İSTEDİĞİN KADAR AYIPLA BENİ AĞLADIĞIM İÇİN
BENİ AĞLATMANIN AYIBINI SİLEMEZSİN
ÖYLE KEDERLİYİM, DELİYİM, DİVANEYİM
ÖYLESİNE YANMIŞIM, YIKILMIŞIM
BİLEMEZSİN BİLEMEZSİN
ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
11.Bölüm: Sessiz Acılar
Barlas odasının kapısını tıklatınca, Mehru abisini bekletmeden kapıyı açtı. Barlas, Mehru'nun ıslak saçlarını topuz yaptığını görünce kaşlarını çattı.
"Saçlarını kurutmadın mı?"
Kardeşinin cevap vermesini beklemeden saç kurutma makinesini getirdi. "Kurutabilir miyim?"
Mehru, beklemediği soruyla kaskatı kesildi. Onun saçlarına kimse sevgiyle dokunmamıştı ki... Her dokunan zarar vermişti saçlarına. Abisine güvenebilir miydi? Abisi de acıtır mıydı saçlarını?
"Kendi kendine kurur, uğraşmayalım."
"Olmaz öyle şey başına ağrı girer. İznin var mı?"
Tek şans... Abisine şans veriyordu. Aslında saçlarına dokunmasına izin vermesi bile Mehru için büyük bir şeydi. Onun için bu bir nevi güven testiydi.
Saçlarını açarak cevabını verdi. Kardeşinin ilk defa saçlarını açık gören Barlas'ın ağzından şaşkınlık nidaları döküldü. "Saçlarının bu kadar uzun olduğunu tahmin etmemiştim. Allah'ım bir de kıvır kıvır saçları var, yiyeceğim seni!"
"Saçlarım tam olarak kıvırcık değil, çok dalgalı ama ıslanınca kıvırcık gibi görünüyor."
"Topuz yaptığında dümdüz duruyor?" dedi soru sorar gibi.
"Düzleştiriyorum."
"Kıyılır mı bu saçlara, abim?" Abisinin saçlarına kıyamaması kızı hem duygulandırmış hem de mutlu etmişti.
"Güzelim bak kıvırcık işte." Kardeşinin saçlarıyla oynarken "Oink oink..." diye sesler çıkarıyordu. Mehru, ağlamamak için gözlerini sımsıkı yummuştu. Abisi saçlarını seviyor, acıtmadan saçlarıyla oynuyordu. Daha fazla tutamadı gözyaşını ve o gözyaşı hıçkırıklara dönüştü.
Barlas kardeşinin sarsılan omuzlarını fark edince kardeşinin yüzüne baktı. Kardeşine küçükken her şeyi sessiz yapması gerektiğini en acı şekilde öğretmişlerdi. Bu yüzden acıları sessizdi.
"Canını mı acıttım?" diye sordu büyük bir endişeyle. Mehru, kafasını iki yana sallamakla yetinmişti.
"Sadece..." Hıçkırıkları konuşmasına izin vermiyordu. İnsanların yanında konuşmaktan dahi rahatsız olan kadın abisinin yanında ağlamaktan rahatsızlık duymuyordu. Artık tamamen bağlanmıştı abisine. Eğer sağlıklı yetişmiş biri olsaydı birine güvenmek için abisinin yaptıkları yetersiz gelirdi. Fakat saçları hiç okşanmamış bir çocuk saçlarını okşayan ele -o el onun sonu olacak olsa bile- güvenirdi.
"Uyuyalım mı, abi?" Barlas kardeşini daha fazla zorlamak istemedi. Zaten bugün yeterince yorulmuştu.
Beraber yatağa girdiklerinde ikisi de mum gibi uzanmıştı. İlk adımı Mehru, başını abisinin göğsüne koyarak atmıştı. Barlas, kardeşinin yaptığı hareketle heyecanlanmıştı. Kız abisi olmak ona çok yakışmıştı ve o da bu durumu çok seviyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK ŞANS
LosoweMehru Berfin küçüklüğü harabede geçen bir kız... Onu yangından kurtaran Türk askerleri sayesinde hayatı değişti. Gerçek ailesiyle tanışan Mehru çocukluğunun katillerini de bulabilecek mi?