28 - 'Şahitlerisiniz'

3 0 0
                                    

not: bundan sonraki bölümler uzun olmaya devam edecek, keyifli okumalar.

Bora'dan - Bir kaç saat önce

 Gün içinde bir çok toplantıya girmiş sabahtan beri işlerle ve insanlarla uğraşıyordum. Bir süredir anlaşmayı ertelediğim bir müşterimi de çok büyük risk alarak teklifini kabul etmiştim. İyi bir şey mi yaptım kötü bir şey mi bunu ilerleyen vakitlerde anlayacaktık. Fakat tabi ki garantici olan tarafım sayesinde bazı maddelerde değişiklik yaparak zarara girme ihtimalinde edeceğim zararı en düşüğe indirebilmiştim. Kolay olmadı kabul ettirmek fakat onlar da benim gibi biriyle çalışmanın nasıl bir şey olduğunu bildiklerinden kabul ettiler. 

 Saatler ilerlerken Ceyda'dan bir arama aldım ve merakla telefonu açtım. 

 "Efendim Ceyda"

 "Sana da selam Bora, ne o hiç selam yok sabah yok. Ayıp olmuyor mu kaç senelik arkadaşına"

 "Kusura bakma Ceyda haklısın, nasılsın nasıl gidiyor?"

 "İyiyim canım asıl seni sormalı, işlerin nasıl gidiyor?"

 "Sağ ol ben de iyiyim. İşler bildiğin gibi uğraşıyoruz bir şeylerle... Sen ne zaman geliyorsun şirkete görüşecektik"

 "Ben de onu diyecektim, ne zaman müsaitsiniz o zaman geleyim"

 "Önümüzdeki bir iki gün müsait değilim aynı şekilde Okan da... İki gün sonra şirkete gelirsen sevinirim."

 "Tamadır Boracığım teşekkür ederim"

 "Ne demek Ceyda arkadaşımızsın sonuçta, başka bir şey yoksa işime dönmem lazım"

 "Yok yok... Kendine iyi bak"

 "Sen de, iyi günler"

 Aramayı kapattığımızda yarın gideceğimiz ev aklıma geldi. Yeni ev yeni şifre. Bu evden şifre çıkmak zorundaydı başka şansımız kalmıyordu çünkü. Şifreleri ne kadar kısa sürede alırsak Dilan'ın annesini o kadar erken kurtaracaktık. Annesinin kurtulmasını şu süreçte her şeyden çok istiyordum çünkü Dilan hayatıma girdiğinden beri ondan başka bir şey düşünemez oldum. Onun mutlu olduğunu görmeden hayatıma devam edemezdim. Gerekirse hayatımı o yapar yine onu mutlu ederdim. Başka bir yolu yoktu benim için.

 İşim kendi şirketimde bitince Sedat amcamın şirketine uğramaya gittim. Amcama yeni müşterilerden bahsedecektim. Kapısına kadar gittim fakat orada yoktu ben de kendisini aradım ama meşgule attı. Orada çalışanlara sorduğumda bugün gelmeyeceğini söylediler. Tam çıkacakken amcamın sıklıkla bulunduğu odadan bir takım sesler gelince merakla oraya yöneldim. Kapı dinleme gibi bir huyum yoktur fakat sesler ciddi geliyordu. Ayrıca sesin amcama ait olduğunu fark edince daha da odaklandım.

 "Her şey hazır, kız hazır, hikaye hazır daha ne olsun?" Kız? Hikaye? Ne hikayesi amınakoyim

 "Kız biraz fazla olmadı mı abi?"

 "Ne fazlası oğlum ne ima ediyorsun?"

 "Abi yanlış anladın, sadece yengenin kaçırılma planı kusursuz neden kıza ihtiyaç duydun ki?"

 Duyduklarımı idrak edemeyerek kapıya daha çok yaklaştım sessizce. Sedat amcamın ne diyeceğini merak ediyordum. Cevap vermesi için biraz bekledim ama ses hemen gelmedi.

 "Sana daha önceden anlattım beni papağan gibi tekrar tekrar şakıtmak mı istiyorsun lan? Aptal aptal sorular sorma zaten biliyorsun neden böyle bir şey yaptığımı. Sinirlendirme adamı geç yerine otur"

 Sedat amcamların Dilan'dan bahsettiğini anlayınca merak duygum daha da kabardı. Gönül isterdi ki gir içeri tut yakasını sorgula ne dediğini 'Ne hikayesi lan' de ama gerçekler öyle işlemiyordu. Amcama duyduğum güven az olunca da içim içime yemeye başlamıştı şimdiden. Bahsettiği hikaye Dilan ve biz miydik? Bizi de mi alet etmişti? Her şey yalan mıydı? Aklıma türlü senaryolar saniyesinde teker teker kazınmaya başlayınca delireceğimi sandım. Gerçi delirmem için fazla çabaya gerek yoktu. Hatta işin bizle alakalı olmasına bile gerek yoktu. Benim için önemli olan Dilan'dı. Bırakın Dilan'a kötü bir şey yapmasını amcamdan onun hakkında en ufak kötü bir söz duysam delirebilirdim çünkü Dilan hayatımın merkezi olmuştu bile. Bir kaç aydır tanıdığım, izlediğim kadının benim için bu kadar önem arz edebileceğini hiç düşünmemiştim. Bu denli içimi titretebileceğini... Onu her şeyden herkesten korumak isteyeceğimi... Gerçekten düşünmemiştim. Amcam benden bir şey istediği için yerine getirmiştim sadece, bir de karşılığında aracı olacağı müşterilerden bahsetmişti. Sırf onun jesti yüzünden buralara kadar gelmiştik aslında. Şimdi ise Dilan'a edeceği en küçük laf ona olan bütün tavrımı değiştirebilirdi ve kendisi içime kurt düşürmeyi başarmıştı bile.

HeykeltıraşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin