1
"Sakin olman gerekiyor omega"
Alfa hemen önünde incilerle kaplı gömleğinin düğmelerini tek tek açarken kendisine telkinlerde bulunuyordu. Yine de bu, birkaç düğmesi koparırcasına açılmış gömleğinin içerisinde, önünde durup düğmelerini açan adamı izlerken mümkün değildi. Açılan her bir düğmede esmer teni daha da ortaya çıkarken titriyordu. Parmaklarını açıp kapattı. Yoongi gömleğini nazikçe omuzlarından sıyırdıktan sonra çıplaktı.
"Mümkün değil"
Taehyung gözlerini odaklayacak bir yer bulamazken uzun parmakları pantolonuna giden alfanın ellerini izledi. Kıvrak bir hareketle onu bu esaretten kurtarıp sonunda önünde sadece iç çamaşırı ile bıraktığında yatağa oturmasını sağlamıştı.
"Bunca zamanı tek başına nasıl geçirdin?"
Yoongi, adanın en güzel manzarasına ev sahipliği yapan odasının perdelerini açmıştı. Kapıyı hafif aralamış ve tatlı kokunun içeri sızmasını sağlamıştı. Canlı cansız sarı ışıklar limanın ve okyanusun üzerinde dolanıyordu. Yoongi'nin yatak odası ya da artık 'onların' yatak odası oldukça büyüktü. Beyaz ve sütlü kahvenin uyumu Taehyung'un içini açarken tek bu etkiyi veren o değildi.
"Kızgınlıkta olmadığın için acele etmemize gerek olmayacak zaten gece yeterince uzun"
Alfa gömleğini üzerinden çıkardığında Taehyung nefesini tutmuştu. Gerçek anlamda bir heykele benziyordu. Her bir kıvrımı o kadar güzeldi ki gerçekten o katanaları bir bıçak gibi kullanmasına şaşmamak lazımdı.
"Sanırım o kadar etkili kızgınlıklarım yoktu"
Taehyung biraz önceki soruya dalgınca cevap verirken gözleri, hemen önüne gelen adamın kasıklarına doğru giden siyah tüylerinde gezindi. Bu pantolon çıktığında Taehyung için yeni bir evre başlayacaktı.
"Bir alfa ile geçirdiğinde neler olduğunu göreceksin"
Taehyung gözlerini ona kaldırmıştı. Öyle güzel yüzüne bakıyordu ki alfanın göz bebekleri titremiş ardından ona uzanmıştı. Elini çenesinin altına yerleştirip yavaşça dudaklarına kapandı. Taehyung midesine giren krampla elinin altındaki örtüyü sıktı ve ürkekçe alfasına karşılık vermeye çalıştı. Pek beceremiyor olsa da Yoongi'nin alt dudağına uyguladığı eziyete bakılırsa çok önemli değildi.
"Dudaklarını arala"
Yoongi'nin dediğini yapan Taehyung biraz sonra hissettiği sıcak dille heyecanlanmış ama çenesindeki el onun kaçmasına engel olmuştu. Alfanın dili ile olan savaşı devam ederken onun kendisini arkaya doğru götürmesi ile uzanmıştı. Alfanın elleri bacaklarını okşuyordu ve ilk kez kendi sınırlarını aşan biri ile tüyleri diken diken olmuştu.
"Hanımeli kokusunu sever misin?"
Taehyung boynuna doğru sakin öpücükler konduran adamın saçlarını serbest bırakırken sarı sarı yüzüne dökülmesine izin vermişti. Onlara dokunmak çocuksu bir heyecan uyandırıyordu içerisinde.
"Artık evet"
Yoongi onu cevaplarken dudaklarını köprücük kemikleri arasında dolandırıyordu. Taehyung, alfanın elinin iç çamaşırından içeri kayması ile alt dudağını ısırmış ve titrekçe bir nefes içine çekmişti.
"Seninkini ben bilmiyorum"
Taehyung bunu söylerken meme ucunu ısıran alfa ile sıçramış ve hafifçe kaçmak için refleks göstermişti. Bu sırada tek parmağı ile girişini yumuşatmak için oval hareketlerle okşayan alfa işi ileri götürmek için kalan son çamaşırı da bacaklarından sıyırmaya başlayınca ellerini yüzüne kapatmak istemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnız Çiçek | TaeGi
أدب الهواةAlfa Min Yoongi'nin ipek gibi sarı saçları, porselen gibi bir teni ve kibar bakışları vardı. En azından Omega Taehyung'un ona ilk görüşte aşık olmasına yetecek kadar.