Vıdı Vıdı Vıdı-Chanmin

40

Chan

"Aç artık şunu!" diye söylendim Seungmin'i tekrar görüntülü ararken. Üç gündür ne konuşuyorduk ne de yüzünü görebiliyordum. Bir şekilde okulda bana yüzünü göstermemeyi başarmıştı. Bugün de cumartesiydi.

Derin bir nefes alarak tekrar aradım. Bu sefer açılmıştı ama şuan uyuyan bir Seungmin'e bakıyordum. Telefonu açan kimdi?

Ben sormadan Jennie'nin sesi duyuldu. "Sevgilinin benim yatağımda olması nasıl hissettiriyor Chan?"

"Jennie manyak mısın amk?"

"Hayır sen hani gerekli kişilerden kıskanıyormuşsun ya benden de kıskanırsın diye düşündüm. Seung ve ben de evlenebiliyoruz falan ya. Hatta Taehyung'dan da kıskan istersen. Onlarda evlenebiliyor ne de olsa."

"Saçmalama."

Kamerayı kendine çevirerek "Aaa neden ben kıskanman için Soobin kadar gerekli biri değil miyim?" dedi.

"Öyle demek iste-"

Lafımı kesip "Sana ayrılan sürenin sonuna geldik Chan. Hadi siktir git. Seungmin'i dinleme sakın ne de olsa kıskandığı kişiler seninkiler gibi gerekli değil." dedi ve orta parmak çekip yüzüme kapattı.

Bu kız beni hiç sevmiyordu.

Seungmin

"Seung kalk lan!" diyen sesle uyandım. Başımda dikilmiş Minho hyung ve Soobin bana hayatı sorgulatıyordu.

"Sabah sabah ne oluyor amk?" diye söylendim.

Soobin üstüme atlarken "Jennie noona depresyonda olduğunu söyledi." dedi.

Bizi fotoğraf çeken Jennie'ye baktım. Neden fotoğraf çektiğini sonra sorgulayacaktım.

"Ben zaten direkt Seungmin'in hayatı depresyon dedim ama." diyen Minho hyunga gözlerimi devirdim.

"Göz devirme bana! Hyunga göz devirilmez!" diye bağırmıştı.

Oflayarak "Yaa beni bir salın yaa. İki gün tatilim var onda da rahat rahat uyuyamıyorum. " dedim.

Minho hyung ayağıyla beni dürtmeye başlarken "Yaw kalk! Bak Chang ve Lix uykularını bölmediler ama ben böldüm. Kimin için?" dedi. Bir süre yüzüme baktığında cevap beklediğini anladım.

"Benim için mi?"

"Yok be annem evde yoktu Cho Hee teyze de 'Gel Minho canım yavrum, benim biricik oğlum ben sana kahvaltı hazırlarım' dedi. Ben de dedimki 'Tabiki gelirim üçüncü anam benim.'"

Jennie hala üstümde olan Soobin'i ve beni fotoğraf çekerken "Üçüncü anam mı?" diye sordu. Bende kollarımı zorla başımın altına koydum ve alttan alttan Minho hyunga sorgulayıcı bir şekilde baktım. Soobin sanırım şuan üstümde uyumaya hazırlanıyordu. Nefes alamıyorum ama.

Minho hyung parmaklarıyla göstererek saymaya başladı. "Birinci  annem, ikincisi Jisung'un annesi, üçüncüsü de Cho Hee teyze işte. Kadın bana az bakmadı. Onu saymazsam olmaz."

"Annemi üçüncü sıraya düşürdün öyle mi hyung? Vay be öyle olsun."

Kafama vurup "Dram yapma lan. Yapamıyorsun da zaten beceriksiz. Kalk açım ben. Annen kahvaltı hazırlıyordu birazdan biter." dedi.

Oflayarak ayağa kalktığımda Soobin'in de Minho hyungunda pijamalarıyla olduğunu fark ettim. Minho hyungun kedili, Soobin'in tavşan ve tilkiliydi.

Soobin'in istediği pijamayı bulmak için her yeri gezmiştik. Yeonjun ve onu temsil eden bir şey olmalıymış. Hızlı uzuyorsun hemen küçülür, pijamanın ne önemi var demiştim ama dinlememişti. En sonunda beğendiği bir tane bulmuştuk. Yeonjun'a ve kendine birkaç tane almıştı ruh hastası. Her yerde giyiyordu.