Luhan uykusunu tamamen aldığında gözlerini araladı. Yanına baktığında gözleri aradığı kişiyi bulamadı. İlkten dün yaşananların bir rüya olduğunu düşünsede arkasındaki ağrı buna çok iyi bir kanıttı. Üstündeki örtüyü iteceği sıra hala çıplak olduğunu fark etti. Sehun'un telefonu çaldığında Luhan banyonun kapısına baktı.
"Sehun? Sehun-ah?" Cevap alamadığında yavaşça doğruldu. Arkasındaki acı yüzünde yüzünü buruşturup, yandaki telefona uzandı. Ekrandaki 'Eunhye' yazısını görünce yutkundu. Ne yaptığı yavaş yavaş aklına geliyordu. Onun bir sevgilisi vardı. Telefonu tekrar yana bırakıp, arkaya yaslanıp, derin bir nefes aldı. Ondan istediğini alıp onu terketmiş miydi yoksa?
Luhan tedirginlikle dudağını dişlediğinde kapı sesi duydu. Hızla bakışlarını kapıya çevirdiğinde Sehun'u görmesiyle rahatladı.
"S-Sehun neden haber vermeden gittin?"
"Ne o gelmem diye mi korktun?" Sehun alayla konuşup sırıtınca Luhan yutkunup, başını eğdi. Sehun anladığında gülümsedi ve Luhan'ın saçlarına öpücük kondurup hafifçe karıştırdı.
"Seni bırakacağımı mı sanıyorsun ufaklık?" Luhan başını kaldırıp sevimlice Sehun'a baktı.
"Beni kandırmıyorsun değil mi?"
"İstesende seni bırakmayacağım." Luhan sarılmak için bir atak yapacağı sıra Sehun engelledi.
"Sakın." Elindeki poşeti yatağa koydu.
"Giyinmeden yakın temasta bulunma." Luhan poşetteki giysilere bakıp gözleri kısılana kadar gülümsedi.
"Teşekkürler Sehun-ah." Sehun Luhan'ın üzerine eğildi.
"Başka bir türle teşekkür edebilirsin." Luhan anlamadığı için merakla bakarken Sehun dudaklarını öne uzatıp gözlerini yumdu. Luhan olayı anladığını sanarak gülümsedi ve dudağını yanağa bastırıp sevimli bir öpücük bıraktı. Sehun her ne kadar ateşli bir öpücük istese de bu bile fazlasıyla hoşuna gitmişti. Yatağa oturdu.
"Hadi şimdi giyin." Luhan'ı dikkatle süzerken konuştu.
"Bana mı bakacaksın?"
"Dün zaten yeterince baktım. Vücudundaki benleri bile ezberledim güzelim." Sehun göz kırpınca Luhan gözlerini devirdi.
"Sapık gibi konuşuyorsun."
"Öyle olmadığımı nereden biliyorsun? Sanırım sana gerçek yüzümü göstermemişim." Çarpık bir şekilde sırıtırken konuştu.
"Beni korkutuyorsun." Dudaklarını büzdüğünde Sehun gülümseyip ince örtüyü açtı. Luhan saklanmaya çalıştı.
"Güzel insanlar çok bencil. Eğer bir güzelliğin varsa paylaşmalısın." Sehun alayla konuşunca Luhan hafifçe Sehun'un koluna vurdu.
"Biliyor musun? Ben çok paylaşımcı bir insanımdır. Bir kişiyle paylaşmaktansa herkesle paylaşmayı daha çok severim." Luhan gözlerini kısıp, Sehun'a yaklaştığında Sehun'da aynı şekilde gözlerini kısıp yaklaştı.
"Ben de benim olanı paylaşmayı sevmem."
"Yah!~" Luhan cırladığında Sehun tek kaşını kaldırdı.
"Popomu elliyorsun." Luhan kalçasındaki ele vurdu. Sehun sırıtıp elini çekti.
"Hadi giyin artık. Soğuk alacaksın." Luhan başını sallayıp, Sehun'un aldığı boxerı giydi. Sehun'un onu izlediğini bildiğinden hızlı bir şekilde pantolonu giymeye çalıştı. Dar pantolonun parçasını çekiştirirken derin bir nefes alıp saçlarını itti.
