Sözlerin Hükmü

30 4 0
                                    

şarkı önerisi:The Seed-AURORA

1997'de Viyana'nın önde gelen varislerinden biri.Üçüncü üyesi.Pembe panjurlu bir evde pespembe bir hayata gözlerini açtı ta ki o geceye kadar.

En ufak şeylerle mutlu olan,yüzündeki tebessümün kaynağına anlam verilemeyen.Kaynağına ulaşmak için bir ışığı takip ederken."Hisleri bu kadar anlamlı kılan müziğin ezgisi miydi yoksa bizim yüklemek istediğimiz anlamlar mıydı,Bu armoni mi anıları hatırlatır yoksa biz mi hatırlamak için evimizde şen masum çocuklar gibi koştururduk ?"

Nanaaananananaaa!
Piyanonun bütün zıtlıklarına karşın bu kadar uyumlu bir melodi.Ellerim piyanonun tuşlarına basarken sesim eşlik ediyordu.Annemin sesiyle doldu oda bir anda ve alkış sesi.Gururlu bir edayla,Benim bal arım ne kadar da güzel bir gösteriydi.Sırtımı sıvazladı.Çalışmanın meyvalarını alıyorsun.İşte benim kızım, busesine bir öpücük kondurdu ve kokusunu içine çekti.Parfümünden lale esansını aldı.

Yepyeni birgüne merhaba.Yeniden umutların ağaçlarda yeşerdiği ilkbahar ayıydı.Herhalde doğduğumdan beri ilkbaharları seviyordum,doğduğum ay öznel bir ifadeyi kanıtlar nitelikteydi ya da annemin kanıtlamak istediği ifade diyelim.Annemin saçları,ilkbahardaki kovanını kraliçe arılarının yönettiği bal arılarının çalışkanlığıyla sarf edilen baldan rengini alıyordu ve aynı zaman benimde saçlarımın besin kaynağı.Annem ellerini saçıma atar ve okşamaya başlardı dizinin başında beni oturur bulurken.

Gözlerimi salonda gezdirdim.Bej tonlarında yerleşmiş avizenin sayısızca kristalleri gözümü aldı.Bej tonuna asi bir ton olan turkuazlıkta rengarenk çizilmiş bir aile tablosu çerçevenin simsiyahlığında yer bulmuştu.Evden dışarıya açılan perde kara bir siyah.Perdeyi araladığınızda bütün renklerin cümbüşüyle karşılayan bir pencere.Az önce lekelenmiş olan ipliklerin burgulaşıp desenlerin ahenk kattığı bir halı.Sonra birden avizenin kristalleri daha çok gözümü aldı ve oda aydınlandı.Aradığın şey tarak mı Bal arım.Ahh şaşkın kız!Saçlarınla ilgilenen benim başından beri görmüyor musun?
Ohh! çok pardon bir an unuttum. İnsanın aradığı şey tam yakınındadır da uzaklara yolculuğa başlar ve yine yakınında biter.

"Elenaor hanım yukarıdan çağrılıyorsunuz"
Başını ani bir hareketle sese döndü ve biranda yerinden sıçradı.Sarah arkasından anlamsızca bir bakış fırlattı.

Merdivenler yukarıya çıkıyor ayaklar eşlik ediyor.Usul usulca hamleleri seğirtti.Ahh Nota kağıtlarını bulamıyorum,en iyisi bir kez daha annemin odasına bakayım.Kapı aralı içeriden bir ışık kümesi sızıyordu.
-Yeter!bu sözlerinden bıktım.
-Beni anlamıyorsun!
-Seni anladığımı görmek istemiyorsun!
-Sessiz ol birileri duyacak.
Çat sesi, geri geriye giden adımlar. Vazo yere düşüp kırıldı
İçerideki sesler derin bir ölüme terk edildi.
Hey!Kim var orada.

Eleanor yukarıdaki odasına çıktı."Beni çağırmışsın,kaç kere daha yanımda birileri varken beni bu şekilde çağırtmamana dair sözler sarfettim."

Sözler hükümsüz Eleanor.

Beyaz LalelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin