Uçurtmalar

16 4 0
                                    

şarkı önerisi:born to die-lana del rey

Uyandım ve annemin kokusu burnumda yanımdaydı.Annemi uyandırmamak için dikkatlice yataktan doğruldum ve aşağı mutfağa gittim.Hizmetçi kahvaltıyı hazırlamıştı."Küçük hanım erkencisiniz,dün gece rahat uyuyabilmişsinizdir umarım"masaya geçtik.

Şakaklarıma yerleşmiş bir ağrı ve bu ağrıyı örtbas etmeye çalışan fırça darbeleri ve biraz pudra.Soluk benizime canlılığını hatırlatmak için çırpınan havadaki allık tozları bir bir yanaklarıma yerleşti.Aynadaki ben bana acıma duygusuyla bakmakta ama küçük bir tebessüm yerleştirmemi istemekte ama mimiklerim gönülsüz gibiydi bu duruma.Aşağıya dönmüş dudaklarıma belki de biraz renk katsam bu teklifi kabul edebilirlerdi.Yorgunluğumu taşımaktan çökmeye duran göz altlarımın selamını kabul etmek istemedim ve benzim kadar açık bir ton seçtim allık fırçamla uygulamayacağımı bilerek yumuşak dokulu bir üçgenle bastırdım çizgilere doldurana kadar ve zaman doldu.

Bir kenarda oturuyorum yalnız ve sessiz.Sessizliği insanlar bölüyor mutlu bir tebessüm yerleştiriyorlar ve yakıştırıyorlar birbirlerine ama bana uğratmıyorlar herhalde yüzümdeki kapatıcı kadar yakıştırmıyolardır bundan olsa gerek.Elinde evrak çantalı insanlar,tekdüze giysilerle kuşanılmış.Karşımda küçük çehreli bir çocuk meraklı gözlerini açmış bana kilitli,sanki yardım istiyor ama gözlerinin içindeki burukluğu okuyabilen yokmuşçasına.Önlüğü rengarenk boyalarla kirletilmiş hayal gücünü döktüğü bir resim tuvali ve onun o çocuk dünyası gayet renkli duruyor ama elindeki fırça siyah boyaya batırıp çıkarılmış.

Ceketin parlak kırmızısı gözümü alıyordu bir anda her şey kararmaya başladı."Bir şey söyle,bizi daha fazla zorlamayın,çekip gidin buradan"Aldığı nefes boğazında takılır gibi oldu yutkunacakken bir sesler ciğerlerine doldu ve tüttü.Anneee!Camların saydamlığında aynı ağaçlar ve insanlar duruyordu,hareketsizleşti."Hanımefendi,Hanımefendi kendinize gelin"

Bir çocuk var çiçeklerle donatılmış entarisinde gayet mutlu bahçede koşturuyor yanında da bir çocuk ama o sessiz bir köşede duruyor.Koşuyor koşuyor ve yerdeki uçurtmayı elinde tutuyor o çocuğun uçurtması ama ipleri kendi elinde.Boynunda sıcak bir nefes hissediyor ve boğuk bir ses.Annee!Sonra sonrası yok ,lanet olsun.

"İyiyim."
Elinde sargı bezi yaramı sararken"Nasılsınız,küçük bir bilinç kaybı yaşadınız,Üzerinize giyecek getiriyim isterseniz"Üzerime baktım ve o an giysimin her renkten boyalarla bulandığını gördüm.En sevdiğim renk eksik deyip yerden beyaz tüp boyayı alıp biraz renk kattım.O an bana farklı bir bakış fırlattı"O zaman giyecek bir şeyler getiriyorum"Çantasının fermuarını aşağıya doğru çekti ve içinden çiçekli bir entari çıkarıp verdi.Bir süre baktıktan sonra"Teşekkürler" dedi.Asıl ben teşekkür ederim Hanımefendi elindeki kırık uçurtmayı göstererek.Bir an farketti"Önümdeki çocuk nerede daha demin tam şuradaydı"boş koltuğu göstererek."Şimdi çok uzaklardadır"

Çok uzaklardayım.Beyaz lale bahçesinin gökyüzüsü rengarenk uçurtmalarla donatılmış."Bayanlar ve Baylar hoş geldiniz her yıl düzenli olarak düzenlenen Uçutma Şenliğinin 100.süne"Seyirciler arasında bir alkıştır koptu.Herkes çiçekli entarisiyle adeta bahçedeki lalelerin beyazlığını kıskanmıştı."Katılımcılar yerlerini alabilir birazdan başlayacak"Çocuklar neşeli bir şekilde uçurtmalarının iplerinin bağını gevşettiler."Notalar hazır"Keman yayının gıcırtısı,nefesini saksafonda bulması,akordiyonun serzenişi,piyanonun tuşlarıyla ellerin buluşması,seramoni lale bahçesini esir almaya başladı.Dansa kalktı uçurtmalar zarif bir leydi gibi hırçın rüzgara karşı.Gözlerimin derinliklerine vararak"Leydi,Bu dansı bana lütfeder misiniz?"Bir leydiye yaraşır biçimde elimi eline uzattım.Elinin ağırlığını elimde hissettim.Bir anda kendine yaklaştırdı beni.Bir yanda uçan uçartmalara eşlik eden karnımdaki kelebekler.Bir adım atıyorum ona doğru o da bu adımıma karşı çıkarcasına geriye adımlarını atıyor.Bana bir savaş açarmışçasına ileriye doğru adımını savurdu en son adımları ayağımda son buldu.Bir an takılıp düşecek gibi oldum gökyüzünden lale bahçelerine ama belimden sıkıca kavradı.Parmaklarının sıcaklığını çiçekli entarimde hissettim.Sabahtan kalan allığım hala üzerinde durmak için bir çabası olmadı, yüzümde allıktan bağımsız daha çok yakışan bir pembe vardı.

Ellerini tuttu"Piyanonun tuşlarına bu kadar kusursuzca bütünleşen eller,bir resme de dokunabilir ve renk katabilir"Ellerini ellerimden uzaklaştırdı ve bir kartvizit tutuşturdu elime.Düşünmeniz için kısıtlı bir zamanınınız var."Zamana düşüncelerim karar verir sadece karmaşık bir hal almasından korkun o zaman sınırlayamazsınız,anlaşılır olmuştur"Eline kartviziti geri tutuşturdu.Derin,düşüneceğim ve elimden geldiğince en kısa zamanda sana bildirmeyi unutmayacağıma emin ol"Beklemediği bir karşılığın şaşkınlığıyla"Bana bir leydinin eşlik ettiği bu günü unutamayacağıma emin ol"

Işıklar kapandı.

"Evet Baylar ve bayanlar uçurtma festivalinin sonuna gelmiş bulunmaktayız.Herkesin eğlendiği bir gün olmuş olması dileğiyle"

Sıkıca tutulan ipler bırakıldı, uçurtmaların sonsuz gökyüzüyle buluştuğu an.

Beyaz LalelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin