Yatak odasında, yatağın içinde cenin pozisyonunda bacaklarımı karnıma çekerek uzanıyordum.Ani bir öfkeyle hyunjin hyunguma tokat atmıştım ve bunu düşündükçe gözlerim doluyordu. Evi terketmeden önceki bakışları gözümün önünden hiç gitmiyordu.
Lino birkaç kez kapıma gelip tıklatmıştı ama ben ses vermeyince geri aşağı inmişti. Onunla da şu an yüz yüze gelmek istemiyordum o yüzden dışarı çıkmayacaktım ama seungmini ve hyungumu merak ediyordum.
Yatağın karşısındaki açık pencereden güneşin batışı görünüyordu gözlerim düşüncelerle gökyüzüne dalmıştı.
Aşağıdan araç sesi geldiğinde meraklanıp yavaşça pencereye yöneldim. Göz ucuyla aşağıya baktığımda kapının önündeki arabanın içinde park yerinden çıkmaya çalışan Linoyu gördüm.
Telefonumun bildirim sesinin gelmesiyle yatağımın üstündeki telefonumu aldım Linodan mesaj gelmişti.
Lino:
Lixie
Ufak bir işim var
hemen döneceğim güzelimLixie:
Sürü ile ilgili mi yineLino:
evet ama hyungunla ilgiliLixie:
Chan hyung?Lino:
evet
Harewelldekiler bizi size
yardım ederken görmüşler
ama sen endişelenme
ben halledeceğim
(Görüldü)Linonun Chan Hyungum için sürüden çağırılma sebebi belliydi. Chan Hyungum ve biz büyük ihtimal tüm Harewell de aranmıştık ve peşimizdeki kurtlardan biri linoların bize yardım ettiğini görmüştü. Eğer duyulmuşsa Harewell halkı öfkeden kudurmuştur. Bangların ihanetinin haricinde Knowed sürüsüyle işbirliği yaptığı düşünülmüştür ve bir bakıma da öyleydi.
Harewell heyeti Bangları almadan Knowed'i rahat bırakmazdı. Gerginlile odanın içinde volta attım. her şey nasıl daha da boka batabilirdi?
Seungmine bakmak için odamdan çıkıp merdivenlerden aşağı indim. Salonda bacak bacak üstüne atmış dergi okuyan bir Changbin görmeyi beklemiyordum.
"Mahalle yanarken orospu saçını tararmış" sessizce kendi kendime mırıldandım. Çok gergindim o yüzden ağzımdan bu laflar çıkmıştı.
Geldiğimi farketmeyen Changbin yerinde sıçradı. " ne yapıyorsun felix öyle sessiz sedasız gelinir mi" parmağıyla damağına vurdu.
" seungmine bakacaktım nasıl oldular diye" misafir odasına doğru ilerliyordum ki durdurdu beni.
" dur gitme yeni uyudular Chanın yaraları iyileşmek üzere ve Seungmin de bebekte iyi merak etme"
Kafamı sallayıp karşısındaki tekli koltuğa oturdum. İkimizde uzun uzun halının desenlerini incelerken birden konuşmasıyla irkildim.
" bu arada sensin orospu" gözlerim şaşkınlıkla açıldı.
" sen onu duydun mu" utanmıştım.
" benim kulaklarım çok iyidir unutma felix" gergince gülümsedim.
Karşımdaki koltuktan kalkıp yanıma geldi kahkaha atarak ve omzuma bir tane geçirdi.
" gerilme canım neden söylediğini anlayabiliyorum. Lee Know sana sürüden çağırıldığını söyledi değil mi" kafamı salladım.
" endişelenme o her şeyi halleder"
" konu chan Hyungum olunca güvenemiyorum az daha onu orada bırakacaktınız."
" ama bırakmadı çünkü senin için ona bile yardım edebilir"
Kafamı ellerimin arasına alıp eğildim
" bilmiyorum"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mole (minlix)
FanfictionLee Know'un sürüsüne köstebek olarak gönderilen Felix'in hikayesi (Yetişkin İçerik ❗️)