Arabama yaslanırken beklemekten dolayı gerilen sinirlerim yüzünden sinirli bir şekilde bağırdım. İkinci kattaki açık pencereye bakıp kaşlarımı çattım.
Her iddiasına varım ki hala şarkı mırıldanarak aynadan kendine bakarak kıyafetlerini düzeltiyordu.
"Ben kime diyorum? Şimdi geliyorum ora-ya..." Gördüğüm görüntü yüzünden konuşmam yarım kesilirken diğer yandan da dikkatlice onu baştan aşağı süzüyordum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hazırsan gidelim." Bu sefer duygularımı cümlelerime yansıtmadan konuşmayı başarmıştım.
Parmak ucunda yükselip narince dudaklarını yanağıma bastırdı, "Nefesini kestiğimi biliyorum Bay Oh." çekildikten sonra alayla konuşmaya devam etti.
Ufaklığın konuşması gülmeme sebep olurken saçlarını karıştırmak için bir hamle yapmıştım. Luhan benden erken davranarak ona uzanan elimi ittirdi.
"Sakın, sakın dokunayım deme. On dört dakikadır bunu yapmakla uğraştım ben." Övünerek konuşurken parmak ucu ile hafifçe önüne gelen saçını itti.
"Şuna bak sen bir de övgüyle bahsediyor. Kaç dakikadır burada dikiliyorum."
Şikayetlerimi dinlemek yerine sadece gözlerini devirmiş ve kapıyı açarak arabama binmişti.