17

257 48 65
                                    

1

Bahar yağmurları adayı sık sık ziyaret ediyordu. Adanın en yüksek dağının zirvesine yakın bir köy daha vardı. Kıvrılarak yukarı çıkan yolun sonunda ormanın içerisindeydi. Köyün sahip olduğu manzara Taehyung'un hayatında gördüğü en nadide şey olabilirdi. Bu adanın her bir noktası öyle güzel, öyle nefes kesiciydi ki üzerindeki insanlardan bağımsız tamamen hayran olmuştu. Bu yüzden alfasının onun bu toprakların hissine bağlamasını çok isterdi ama bu mümkün değildi.

Manzarayı izledikten sonra havayı kokladı. Yine bir kısa süreli fırtına yaklaşıyordu. Hava kararıyor ve rüzgar esiyordu. Omega hızla koşmaya başladı. Ayağının altındaki toprağı ezdi, bedenini ağaçlara sürttü. Sık ve güneş geçirmez ağaçlar adanın geri kalanından ayrı bir dünya gibiydi. Birkaç dakika sonra orman ile kaybolmuş evlerin onlara ait olanının girişinde dönüştü Taehyung. Bu ada ve topraklar gri bir kurt görmüştü.

"Döndün"

"Yağmur yağacak"

Taehyung'un sözü bitmeden arkasından yağmurun bastırması ile Yoongi gözlerini pencereye değdirip ona çevirdi. Yatağın içerisinde ellerini arkaya yaslamış oturuyordu. Siyah örtü sadece belinden aşağısını kapatıyordu. Sarı saçları çıplak bedenine dökülüyor ve yüzündeki yeni izi onda farklı bir his yaratıyordu. İlk gördüğü kibar adam çekip gitmiş olmalıydı. Taehyung artık onu göremiyordu.

"Omegam daha fazla duramazdı"

Yoongi kafasıyla onayladı. Dönüşmeyi kendi istememişti. Alfa uyurken uyanmış ve yanından kalkıp ormanda kaybolmuştu. Omega istemişti bunu. Tüyleri arasındaki rüzgarı, patilerinin altındaki toprağı özlemişti. Bunu gidermek kuş gibi hafifletmişti. Özgürlük, işte bu paha biçilemezdi.

"Biliyorum, sorun değil buraya gel"

Yoongi yanını pat patladığında Taehyung yanına yürüdü. Çıplak bedenini örtünün altından onun yanına kaydırdı. Bu tuhaf durum bir tür rutin gibiydi. Her yeni köyde onunla sevişmek. Bu aşk dolu bir eylem değildi. Bu zevk dolu bir eylem de değildi. Bu bir görevdi. Bedenen aldığı zevk, ne zihnine ne ruhuna tesir ediyordu. Beden uyumlarında bir sorun yoktu. Sorun ruhlarındaydı. İkisi de incinmişti.

"İyi geldi mi?"

Taehyung onaylar mırıltılar çıkarırken ona boynunda yer açtı. Yoongi, kendisini yavaş yavaş öperken gözleri dışarıdaydı. Yağmurda sırılsıklam olan kuşlar ağacın üzerinde öylece durmaya devam ediyorlardı. Tahtanın aralıklarından giren rüzgar çıplak teninde dans ediyordu. Kurt olarak doğayı bu kadar hissederken, insan olarak bu kadar sığ olmak.

"Kasabaya geri döneceğiz"

"Daha gidecek yerimiz yok muydu?"

Yoongi onaylar mırıltılar çıkarsa da onu cevaplamadan dudaklarına kapandı. Adanın geri kalanına kendisini götürmeyecek miydi? Yoksa onu yeniden mi kapatacaktı? Bilmiyordu. Kötü şeyler yaşansa da Taehyung geçirdiği vakitten hoşnuttu. Umutsuzca alfaya karşılık verdi.

Tuhaftı yaşananlar. Dudaklar bir uyum içinde hareket edip ıslak sesleri odaya yayıyordu. Yoongi'nin bir kolu kafasının yanında ve ondan destek alıyordu. Diğerini aşağıya göndermişti. Taehyung dizlerini kendisine çekip parmakları için yer açmıştı. Böylece alfa onu kendisi için hazırlarken Taehyung onun bedenini okşayabiliyordu. Yine sevişiyorlardı ve bu bedenleri için oldukça olağanlaşmıştı.

"Yoongi senden bir söz istiyorum"

Taehyung ondan ayrılırken konuşmuştu. Yoongi alnını alnına yaslamış ve dudakları birbirine çarparken nefesini vermiş ve inlerken onu içine almıştı. Elleri alfanın kalçasında yerleşmesi için beklemişti.

Yalnız Çiçek | TaeGiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin