Sehun tişörtünü çıkarıp, dolaptan kendine yeni bir tişört seçerken aynadan uyuyan Luhan'ı izleyen Jongin'e baktı.
"Tanrım, o çok güzel!" Jongin iyice yaklaşınca Sehun sesini yükseltti.
"Jongin! Yaklaşma."
"Tamam be! Ne görgüsüz çıktın. Azıcık bakacaktım."
"Sana odaya gelme dedim, koltuğa oturdun. Oturma dedim, Luhan'ın yanına yaklaştın. Yaklaşma diyorum, onu kucağına çekiyorsun." Sehun kaşlarını çatıp Luhan'ı üstüne çekmeye çalışan Jongin'e baktı. Jongin Sehun'un gözlerine baktığında korkmuş olacak ki Luhan'ı bırakmıştı.
"Luhan'a şöyle bakmayı kes."
"Sadece baktığımı nereden biliyorsun?" Jongin muzipçe sırıtırken, elini bacaklarda gezdirdi.
"Tenide pürüzsüzmüş."
"Seni piç." Sehun tıslayarak hızla yaklaşıp Luhan'ı kucağına çekti. Luhan uyumasına rağmen bacaklarını sanki otomatikmiş gibi bele doladı. Sehun Luhan'ın kollarını kendi boynuna dolayıp, ince beli tuttu.
"Bebeğime dokunulmasından hoşlanmıyorum." Sehun kaşlarını çatarak konuştuğunda, Jongin gözlerini devirdi.
"Hem sen niye geldin?!" Sehun bağırarak çıkıştığında Jongin kahkaha attı.
"Erken yaşlılık ha? Beni buraya sen çağırdın ahmak." Jongin alayla konuştuğunda, Sehun duraksadı ve öksürerek boğazını temizledi.
"Her neyse...Sana ne yapacağımızı anlattım."
"Evet ama benim bu işten çıkarım ne olacak?"
"Ne istersen." Sehun yaptığı hatayı Jongin'in pis bir şekilde sırıttığında fark etti. Jongin gözleriyle Luhan'ın kalçasını işaret etti. Sehun'un çatılı kaşlarını daha çok çatıp büyük eli ile sevimli popoyu avuçladı.
"Ne istersen dedin ama!" Jongin sitem edercesine konuştu.
"İsteğini o uyanınca ona söylersin ama şimdiden söyleyeyim. Eli oldukça ağırdır. Her neyse al şu kamerayı."
Jongin kamerayı açıp Sehun'un poz vermesini bekledi. Sehun tek eli kucağındaki Luhan'ın kalçasındayken teki bele sarılıydı. Sehun omzunda uyuyan miniğe bakıp gülümsedi. Dudaklarını minik buruna bastırdığında flaş patladı. Luhan kıpırdanınca Sehun sanki kucağındaki bebekmiş gibi sallandı.
"Jongin bir dahakine flaşı kapat. Ben bunu niye uyutuyorsam. Hey! Ufaklık uyan." Luhan'ı yatağa bırakıp, giyindikten sonra Luhan'a sessizce seslenen Jongin'e alayla bıraktı.
"Cidden öyle uyanacağını mı sanıyorsun? Çekil ve beni izle." Sehun yarım ağız sırıtıp, Luhan'ın omuzlarını kavradı. Yavaşça tuttu.
"Hayatım~ UYAN!" Sehun ilk önce narince seslenip sonrada omuzu sıkıca tutup Luhan'ı silkeleyerek bağırdı. Luhan sertçe yumruk attığında geri çekildi. Jongin gözlerini irileştirip baktığında Luhan aniden yana dönüp ona sarıldı. Jongin vuracak diye korktuğunda Sehun kahkaha attı. Jongin burnunu saçlara sürttü.
"Uyan bebeğim." Luhan yavaşça gözlerini ovuşturdu.
"Ne yani kibarca uyan mı diyince kalkıyor." Sehun gözlerini devirdi. Luhan yavaşça doğruldu.
"Esmer çocuk?" Luhan sarıldığını fark edince kollarını çekti.
"Jongin, adım Jongin."
"Sen kısaca ona piç herif de ve yanıma gel." Sehun elini uzatınca Luhan kollarını bebek gibi açıp Sehun'un onu almasına izin verdi.
"Jongin sen çık. Ben bebeğimi giydireceğim." Jongin homurdanarak odadan çıktı.