7.Bölüm:Saygın Kızı
İlahi Bakış Açısı
Kimse tek kelime etmiyordu. Konuşacak kelimeleri yoktu. Ne denilebilirdi ki? Asil çok ağır konuşmuştu. Kendisi de bu durumu yeni fark edip pişmanlık duyuyordu.
Barlas konaktakilere tek kelime etmeyip, yetişebilmek umuduyla Mehru'nun peşinden koşmaya başladı. Ama yetişememişti. Mehru görünmüyordu, çoktan gitmişti.
Barlas'ın konaktan çıkmasıyla kendine gelen Cihangir, Asil'e yumruk attı. Kadınlar bağırmaya başladığında erkekler de Cihangir'i, Asil'in üstünden almaya çalışıyorlardı. Sonunda ikiliyi ayırdıklarında Cihangir bağırmaya başladı.
"Ne alıp veremediğin vardı lan kızla? Ne yaptı sana da insanlıktan çıktın? Ne demek lan 'Sen cesedine tükürülecek bir insansın." ne demek? İnsan düşmanına söylemez lan düşmanına! O senin kardeşin, istesen de istemesen de kar-de-şin!"
Asil cevap veremiyordu. Haksızdı. Biliyordu. Susmaya devam etti. Ama bu sefer Barlas susmayacaktı. Abisi olması umurunda değildi. İsteyen saygısız diyebilirdi. Abisinin yaptığı da saygısızlıktı.
"Yemin ederim ben bıktım, siz bıkmadınız! Ne düşmanlığın vardı abi? Ne yaptı bu kız sana? Ama ben senin derdini biliyorum. Anneme benzetiyorsun onu?"
"Barlas!" Boran Bey ve Asil aynı anda bağırmışlardı.
" Ne Barlas, Ne Barlas ya? Yalan mı söylüyorum? Ama sandığınızın aksine o tam bir Saygın kızı! O kadına benzeyen tek bir şeyini söyleyin ya bana. Tek bir şey..."
"Bakışları..." dedi Asil. Barlas daha da çıldırmıştı. Anneleri Asil'den nefret ederdi. Onları da sevmezdi ama Asil'den nefret ederdi. Ona göre Asil onun en büyük cezasıydı. Asil'in bilmediği şey annesinin nefreti bir tek ona değildi. Mehru o nefretten payını fazlasıyla almıştı. Annesi onu 5 yaşında psikopat bir seri katile satmıştı.
Mehru'yu, annesi Şilan'a benzetiyordu ama Mehru baba tarafının kopyasıydı. Zamanında bu benzerliğin bedelini gözüyle ödemişti.
Annesi, sırf gözleri babasına benziyor diye ondan sağ gözünü almıştı.
Tarih tekerrür ediyordu ve sadece Mehru'nun canını acıtıyordu. Geçmişte babasına benzemesinin bedelini sağ gözüyle ödemişti. Şimdi annesine benzemesinin bedelini neyle ödeyecekti?
"Bakışları..." diye tekrar etti Barlas. Artık dayanamıyordu. Abisini göğsünden ittirdi. "Senden nefret ettiğini mi sanıyorsun? Sen o bakışlarda nefret mi görüyorsun abi? Ben o bakışlarda sevgiye aç bir kız çocuğu görüyorum. Çocukların içinde nefrete yer yok. Sen onun bakışlarındaki masum sevgiyi nasıl nefret olarak görürsün? Biliyor musun ona hepiniz hakkında ne düşündüğünü sordum. Senin için ne dedi biliyor musun? 'Ben baba sevgisini hiç tatmadım, bilmiyorum ama Asil baba gibi... Ne bileyim? Bir derdin olduğunda ona sığınırsın, seni korur, hep arkanda durur gibi... Babalar ne yapar bilmiyorum ama bence güvende hissettirirler. Eğer Asil'le abi-kardeş olsaydık ona küçük baba, derdim. Korktuğumda ilk arkasına saklandığım kişi o olurdu.' dedi. Sen böyle bir kızın abisi olma şansını kaybettin. Bana ilk abi dediğinde ne kadar mutlu olduğumu anlatamam. Tamam ilk defa abi olmuyorum ama bu başkaydı. Çok narin... Dokunmaya kıyamadım lan! Dokunmaya... Ama siz onun kalbini paramparça ettiniz." Ağladığını yeni fark ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK ŞANS
RandomMehru Berfin küçüklüğü harabede geçen bir kız... Onu yangından kurtaran Türk askerleri sayesinde hayatı değişti. Gerçek ailesiyle tanışan Mehru çocukluğunun katillerini de bulabilecek mi?