Mole (minlix)

Randevu

Evimizdeki küçük resim odası yaptığım ferah ve renk renk boyaların duvarlarda dizildiği odamda kafamı dağıtmak için düşünmeden fırçamı tuvale indiriyordum. Birkaç hırçın darbeden sonra tuvale uzunca bakıp beğenmediğim için kaldırıp arkamdaki tuval mezarlığına attım.

Çizim için kağıt çıkarıp bu sefer kara kalem çalışmama döndüm. Kafam çok dolu olduğu için kalemimi oynatamadım ve kağıdı buruşturup çöpe attım.

Kafamı ellerimin arasına alıp saçlarımı karıştırdım. Hyunglarımın düğününün üzerinden beş ay geçmişti onlardan bir hafta sonra da büyük bir törenle jisunglar evlenmişti. Evlerimiz yakın olduğu için çok fazla dipdibeydik. Eşlerimiz sürü işleri ile ilgilenirken üçümüz genelde sırayla birbirimizin evine gidiyorduk.

İlk defa bugün yalnız kalabilmiştim çünkü jeongin ve Jisung eşleriyle doktor kontrolüne gitmişlerdi. Jeonginin çöreği altı aylık olmuştu bile ve cinsiyeti de erkekti. Jisung da iki aylık hamileydi kontrolleri olduğu için bugün buluşamamıştık.bende bugünümü kafa dinlemeye ayırmıştım.

Sabah uyandığımda Lino her zamanki gibi işe gitmişti ben de kahvaltımı yaptıktan sonra uzun bir yürüyüşe çıkmıştım.  şimdi de bir şeyler atıştırdıktan sonra bir şeyler çizmeye karar vermiştim ama odaklanamıyordum. Anlamıştım ki Jisung ve jeongin olmayınca kafam sürekli düşüncelere dalıyor ve düşünceler peşimi bırakmıyordu ama onlarlayken kafam dağılıyormuş.

Üçümüzün bulunduğu gruba mesaj atmak için telefonumu açtığımda vazgeçip telefonumu masaya geri koydum. İkisinin de eşi sürekli Lino gibi sürü işleri ile ilgileniyorlardı sadece bugün kontrol için izin alabilmişlerdi rahatsız etmeden beraber vakit geçirmeleri daha güzel olacaktı.

Geçtiğimiz aylar boyunca ne chandan bir haber gelmişti ne de savaş çıkabileceğini söyleyen linonun dediği gibi wooyoung'dan bir ses çıkmıştı. Hyunjin hyungumun peşini bıraksınlar yeterliydi Harewell onların olabilirdi.

Herkesin hayatı sakindi ve bizde uzun zamandır yavru sahibi olmak için uğraşıyorduk. Birkaç ay denedikten sonra geçen ay doktor randevusu almış ve doktora gittiğimizde uzun muayenelerden sonra ikimizde de bir sorun olmadığı söylenmişti.

Lino her sabah sürü işleri için evden ayrılıyor akşam yorgun geldiğinde benimle biraz sevişip uyuyordu ve sanki bu bizim rutinimiz gibi olmuştu. Düzenli şeviştikten sonra haftasonu test alarak sonucu bekleyip hüsrana uğramak da diğer bir rutinimizdi.

Ama artık daha fazla ne test görmek ne de yavru için sürekli sevişmek istiyordum. Çünkü çok fazla yorulmuştum.

Kapının kilit sesi geldiğinde televizyonun karşısındaki dalgın bakışlarımı içeri yorgunlukla giren Linoya çevirdim.

"Hoş geldin" gülümseyip yanıma yaklaşmasını bekledim.

Üstündekileri çıkarıp vestiyere asarak yanıma gelip yanağımdan öptü. "Hoş buldum Lixie'm"

" yine yorulmuşsun" koltukta yaslanarak iki bacağını açtı ve kafasını geriye attı.
" hiç sorma bugün tektim biliyorsun her şeyle ben ilgilenmek zorunda kaldım."

Elimi omzuna atıp küçük küçük masaj yapmaya başladığımda gözünü kapatarak keyifli ve yorgun mırıltılar bıraktı.
" buna çok ihtiyacım vardı" gülümseyip alnındaki saçları iteledim ve alnına öpücük kondurdum.

" yemek yedin mi" kafasını salladığında şaşırmamıştım bütün günü işle geçiyor ve orda yemeğini yiyip eve uyumaya geliyordu. Son birkaç aydır bu sıkı tempodaydı geçici bir şey olduğunu söylediği için uzatmıyordum.