Taehyung inciler işlenmiş gömleğini ve aynı renk saten pantolonunu giydiğinde bir inci gibi parlıyordu. Siyah saçlarına yerleştirilen çiçek tacının ardından tamamdı. Birkaç günün nasıl geçtiğini anlamamıştı bile ama geçmişti ve bugün evleniyordu. Min sürüsünün lider omegası olacaktı. Bu düşünce bile kalbini sıkıştırıyordu.
"Çok güzelsiniz omegam"
Taehyung bundan sonra kendisine böyle seslenecek olmalarına hâlâ şaşırıyordu. Eline verilen çiçeği de aldıktan sonra derin bir nefes alıp verdi. Ardından çadırdan çıktı. Sahilde, gün batımında nikahını kıyacaklardı. Oldukça sade olmasına rağmen düğün alanı öyle güzel görünüyordu ki Taehyung gerçek bir inci tanesi gibi hissediyordu.
"Bizi bekliyorlar"
Kıdemli Ji konuştuğunda artık beklememesi gerektiğini anlayan Taehyung ona doğru yürümeye başladı. Yaşlıların oturması için konulan sandalyeler beyaz tüllerle süslenmişti. Kasaba halkının hepsi sahile toplanmıştı. Çıplak ayaklarının altındaki ılık kum bütün stresini çekmeye yetmiyordu bile.
"Kim sürüsünden saf omega Kim Taehyung"
Bilmeyenler için kendisi yeniden tanıtılırken Min sürüsü onu alkışlıyordu. Yoongi yolun sonunda kendisini bekliyordu. Diğer zamanların aksine beyaz bir gömlek giymişti. Arkasından batan ve gökyüzünü turuncuya boyayan güneş saçlarında dans ediyordu. Ellerini önünde birleştirmiş kendisi gibi takılan çiçek tacının altında sakince kendisine bakıyordu. Onu incelediğinin farkındaydı ve Taehyung onu heyecanlandırmadıysa eğer gidip odasında ağlayacaktı.
"Bir kalbim varmış"
Alfanın önüne geldiğinde söylediği şey Taehyung'un kalbini durduracaktı. Yoongi heyacanla atan kalbini böyle ifade etmişti ve bu Taehyung'un gözlerini doldurduğu için parlamasına neden olmuştu. Bir falcıdan gün almadan kendi karar verdikleri günde evlenmeyi seçmeleri sürü için bir ilkti. Diğer yerleşkelerden birinde olan Min ailesinin geri kalanı da düğün için bugün anca teşrif edebilmişlerdi.
"Alfa Min Yoongi, Omega Kim Taehyung'u Tanrılar ve Şahitler huzurunda eşin olarak kabul ediyor musun?"
"Evet"
Yoongi'nin kendisinden emin sesi ortama yayıldığında herkes alkışlamıştı. Sürü kendisine has kıyafetlerle giyinmişti. Sandalyeler beyaz tüllerle süslenmiş, masalara beyaz örtüler serilmiş, el ele tutuşup birbirine baktıkları bu yer beyaz tüllerle ve güllerle süslenmişti. Onun dışında kumsalın ılık kumu ve denizin dalgaları bugün sakin günündeydi. Sahile bakan her yer insan doluydu. Gecenin ilerleyen vakti için içecekler ve müzik ise batan güneşin hemen ardından ortaya çıkacaktı.
"Omega Kim Taehyung, Alfa Min Yoongi'yi Tanrılar ve Şahitler huzurunda eşin olarak kabul ediyor musun?"
"Evet"
Taehyung'un sesi meltemle uçuşup sürünün üzerine yapraklar gibi döküldüğünde yeniden bir alkış furyası yaşanmıştı. Yine de Taehyung insanların mutlu olmadığını hissediyordu. Sanki baktığı herkesin yüzünde sıkılgan bir ifade ve zorundalıkla devam ettiğini düşünüyordu.
"O zaman ben de Tanrılar ve Şahitler huzurunda sizi eş ilan ediyorum"
Beyaz güllerin üzerlerine doğru atıldığında Yoongi ve Taehyung gülümsemişti. Ardından yan yana imzalarını atmış ve resmi olarak evlenmişlerdi. Bundan sonraki hayatını Min Taehyung olarak geçirecekti. Artık eski sürüsü ile anılmayacak ve bu sürüyü bırak kasabadan bile alfasız ayrılamayacaktı.
"Mutluluklar dilerim"
Nikah memuru sadece ilk sayfasını şimdi kendilerinin imzaladığı nikah defterini kapattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnız Çiçek | TaeGi
FanfictionAlfa Min Yoongi'nin ipek gibi sarı saçları, porselen gibi bir teni ve kibar bakışları vardı. En azından Omega Taehyung'un ona ilk görüşte aşık olmasına yetecek kadar.