Gecelerin Derdi-BEGE
Zarlar atılıyor.6 yüzü var hepsi birbiriyle aynı sadece değişen noktalar.Noktaları sayan kazanır.1'e 6 kazanıyorum.Oyunu kuran da kuralsız oynayan da aynı kişi.Devam ettiren 2 kişi.Siyah taşı öne doğru kaydırıyorum tahtada.Karşı tarafta beyaz taşı hareket ettirmek yerine tahtadan dışarı atıyor ve siyah taşımı hareket ettiriyor.Masada karmaşık bir hava var havanın kasvetinden olsa gerek.
"Oyunu alan kazanır"kronometreyi alıp masada ona doğru döndürüyorum.
"Kötü oynayan kazansın"Elime sinema biletlerini tutuşturuyor."Kötü oynayan kazansın"
Bir yol tuttuk.Radyo daki müzik de dahil oldu.Direksiyondayım.Hızlıca sürüyorum.Tekerlekler kıvılcım saçarak ilerliyor.Kıvılcım'ın saçıldığı ateşe bakıyorum.Bana doğru yaklaşıyor.Bal rengi dalgalı saçları,yanında simsiyah saçlara sahip.Parlaması için siyahlığa ihtiyacı var.Sımsıkı bir şekilde elleri tutuşmuş.Ateş daha çok körükleniyor.Gözlerimi kör edecek parlaklığa ulaşıncaya dek.O gece elleri birbirlerine kelepçeliydi.
"Mavi ışıklar ve kırmızı ışıklar kan da rengini yansıtıyor.Komiserim iki kaçak gördük uzaklarda,olay yerinin yakınında ama karanlıktan çok seçilemiyordu sadece yanındaki kızın bal rengi saçları vardı."Yolların hepsinden bir şerit halinde geçiyorlar.Arabanın farları asfaltta halkalar halinde dönüyor.Farlar siyah saçlı bir kızı aydınlatıyor.Saçları kısa ve düz.Polis arabasına doğru yaklaşmaya başlıyor."Yerinde kal"onlara doğru yürümeye başlıyor.Ön koltukta yerini buluyor.Direksiyonun başına geçiyor.Kelepçeler açıldı.
Müzik kulağımızda yankılanıyor.Sigarasını ateşe veriyor ve dumanı üflüyor.Dumanını ciğerlerine çekiyor.Bacağında bir sıcaklık hissediyor.Eteğinin minisinde kayboluyor."Dikkatimi dağıtıyorsun,yetişmemiz lazım saat 00.00 da yetişmemiz lazım.Bacağının üzerindeki elini eline doluyor.Vitesi 5'e takıyor.Direksiyonu kıvırıyor.Dıııııııın!Büyük bir hafriyat kamyonetini es geçiyor.Daha çok hızlanıyor araba.Arkasına bakıyor önüne bakıyor daha sonra bir el gözlerini kapatıyor ve korna sesleriyle karışık çığlık sesleri.Eli ayağı titriyor,elini burnuna götürüyor.Ayağını frenden çekiyor.Yanındakinin nabzını kontrol ediyor.Elini boynuna götürüyor.Daha çok yaklaşıyor.Daha sonrasında nefesini nefesinde hissediyor.Boğuluyor gibi öksürerek yeniden gözlerini açıyor."Ne kadar korktum biliyormusun uyanacak mısın"
Gözlerinin içine bakarak"Toprak çok soğuk"Ellerine dokunarak ellerinin buz kestiğini hissediyor."Anne!"Sakinleşmesi için elini tutuyor.Bir arabadalar sağa sola kıvırıyorlar,kenarlara çarpıp geriye doğru sekiyolar.Bu sefer mutluluktan çığlık atıyorlar.Bir anlığına sarsılıyor.Öne doğru savruluyor.Arkasına bakıyor.Zevk alan bir gülümseme yerleşmiş şekilde ona bakıyor.Direksiyonu döndürerek ona doğru hücum ediyor.Onun gülümsemesini kendine yakıştırıyor."Çok yakıştı".Fotoğraf kamerasını çıkarıyor ve gülüşünü ölümsüzleştiriyor.Kötü oynayan kazansın.Bubble Tea alıp içmeye başlıyorlar.Kötülüğün zehrini yutmayıp püskürtüyorlar."Mert,elbisemi ıslattın."
Aynaya bakıyorum.Bir anda geriye doğru sıçrıyorum.Yüzümdeki yaraya dokunuyor.Daha iyi görünüyor aynadaki yansıması.
Koridorda sesler yankılanıyor."Merak etmeyin kızınız daha iyi olacaktır.Endişe etmenize gerek yok,İlaçlarını düzenli veriyorum"
İlaçlarımı düzenli alamıyorum.Çantasını eliyle yokladı.İlaçlarını ona doğru uzattı."Aradığın şey bu herhalde"Avucunun içinden alıp hapları ağzına attı.Göz kırparak kötü oyuncusun,sen daha kötü oynuyorsun."Napalım sonunda yine kazanan sensin"
Çocuklar gibi kikirdeyerek koşturuyolardı.Saatine bakarak"Saat 00.00"Bir tuşa uzanıyorlar.Basmalarıyla birlikte etrafın aydınlanması bir oluyor.Tek tek sırasıyla ışıklar yanmaya başlıyor. Kırmızı,turuncu,sarı,yeşil,mavi,lacivert,mor ve hepsi bir ışık demeti halini aldığında beyaz bir laleden farksız oluyor.
Bütün şehir ayaklarının altında ve zaman sadece ikisini gösteriyor,ikisini düşünüyor.Sadece zaman değil düşünen.Acılarımız gecenin zifiri karanlığında,karanlığı ışık demetleri gizliyorlar.Sarah,Sana söylemem gereken birkaç şey var.Omuzunda uyur bil halde buluyor.Gözünün birini açıyor."Birkaç mı benim birkaç sorguma cevap verdikten sonra,Mertçim"meraklı gözlerle bekleyerek"Beni ne kadar çok seviyorsun"Düşünüyormuş gibi yaparak."Hmm,Sözler hükümsüz yargıcım"kollarını birleştirerek yaramaz bir çocuk gibi"Hem benim adım Şebnem,Sarpçım"göğsüne daha fazla sokularak."Şebnem'i Sarah'a mı tercih ediyorsun"Saçlarının dalgasını karıştırarak saçının kokusunu içine çekti."Koynundaki yüzüne baktı.Yarasını kapatan saç tutamını eliyle yana doğru kaydırdı.Yaraya öpücük kondurdu.Yüzünü okşayarak göz yaşlarını sildi.Daha çok sokulmaya başladı.
Lunaparkın renkli ışıklarının altında koşuşturan çocuklar şimdilerde usul usul oturuyorlardı yıldızların altında.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Laleler
Mystery / ThrillerViyana'nın önde gelen ailelerinin varisi Sarah Beyazsoy,bilmediği bir evde kendini bulur.Evi esir almaya başlayan müziğe kulak verir ve kaçar."Hisleri bu kadar anlamlı kılan müziğin ezgisi miydi yoksa bizim yüklemek istediğimiz anlamlar mıydı,Bu ar...