16'İlan

170 100 12
                                    

Berk Baysal-Yaralarını ben sarayım

2 Ekim 2014

Yavaş adımlarla Beyza'nın sınıfının olduğu binaya ilerledim.Binanın hemen önünde beni bekliyordu.Gülümseyerek elini tuttum.

"Hadi gel canım,gidelim."Evden okula giderken ve dönerken Doruk,Beyza ve ben beraber oluyorduk.Beyza bizden beş yaş küçük olduğu için onun binası farklıydı.
"Hıhı"Asık yüzüyle cevap verdiğinde adımlarım duraksadı.Onunda durması için kolumu önüne uzattım.

"İyi misin sen balım?" dediğimde bakışları beni buldu.Dudakları büzüldü.
"Ahu abla,benim babam öldü mü?"Kaşlarımı çattım.
"O nasıl bir söz öyle?Olur mu hiç öyle şey?"Ayağıyla ritim tutuyordu.Böyle şeyler konuşmak onu rahatsız ediyordu,anlamak zor değildi.

"Dün akşam abim ve annemin konuşmasını dinledim.Annem babamdan bahsederken abim "O adam benim için ölü!Sakın geri gelmesin!" dedi.Bana neden öldüğünü söylemediler?"Henüz anasınıfına giden bir çocuğun böyle laflara anlam verememesi normaldi.Eğilip ellerini tuttum.

"Abini biraz sinirlendirmişler.O yüzden öyle kötü lafları düşünmeden söylemiş.Ben onunla konuşurum bir daha böyle konuşmaz."Dediklerimden memnun olmamıştı.Yeniden soru sordu.

"Yani öldü mü?"Güldüm.
"Hayır,sapasağlam hayatta.Fakat biraz uzaklarda.Bir süre göremeyeceksin."Gözleri ışıldadı.
"Yaşasın!O da koşabilsin yeter..."

"Koşmak mı?Nasıl yani?" dediğimle beraber sanki bilmem gerekiyormuşta bilmiyormuşum gibi beni "çık,çık" yaparak ayıpladı.
"Sağlıklı insan koşabilir.Yanii annem öyle söylüyor.Sürekli bana sevmediğim şeyler yediriyor,neymiş efendim onlar beni sağlıklı yapacakmış.Neymiş efendim onlar benim koşmamı saglayacakmış."Gülmeye başladım.

"Sen anasınıfına giden bir çocuk için çok konuşuyorsun!"Şakayla karışık söylediğim şeye kızmıştı.
"Sen beşe gidiyorsunda ne oluyor akıllım?Hala farketmedin?"
"Neyi farketmedim?"Cevabını öğrenemeyeceğim o soruyu sorduğumda Beyza koşmaya başladı.
"Bilmem!"
"Gel buraya!"Onu yakalamak için peşinden koşmaya başladım.

✧・゚: *✧・゚:*

12 Ağustos 2023

"Kibarlıkla denedim uyanmadı.Sen bir uyandırsana."Doruk'un sesi kulaklarıma ulaştığında hiç tepki vermedim.Bir el yavaşça saçlarıma dokundu.Saçlarımın üzerinde gezindiğini hissettim.Beyza'nın çilek kokusu burnuma gelmeye başlamıştı bile.

"Sen eşşeksin eşşek!Beni uyandırırken buz gibi su döküyorsun,Ahu'ya gelince saçını mı okşuyorsun?"Doruk'un dediğiyle beraber gülmemek için kendimi zor tuttum.

Sert bir vurma sesi geldi.Beyza sinirli sinirli konuştu.
"Ahu beni boks torbası yerine kullanmıyor bence!"
"Sen çok değiştin Beyza.Ayıplıyorum şuan seni.Ahu'ya abla demiyorsun,abiye vuruyorsun...Çık çık çık..."

"Ahu senin gibi yaşlı mı abi?Ruhu genç onun."Beyza'nın dediğiyle kendimi tutamayıp gülmeye başladım.

Gülerken zorla açtığım gözlerim dolmuştu.Sabahın köründe yaşadığım gereksiz gülme krizine Doruk ve Beyza'da dahil olmuştu.Yavaş yavaş gülüşüm azaldığında görüşüm iyice netleşti.Görüş alanıma Doruk ve Beyza girmişti.Gülerek bana bakıyorlardı.

"Biraz daha uyanmasan abim sana buzlu su döktürecekti." diyen Beyza'nın kafasına çokta sert olmayan bi yumruk indi.Yumruğun sahibi Doruk sinirliymiş gibi bakıyordu.

"Yuh yaa,kuru iftira.Sen iyice taraf değiştirmeye başladın küçük hanım.Sana portakal suyunu bırakmam bak."Doruk'un dediğini Beyza devlet meselesi kadar ciddi algılamıştı.Bende ciddiymişim gibi konuştum.

KAYBOLAN KÜLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin