2.BÖLÜM : YENİ EKİP

294 113 105
                                    

İyi okumalarrr

Aradan iki ay geçmiş olmasına rağmen Özgür ve Helin hakkında hiçbir şey bulamamıştık. Kan izi dışında hiçbir şey yoktu elimizde. 

Kadir Bey, sabahın erken saatlerinde beni arayıp depoya gitmemiz gerektiğini söylemişti. Aren ve Ayza ile birlikte depoya gelmiş bekliyorduk. 

Depoya genelde kaçırdığımız adamları konuşturmak için gelirdik. Bazen ekibimdekiler  tek kurşunla öldürmek yerine işkence ederek öldürmek istiyorlardı ve bende lider olarak onların isteklerini bazen yerine getiriyordum. 

Depoya geldiğimiz saatler olmasına rağmen, Kadir Bey yada başka kimse ne gelmiş nede aramıştı. Görev olduğunda Kadir Bey arar yada gelip görevi bildirirdi. 

Depo boş ve kocaman bir arazinin içine yapılmıştı. İki katlı ve oldukça eskiydi. Depoya yakın denebilecek bir mesafede eğitim almış olduğumuz bina bulunuyordu.

Eski koltuğun üzerinden kalkıp vücudumu esnettim. Karşımdaki ikili koltukta oturmuş saatlerdir giysiler hakkında konuşup yorum yapan Aren ve Ayza'ya doğru yürüdüm. 

"Onu giyersen içinde hareket edemezsin ki. Koşman mümkün değil mesela. Adamlar seni kovalasa ne yapabilirsin? Ah pardon, elbisem dar olduğu için kaçamam, kovalamayın beni lütfen mi diyeceksin?" Aren'in sözlerinden sonra Ayza derin bir of çekip telefonu kapattı. 

"İki aydır göreve çıkmıyoruz. Belli ki bugün buraya çağırılma sebebimiz de görev değil. Başka bir şeyler var da ne olduğunu bilmiyorum." Sözlerimle kızlar kafalarını kaldırıp bana baktılar. 

Paslı ve oldukça eski demir kapı yüksek bir sesle açıldı. Kızlar bakışlarını üzerimden çekip hemen ayağa kalktılar. Bende onlar gibi bakışlarımı kapıya çevirdim. Oldukça iri yapılı iki erkek ve bir kadın içeri girdi. Bizi görünce adımlarını durdurup bizi süzmeye başladılar. 

"Kimsiniz? Kim gönderdi sizi?" dedi en önde duran genç adam sert bir sesle. 

Tuhaf bir şekilde tanıdık gelen adamı birkaç saniye süzdüm. 

Kulaklarının yarısını örten kumral saçları oldukça düzgün taranmıştı. Kirli sakallı, uzun boylu ve iri yapılıydı. Taktığı siyah gözlükleri ve takım elbisesi ile oldukça ciddi görünüyordu. 

Aren ve Ayza'nın bakışları beni bulunca birkaç adım atıp ikisini arkamda bıraktım. 

"Bizim size sormamız gerekiyor kim olduğunuzu. Neden geldiniz buraya? Kim gönderdi sizi?" dedim sakin bir sesle. 

"Kadir'i tanıyor musunuz? O mu gönderdi sizi buraya?" dedi kumral saçlının hemen arkasındaki adam. Sarı saçlı, sakalları tamamen kesilmiş, mavi gözlüydü. 

"Kadir'i nereden tanıyorsunuz siz?" dedi Ayza dikkatle karşımızdaki grubu süzerken. 

Karşımızdaki grubun da ajan ekibi olduğunu düşünsem de birşey demeden sadece bakıyordum. Bakışlarımı sarı saçlı, oyuncak bebeklere benzeyen yüzü ile etrafı inceleyen kadına çevirdim. Vücud hatları çoğu kadının imreneceği kadar güzeldi. 

Kendisini süzdüğümü fark edince kafasını sağa sola salladı, 'ne bakıyorsun?' dercesine. Yüzüme sinsi bir tebessüm kondurup kafamı yavaşça sağ omzuma doğru eğdim. Kaşlarını çatıp bakışlarını üzerimden çekti. Ayza ve Aren'e kısa bir bakış attı. 

Sarışın adam küçük adımlarla bize yaklaşıp yanımızdaki koltuklardan birine oturdu. Yüzü çok tanıdık gelse de kim olduğunu bir türlü hatırlayamadım. Bakışlarımın farkında olsa da kafasını kaldırıp yüzüme bakmadı. 

YARALI RUHLAR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin