Keyiflice okuyun la
Yorumlarınızı bekliyorum
📍
"Bugün şey yaptım ben Kandemir, böyle önce bu odayı temizledim sonra senin bana aldığın o kokulardan kullandım bak ne güzel kokuyo. İşte sonra mutfağa geçtim kek çırptım çabucak! Ay baktım tadına pek de güzel olmuş Kandemir..." Kandemir'i uzata uzaya söylemişti oğlan.
Genç adam da yatakta yatan oğlanın üstüne uzanmış Ramazan'ın boynunu öpüyordu ara ara. Yemeğe inmelerine yarım saat vardı daha.
"O zaman kekini sadece ben yiyeceğim, başkası yerse ceremesini gece sen çekersin karışmıyorum bak." Ramazan yaa diyerek adamın omzuna vurdu. "Kandemir ya! Herkes yiyecek tabii ki, ben boşuna mı bir tepsi yaptın."
"Bak sen şunun dillerine! Benden başkası yerse görürsün bakalım boşuna mı yaptın. Hadi küçük bey omuzlarımı ov biraz, sonra dudaklarımı öp biraz da aşağıya yemeğe inelim." Ramazan uslu uslu ellerini adamın omzuna uzattı. Yumuşak bir şekilde ovuyor, adamın mayışmasına neden oluyordu.
"Kandemir... Bir ayın dolmasına bir kaç gün kaldı. Şey yapacak mıyız biz? Hani öyle hamileymiş gibi falan..." Kim bilir önlerindeki üç dört haftada neler yaşayacaktı. "İstersen... Tabii sen istersen hiçbir şey söylemeden ansızın bir gün gideriz buralardan. Ayı mayı kalmadı güzelim, ben artık kimsenin seni üzmesini istemiyorum."
Oyundan falan da geçmişti artık, evmiş inşaatmış umrunda bile değildi. Gerekirse merkeze gider otelde kalırdı da daha fazla ezdirmezdi sevgilisini.
"Ama her şey daha da zor olmaz mı Kandemir? Siz sonuçta büyük bir ailesiniz ve sen yanımda olmadığın an beni öldürürler." Ramazan da bunlara katlanmak istemezdi fakat olacakları da biliyordu.
Onlar yeni bir yuva kurmak için gidecek, ailesinden biri onları bulup Ramazan'ı öldürüp problemi kendilerince yok edeceklerdi.
Fakat bebek olayı olursa kimse Kandemir'e karışamaz, hatta bir miktar destek de olabilirlerdi. Kimse bebeğini kaybetmiş bir adamdan daha öfkeli daha hırçın olamazdı.
"Biliyorum, biliyorum ama sor bakalım kendime hakim olabiliyor muyum? Yoruldum ben bu aileden, bu çevreden. Akşam oluyor sana yanaşamıyorum, sabah işe giderken seni öpemiyorum. Kapı kilitli uyuyoruz... Ben artık özgürce senin kahkahalarını duyabileceğim bir evde yaşamak istiyorum. "
Derin bir iç çekerek başını oğlanın göğsüne yasladı Kandemir. Canı sıkkındı, hangi aile büyüğüyle azıcık konuşsa konu önce Ramazan'ın hamileliğine, ardından da bebeği doğurup annesinin evine gönderilmesine geliyordu. Kime neyi açıklayabilirdi ki zaten, ne sevgiden anlarlardı ne de bağlılıktan.
Hepsinin orada burada kırıkları, metresleriyle kurdukları ek hayatları vardı.
"Bir gün... Biz de yaşarız. Çocuğumuz da olur belli mi olur hm?" Ramazan'ın umut dolu sesi Kandemir'in kulaklarına çocuk mırıldanması gibi geldi. O çocuksu heyecanını hissedebiliyordu.
"Çocuğumuz mu... Kız isterim, tabii Allah ne nasip ederse başım gözüm üstüne ama kız başka. Babam derdi ki kız babası olmadan kendine baba deme, kız çocuğu baba için başka bir şey. Bıcır bıcır konuşan bana aşık biri... Nasip eder mi Allah, güzelim?" Yüzündeki gülümseme hayallere daldığının belirtisiydi.
"Ben erkek istersin diye düşündüm, yani hep herkes erkek istiyo ya... Kız olsa güzel olur, hem uslu da oluyo. Çok da güzel olur, inşallah da Allah sana kız babası olmayı nasip eder." Kandemir'in güzel hayallerine bir kaç saniye ket vuruldu.
"O ne demek? Allah bana senden çocuk nasip etsin, başkasından istemem. Başkasını asla istemem Ramazan, öyle canımı sıkacak şeyler deme." Başını hafif kaldırmış gözlerini utançla sürekli kıpırdatan eşine baktı.
"Tamam tamam, demem ben. Hadi yeter bu kadar aşağıya inelim. Anan laf edecek bak yine he." Gülümseyerek kurduğu cümle Kandemir'in canını sıkmıştı yine, huzurları işte tam bu nedenden bozuluyordu.
Ailesi yüzünden.
Ve yine tek huzuru ona hiçbir zaman kötü hissettirmiyor, çoğu zaman kendine edilen lafı yutup Kandemir'e dahi söylemiyordu. "Öp dudaklarımı, yoksa inmem." Ramazan'ın gülümsemesi büyüdü ve bir kaç saniye içinde öptü adamı, hemen geri çekildi.
"Bu ne ulan hani yapış yapış öpüşme?" Ramazan'ın yanakları kulaklarına dek kızarırken adamın kendisine uzattığı dudaklarına vurdu parmaklarıyla. Kandemir inleyerek geri çekilirken oğlanı da kıstırmayı unutmadı.
Mazallah ürkek ceylan kaçıverirdi ellerinden.
"Ya Kandemir bıraksana beni ya!" Kesin adam şimdi onu iyice sıkıştırıp dudaklarının rengi gidene değin öpecekti, biliyordu bu işin sonunu. "Bak anan görür bana çok kızar." Hep zaten Ramazan'a kızıyor, kendi oğlunun ayıbını da Ramazan'a yıkıyordu.
"Hiçbir şey yapamaz, sen dudaklarıma vurursun ha! Gel şuraya yiyip bitireyim o dudakları da gör sen." Odaya Ramazan'ın ve Kandemir'in kahkahaları dolmuş, bu da yetmemiş gibi ses aşağıya kadar inmişti.
Kandemir'in annesi homurdandı.
"Bu da hanım oldu iyice başımıza. Bak bey şunlara, hani ayrı yatacaklardı? Hani bebe olacaktı hemen? Şuna bak taze gelin gibi oynaşıyor oğlumla." Siniri de en çok kendisineydi, o şeytanı hangi akla hizmet eve getirmişti ki zaten!
"Karışma sen, herkesi kendin sandın galiba. Bak bakalım bi kim kimi ayartıyor, oğlun eve bir gelip kaptı oğlanı, kapattı odaya çıkarmıyor. İğneyi oğlana batırmadan önce çuvaldızla oğlunu bir iğnele bakalım." Kadın başını salladı. "Doğru dersin, en iyisi bunların odalarını ayırmak. Sonra da Kandemir ihtiyacını başkalarıyla da görür ne varmış ki!"
"Hanım... Sen geldiğin yeri de yaptığın şeyleri de çabuk unuttun galiba. Oğlanla kendini eş gördün hm? Onun amacı bu konağa gelin gelip her şeye konmak değil, senin aksine o sadece Kandemir'in aşkı sevdası için bu evde. Bir rahat bırak da oğlumuz da yuvasını kursun oğlan da."
Kadın öfkeyle soludu.
"Sen benimle nasıl konuşuyorsun be adam! Ben paranın peşinde miydim? Tabii vakti zamanında beni aldattığın kadını gönderdim buralardan diye pek kinlisin anladım amma ben bu evin davullu zurnalı geliniyim. Aynı ilk gelinim gibi."
Ona göre Ramazan, zamanında aldatıldığı Fatma'dan farksızdı gözünde.
"Ramazan da Kandemir'in sevdiği, gönül verdiği... Aynı benim Fatmam gibi. Ona yaptığını buna yapmana izin vereceğimi zannediyorsan çok yanılıyorsun. Az kaldı, çok az."
"Neye?"
"Senin de çenenin kapanmasına."
📍
Vaziyetler karışık arkadaşlar
Her erkek babasının kaderini, her kadın annesinin kaderini yaşarmış bir gün
Hayırlı günler
Sizi seviyorum ♥️🌼

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölünün Yası
Ficção Geral..... interseksüel birey içerir. Ramazan'ın içindeki duygular coşarken ağlamamak için başını gökyüzüne çevirdi. "Onun o çatık kaşları bir seni görünce yumuşardı, onu niye ebedi bir yalnızlığın ortasında bıraktın?" Gözleri doluyordu artık. ..... mpreg