19 - Kalp Kırılması

15 1 0
                                        

Keyifli okumalar

*

Dilan'dan 

Ayaklarımın yerden kesilmesine neden olan o anı yaşarken Okan'ın bağırışlarıyla bu anın bozulması ayaklarımı aniden yere indirdi adeta. Sevindim mi üzüldüm mü bilmiyorum ama belki de böyle bir şeyin yaşanmama ihtimali yaşanma ihtimalinden daha iyidir.

"Bora! Babam arıyor!" Bora Okan'a kısa bir bakış attıktan sonra gözleri yine beni buldu. Bana bakarak Okan'a cevap verdi.

"Geliyorum"

Biraz utandığımı hissederek gözlerimi kaçırdım ve ondan ayrıldım, o da geri çekildi. Hafiften pişmanlık belirtileri vücudumu ele geçirmeye başlamıştı bile. 

"Arabaya geç hasta olacaksın, Pelin'i de yanına yollayacağım bizi bekleyin"

Kafamı aşağı yukarı salladım. Bora, Okan'ın yanına hızlı adımlarla gidince ben de arabaya geçtim. Arabanın içinde kimin olduğunu bilmediğim bir ceket bulunca hemen ona sarıldım. Az önce yaşananları unutmak istercesine kafamı sağa sola salladım. Aptallık mı yapmıştık? ya da yapmaya kalkıştık... Kısa süre içinde Pelin arabaya bindi ve yanıma oturdu. Pelin pek ıslak değildi sadece her yeri çamurdu ama ben baştan aşağı suydum ve çamurluydum bu yüzden titriyordum. Tabi titreme nedenimin bir kısmı farklıydı...

"Senin üstünü bir an önce değiştirmemiz lazım böyle duramazsın" dedi Pelin, anne edasıyla.

"Biliyorum, Boralar gelsin bir şey düşünürüz" diye geçiştirdim onu. Pelin biraz bekledikten sonra konuşmaya başladı. Ne diyeceğini tabi ki  tahmin ediyordum.

"Dilan... Az önce olanları sormam lazım, bana anlatman gereken bir şey var mı?"  Tam da tahmin ettiğim gibi benim için endişeleniyordu haklı olarak. Kısa bir nefes verdim ve anlatmaya başladım. 

"Kitaplığı karıştırırken bir kitaba rastladım, annemin ben küçükken okuduğu bir kitaptı, içinde bir sürü hikaye var falan... birkaç cümlesini okuyunca annemin sesi kulağıma geldi, uzun zaman sonra ilk kez sesini hatırladım... bu yüzden sinirlerim boşaldı sanırım kendimi ağlarken buldum. Bu kadar işte" 

Pelin beni dikkatle dinledikten sonra kitabın ismini söyledi anında. Şaşkınlığımı gizleyemedim. O da bunu fark edince beni yanıtladı.

"Kitabını bana anlatmıştın bir ara aklımda kalmış, bu o mu yani?" Bir kaç sene önce anlatmıştım.

"Evet"

Kafasını anlamışçasına sallarken gözü bir yerlere dalmıştı. Tam o sırada Pelin'in yanındaki kapı açıldı. Bora sanarak ani bir heyecan yaşadı bedenim ama Okan kafasını içeriye sokunca yanıldığımı anlayıp biraz rahatladım. Gerçi niye bu kadar gergindim?  
Çok karanlık olduğu için ve etrafta ışık namına pek bir şey bulunmadığı için birbirimizi pek seçemiyorduk. 

"Hanımlar toparlanın otele gidiyoruz... Babamın oteline" dedi Okan.

Pelin heyecanla bana döndü. "Sonunda şu halimizden kurtulabileceğiz. Okan bu fikir kimden çıktıysa ona teşekkür ediyorum gerçekten ihtiyacımız vardı!" O kadar sevindi ki ellerini bile çırpmaya başladı.

"Kötü haberim var Pelinciğim fikir benden çıktı..." Okan dudaklarını büzerek Pelinden agresif bir çıkış bekledi fakat şaşırtıcı şekilde Pelin bekleneni yapmadı. Üstüne Okan'ın yanaklarını sıkıp çekiştirdi.

"Oyy fikir senden mi çıkmış! Aferin kız sana ilk defa bir işe yaradın!"

Okan küçük dilini yutmuş gibi gözlerini kocaman açarak Pelin'e bakıyordu. Pelin Okan'ın yanaklarını bırakmadan daha çok oynuyordu onunla ve çok komik duruyordu hali. Okan'ın ağzı yüzü birbiriyle yer değiştiriyordu adeta. Pelin bebek sesiyle dalgaya almaya başlayınca Okan kendine geldi. Pelin'in ellerini tutup sinirle durdurdu onu ve Pelinle ikimiz kahkaha attık. Yüzü kıpkırmızı olmuştu.

HeykeltıraşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin