Tanıtım

1.1K 56 57
                                    

Yiğit Efe Duman: Küçük yaşta öksüz kalmış bir adam. Annesi tarafından terk edildiğini sanarak büyüyen. Babasını bir saldırıda kaybetmiş. Efe varlık içinde sevgisiz büyüyen bir çocuk. Daha doğrusu büyümek zorunda bırakılan o çocuklardan sadece bir tanesi. Herşeye rağmen hayatta kalmayı başarmış ve Türkiye'nin en büyük mimar holdinginin sahibi olmuş. Yıldız holding. Ama karanlık tarafa çekilmekten kurtulamamış bir genç adam. Yiğit Efe Duman gündüzleri holding sahibi, salon beyefendisi ama akşamları mafya babası. Türkiyenin en büyük mafyalarından biri.

Atalay Demirel: Efe ile birlikte büyümüş kardeş gibiler. Yıldız holdingin ortağı. Efe ile birlikte çok küçük yaşta hayat mücadelesi verdiler. Çocukluğunu yaşayamamış onlarca çocuktan biri Atalay Demirel. Karanlığın ta kendisi. Mafyaların arasında en acımasız'ı olarak nam salmış bir isim.

Naz Arkın: Yetimhanede büyüdüğü sanılan ama gerçek bam başka olan, hayatı entrikalarla geçmiş küçük bir kız çocuğu. Anne baba sevgisi görmeden büyüyen, sevgiyi sadece Lena'da bulan bir kız çocuğu. Büyümüş bir gün çok güzel bir kadın olmuş. Meslek sahibi olmuş. Çocukluk hayalini gerçekleştirmiş doktor olmuş. Hayatı boyunca güçlü durmaya çalışmış. Tökezlemek bile yasakmış bu küçük kıza. Biliyormuş çünkü tökezlerse düşermiş. Zaten hayat ordan oraya savurmuşken tökezlemek, düşmek, yorulmak gibi bir lüksü yokmuş. Hayat şimdi de kurduğu düzene göz dikmiş. Savurmuş yine ordan oraya. Bu sefer İstanbul'a taini çıkmış. İstanbul iki genç kadın için fazla tehlikeli bir şehir. Biraz korku biraz heyecan varmış genç kızın içinde. Bir his daha varmış anlam veremediği. İstanbul kelimesini duymak bile genç kızın yüreğini titretiyormuş. Bu histe neyin nesiymiş bir türlü anlayamamış.

Lena Arın: Hayatın bu güzel genç kadına ilk ve son iyiliği Naz ile birlikte büyümek olmuş. Küçük yaşta öksüz kalmış. Tek dayanağı Naz olmuş. Birbirine çok bağlıymış bu iki genç kadın. 3 yaşından beri arkadaşlar bu genç kadınlar. Doktor olmuştu hayalindeki gibi. Hayat bu ya birlikte büyüyen genç kızlar birbirine ölesiye bağlıymış çünkü birbirinden başka kimseleri yokmuş. Birbirinin içinde olmadığı bir hayal bile kurmazlarmış. Şimdi İstanbul'a gidecek olmak onu böyle etkilememeliydi. Bu saçma sapan histe neydi böyle. Bir ses sanki gitme diye fısıldıyordu. İstanbul dediğinde bile kalbi sıkışıyordu. Hayattan tek bir isteği vardı. "Herşeyimi aldın hayat Naz'ı alma onu benden alma dayanamam" diyordu her gün yalvarırcasına.
✨️ ✨️ ✨️

Tanıtım'ı sevdiniz umarım. Lütfen oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın. Diğer kitabıma da göz atarsanız çok mutlu olurum. Kendinize iyi bakın Şimal yıldızlarım diğer bölümde görüşmek üzere...

Aşk engel tanımaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin