✨ 14

5.1K 483 50
                                    

Keyiflice okuyun la

Yorumlarınızı bekliyorum

📍

"Kendimize ait bir evimiz olunca ne istersin?" Sabaha karşı ikisinin de uykusu olmasına rağmen sohbete devam ediyorlardı. Merak ediyordu Kandemir, her şeyini merak ediyordu oğlanın.

"Şey... Böyle şeylerin hayalini kurmadım ki ben hiç. Bilmiyom o yüzden." Hmmladı adam, kucağında ona yaslanan Ramazan'ın saçlarından öptü. "Pekala, kur şimdi. Ne olsun istersin? Nasıl bir yuvamız olsun? İçinde ne olsun mesela?" O, sadece Ramazan olsun isterdi kuşkusuz.

"Sopalı bezlerden olsun, yeri silerken çok rahat oluyo. Sonra... Mutfak büyük olsun ben bir sürü yemek yaparım çünkü. Çok büyük de olmasın temizlemesi zor oluyo sonra, sıcak minik bir evimiz olsun." Kandemir güldü oğlanın isteklerine. "Sen hiç kendin için güzel bir şey dilemez misin? Ben tutarım sana hizmetçi, bir de ev işi mi yapacaksın?"

"Gerek yok ki, masraf olur ben yaparım her şeyi." Evi geride bırakıp yeni bir hayat kurduklarında her şey çok pahalı gelecekti gözlerine ne de olsa. "Güzelim... Ben senin güzel ellerini sıcak sudan soğuk suya sokar mıyım sence? Tabii ki evde hizmetçi olacak, sen de akşama kadar alışveriş yapıp gezeceksin." Tek işin gücün bu dermiş gibiydi.

Ramazan gülümsedi. "Ama ben hiç öyle alışmadım ki! Yapamam öyle." Kandemir oğlanın karnına sardığı elini kıpırdattı ve sardığı bölgeyi okşamaya başladı. "Beraber yapar, alışırız o halde." Daha ne kadar kalbinin ritmini bozacaktı bu adam böyle?!

"Beni... Çok mu seviyon ki hep beraber yapacaz?" Karnını okşayan eller onu huylandırıyordu. "Çok seviyorum tabii, sevmesem bunca şeyi riske atar mıydım? O nedenle siz de beni sevmek zorundasınız Ramazan bey, öyle saklamayın yüzünüzü hiç."

Oğlan utançla olduğu yere sinmişti çoktan, adamın konuşmaları onu çok utandırıyordu. "Saklamıyom ki..."

"Saklamıyorsan ben neden yüzünden mahrum kalıyorum? Doğrul bakayım boynuna sokulacağım." Arkadan doğru yüzünü oğlanın boynuna gömüp soluklanacaktı biraz. "Ama huylanıyom ben." Bir de çok etkileniyordu, içi kıpır kıpır oluyor bir türlü kalbi düzene girmiyordu.

"Huylanırsan huylan napayım? Benim de boynuna kokuna ihtiyacım var belki." Oğlanı koltukaltından tutup doğrulttu ve yüzünü Ramazan'ın boynuna gömdü. İşte cennet buradaydı, oğlanın boynunda.

"Ya Kandemir!" Boynuna değen nefes gıdıklanmasına neden olurken tırnaklarını adamın eline geçirdi. " Sen vahşileşirsen sorun yok ama ben vahşileşirsem büyük problem olur yavrum." Etine batan tırnaklar önemli değildi de tahrik olmak istemiyordu hemen.

"Tamam." Oğlan biraz korkarak çekti elini adamın elinin üzerinden. Ne kadar Kandemir'e aşık olsa da her dediği kelimeden neyi kastediyor bilmesi zordu. "Ramazan, yavrum sana el kaldırmaktan bahsetmiyorum ben. Başka bir şey kalkıyor sen tırnaklarını batırınca."

Ramazan hii diyerek ileriye gitmek umuduyla çırpındı fakat onu sıkıca sarmalayan adam kıpırdamamasını sağladı. "Utanıyom Kandemir, çek elini azcık." Oğlan adamın elini itse de karşı tarafın pek umrunda değildi.

"Eşler birbirinden utanmaz. Hem senden etkilenmem kötü değil aksine senden etkilenmemem kötü. " Yine de utanıyordu işte Ramazan, heyecanı da tazecikti. Daha evleneli kaç saat olmuştu ki?!

"Utanıyom ben yine de..."

"Boşver şimdi utanmayı, birazdan yatağımıza gidip uyuyalım. Kahvaltı için kalkıp da mutfağa gidersen o bacaklarını ısırır seni yürüyemez hale getirtirim. Ben yapacağım hepsini anladın mı yavrum?" Ramazan'ı azıcık bile tanıyorsa burada bile iş yapacağını biliyordu.

"Tamam, sen ne dersen o olsun." Kandemir ha şöyle diyerek sıkıca sardı tekrar oğlanı. Güneş görünmeye başlamıştı çoktan. "Çok güzel..." Hiç öyle oturup uzun uzun izlememişti güneşin doğuşunu. "Hmm çok güzel, özellikle de senin yüzüne vurunca ayrı bir güzel oldu güneş. Sen zaten güzelsin o nedenle senden bahsetmedim."

Ramazan istemsiz kıkırdadı, bu adam nasıl kalbini zorlayacağını iyi biliyordu. " Benim çok kusurlarım var ama.."

"Doğru diyorsun, insan beni sever mi hiç?" Muzip sesi Ramazan'ın yaaa demesine neden oldu, adam resmen onunla dalga geçiyordu. "Kandemir ya alay etme benlen. Yüzümün haline bak bi, sonra vücuduma bak kilom var." Elini kendi beline atıp yağı gösterdi kocasına.

"Bunlar gelir geçer, sen sağlıklı ol da gerisi mühim değil. Hem bu haline çok fena aşık oldum, daha güzel olursan kafayı yerim deli Kandemir derler arkamdan." Her kusuruyla kabülüydü onun. "Sana bir şey diyebilirler sanki."

"Sen diyebilirsin, hatta deli edebilirsin beni." Ramazan ofladı ve kocasının eline vurdu. " Sizin ailede hep böyle mi konuşurlar? Ağzından laf bi çıkıyo şaşkına dönüyom." Arsızdı adam kesinlikle.

Kandemir oğlanın iki elini tek eliyle tuttu, oğlanın hafifçe çığlık atmasına neden oldu. "Senin o büzülen dudaklarını yerdim de... Neyse." Daha fazla konuşmadan Ramazan'ı ters döndürüp omzuna attığı gibi ayağa kalktı.

"Napıyon Kandemir!"

"Yatak odamıza, uyumaya götürüyorum seni." Yere eğilerek örtüyü ve beraberindeki yiyecekleri toparladı el çabukluğuyla. Pek vakit kaybetmezken oğlandan gelen homurdanmaları umursamadı.

"Ben kendim giderim odamıza, bıraksana beni. Kusasım geldi hem." Adamın geniş omuzlarına kasığı cuk diye oturmuştu. Kandemir bir şey demeden oğlanın çığlık atmasına neden oldu.

Ramazanın kalçasını ısırarak...

📍

Bölüm nasıldı?

Sizi seviyorum ♥️🌼

Ölünün YasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin