5

77 7 1
                                    

  Eğer cenabet olsaydım. Bugün ve dün akşam yaşadıklarımı anlamlandırabilirdim. Traş, duş, gecikme, saç ve şimdiyse sınıfın en nefret edilen çocuğuydum.

"Eğlenceli bir gün geçiriyorsun ha?"

Gökhan fısıldayarak sormuştu.

"Bende onu sorguluyordum."

Yüzümü inceleyen Gökhan karşısında nedense rol yapasım vardı. Canım acıyormuş gibi yapsam belki daha çok ilgilenirdi benimle.

"Bahtsız bedeviyi çölde kutup ayıları sikermiş."

Gökhan bu söylediğimi anlamlandıramıyordu.

"Ne alaka?"

"Bahtsızım. Bu yüzden başıma felaketler geliyor."

Kafasını salladı.

"Şşş! Sessizlik."

Hoca nasıl duydu anlayamasamda susmak en iyisiydi. Bugün başka bir talihsizliği daha kaldıramazdım.

Zil çalma sesi bu ıstırabın sona erdiğini haber veren bir elçi gibiydi.

"Hadi kantine inelim."

"Sen git ben burada kalacağım."

"En son yalnız bıraktığımda ne olduğunu gördük. Bir sonrakine kemiklerini toplarız artık."

Başımla Kazımı işaret ettim.

"Sen karşı tarafı görmedin sanırsam."

Kolumdan tutarak ayağa kaldırdı.

"Öff hadi! Zil çalmadan gidelim."

"Öğle arasındayız."

"Ciddi olamazsın. Düş hadi önüme."

Kafamı sallayıp Gökhanın dediğini yapmaktan başka çarem yoktu. Koridorda yürürken Gökhan sessizliği bozdu.

"Ali her şeyi anlattı."

Ali en ön sırada oturan sınıfın sessiz çocuğuydu. Gökhan bir tek onunla arkadaş gibiydi çünkü Ali dışında birinin yanına gittiğini görmemiştim.

"Nasıl her şeyi?"

Gökhan, kendisi için kavga ettiğimi öğrendiği için mi bu kadar sahipleniciydi?

"Kazım laf atmış sende dalmışsın."

Kısmen doğruydu.

"Başka bir şey dedi mi?"

"Ne gibi?"

"Boşver."

"Teşekkür ederim."

"Ne için?"

"Beni savunmuşsun. Bu ilk kez başıma geliyor."

"Kıyamam çocuğuma."

Garip garip yüzüme baktı. Ardından güçlü bir kahkaha patlattı.

"Dayak yemesen daha güzel olurdu ama yapacak bir şey yok."

"Görmedin mi ibnenin halini? Gözünü açamıyor orospu çocuğu."

"Her laf edeni döversen okulda adam kalmaz."

"Ayrıca dayak yemedim beyefendi. Bunlar traştan geriye kalanlar."

"Kesinlikle traştan. Şurası da mı traştan?"

Morarmış şakağıma bastırdığında acıyla inleyip bileğinden tuttum.

"Pardon. Bilerek olmadı."

"Canıma kastın mı var oğlum. Acıdan ölmek listede ki en son şey."

Gözlerimin içine öylece bakıyordu. Bileğini hala tuttuğumu fark ettiğimde aniden bıraktım. Gökhan da bileğini ovuşturdu.

AYLARDAN KASIM +18 (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin