Rüzgar

10 4 0
                                    

Şarkı Önerisi:Yağmurlar-Anıl Piyancı,Perdenin Ardındakiler

Küçük bir çocuk hıçkırıklar içinde ağlıyor parkın en kuytu köşesinde."Anne"elini tutarken kayıp düşüyor.Sonra çocuk annesini aramak için etrafına bakınıyor ama orada yok çocuk.

Uçurtmalar,gözünden yaşlar süzülüyor.O da severdi Selin.O da kendine engel olamayarak ağlamasını tutamadı."Uçurtma artık uçamıyor,rüzgar bu taraftan esmiyor."

"Yakaladım seni"kolundan kendine çekerek.Araba tam onu sürükleyecekken engel oldu uçmasına"

Süratle hareket eden araba ve bir kız artık rüzgarın esintisi yerine arabanın bıraktığı esinde uçup uçurtmaların yanında yer aldı.

10 yıl önce

Morga kaldıran cesetler arasından kovulmuş bir ceset derede."Uçurtmaları severdi ama rüzgar yön verdiği sürece."Göz yaşlarına engel olamayışına engel olmaya çalışırken daha çok ağlaması dikkatini çekti.Selin onu omzuna yatırarak"Senin bir suçun yok,rüzgarın suçu."

1997 de dünyaya siyah pencereli bir evde dünyaya masmavi gözlerle açtı.

Viyana 2007,
Mızıkanın sesi sokaklarda dalgalanıyor rüzgar sürüklüyor ve gözlerde buluşuyordu.Adama doğru bakış fırlattı.Boğazında düğümlenen buketler diken oldu ve batmadı,deldi.Yere düşen kırmızı damlalar ağacın dalından kopuvermiş beyaz Laleleri kirletti."Ben bunları alabilir miyim"Tezgahtara bakarak.Yere eğildi ve cam kırıklarını çıkararak kırmızılığından arındırdı.Lalelerin rengine karar veremedi."Ama baksana bunlar tam beyaz değil,kırık beyaz."Önündeki tezgaha baktı bomboş.Laleler cebinde yer buldu.

Gitarın telleri dolanmış bir vazitteydi.Mağazanın önünden geçerken göz attı sonra yakınına seğirdi.Parmaklarını notalara uzatıverdi ve bir tel kesiği.

Lalelerin yaprakları dolanmış bir vaziyetteydi.Mağazanın önünden geçerken göz attı sonra yakınına seğirdi.Parmaklarını vazolara uzatıverdi ve bir cam kesiği.

Yanımda bembeyaz tenli bir kadın vardı.Viyana sokaklarında ilk defa bu türden bir kadın görüyormuş gibi bir ifade takındım.Ona doğru baktım.Bir çat sesi!

Solmuş beyaz lalelerin bulunduğu kırık bir vazo,yıpranmış bir not.

"Ben öderim."

Bisikletin başındayım.Tekerlerkler kayıyor benle birlikte yolun bize eşlik edişini izliyorum.Rüzgar daha fazla hızlandırıyor.Annemin dizinin başındayım.Saçlarımı savuruyor."Saçlarını bak rüzgar dağıttı,rüzgarı suçla beni değil"

"Yapıştırıcı var mı"reyonlara dönerek."Ne sorduğunun farkında mısın?" Tabelaya bakarak"Çiçekçi."
"Anladım"

İnce çiçekli entarisinde koşarak gelen bir kız yanı başında yüzünün tertemizliği tuvalini temizliyor ve yeniden çizilmeye olanak sağlıyor.

Çocuk fırçasını beyaz renge katıyor.Beyaz renk katılıyor çiçek objesine.Objenin dikenleri uzun.Kız çocuğun eline bahçıvandan aldığı makası uzatıyor.Tuvale doğru uzatıyor ve dikenlere saplıyor ama resimde silinen hiçbir obje görünmüyordu.Silinen objeler görünürdü,madem silinmişse görünmesi gerekirdi beyaz yaprakların temizliğinde ama yok.Tuvalı evirip çeviriyor renklerin cümbüşündeki dikenleri göremiyordu.Görmek uçin daha derine indi.Dikenler artık yok gibi.Gibilerin bilinmezliğini bilmeye çalışmak.
"Bu makas kesmiyor."

Beyaz LalelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin