çok değerli olduğunu ama duygularını dışa vuramıyorsun diye göstermediğini düşünmüştüm. Ama değillermiş demekki." dedi.

"Siktir git cidden, iyi değilsin."

"Tabi ben iyi değilim çünkü Seungmin'e sert bir şekilde konuştum."

"Ne saçmalıyorsun lan sen?! Saçma saçma konuşup delirtme insanı. Neden böyle diye bir soralım dedik iyi ki."

"Sormasaydın. Ben demedim sana beni umursa. Dibinde bitmediğim için mi yaygara çıkartıyorsun? Ne bu egonu benimle mi tatmin ediyordun?"

"Chan cidden iyice saçmalamaya başladın."

"Ben hep saçmalıyorum zaten Seungmin. Senin peşinde köpek oluyorum saçmalıyorum, seni kıskanıyorum saçmalıyorum. Ben her şeyde saçmalıyorum! Seni severken de galiba saçmaladım!"

 Ben her şeyde saçmalıyorum! Seni severken de galiba saçmaladım!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Rosalie çok taşaklı bir kadın yaa. Herkesi kendine hayran bırakıyor.

Neyse dedim artık yeter çok uzadı olsunlar.

Okuyan, yorum yapan ve oy veren herkese çok teşekkür ederim<33

Yorum ve vote lütfen.

Vıdı Vıdı Vıdı-Chanmin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin