Mockingbird ✾Minchan

✾29

"Minho?"

Yanıma oturduğunda ayağa kalkmış ve içeriye doğru ilerlemeye başlamıştım fakat arkamdan geliyordu.

"İki kez mi orospulukta yapıp Christopher la aynı yatağa girdin? Keşke seni bu pedofiliye önceden kiralasaydım"

Kantine yaklaşıyorduk ama bu umrumda değildi. Aniden arkama dönüp beklemediği bir anda tokat atmıştım yüzüne.

Ben...ben ilk kez bunu yapıyordum....

Kantindeki herkes bize baktığında chanın da baktığının farkındaydım.

"Ben" dedim kelimelerin üstüne basarak. "Artık bir yetişkinim ve sevdiğim adamla birlikte olmak orospuluk değil"

"Kendinden 8 yaş büyük biriyle öyle mi?"

"Öyle" dedim çenemi kaldırarak. "Beni yıllarca susturdun." Kollarımı ve ellerimi gösterdim. "Beni yaktın"

Ağlamak istemiyordum ama gözlerim doluyordu.

Karnımı gösterdim. "Benim anne olma olasılığımı söylemeyip beni çocuk olmama rağmen birileriyle aynı odaya attın."

"Taciz ettirdin" sesim titriyordu ama kekelemeyecektim.

"Sadece 4 yaşındaki bir çocuğa dokunulmasına izin verdin 40 yaşındaki birinin. Sana göre 36 yaş olması sıkıntı değil ama 8 yaş çok fazla öyle mi?"

"Ama chan seni taciz etti" dediğinde ona biraz daha yaklaşıp işaret parmağımı alnına iki kez vurdum.
"Eğer ben chan tarafından taciz edilmiş olsaydım şuan karnımda ondan parça taşıyıp, onun yanında kalır mıydım?"

"Kalırsın, kalmak zorundasın. Seni ben istediğim için yanında tutuyor"
Öyle bir şey yapmazdı.

"Hayır" dedim "Eğer beni sen istediğin için yanında tutuyor olsaydı en azından rol yaptığını anlardım Bay Lee. Ama biliyorsun gözler yalan söylemez"

"Ondan dolayı aldattığı kadın ile aynı arabaya binip onla yakınlaştı değil mi?"

"Ne saçmalıyorsun"

Ceketinin iç cebinden çıkardığı fotoğrafları bana uzattığında kahkaha atmıştım kendimi tutamayıp.

Sinirleniyordum.

Chanın o arabada zorla tutulduğu belliydi.

Arkama döndüğümde elindeki suları yere düşürmüş gözleri dolu titreyen chanı görmüştüm.
Küçük bir çocuktan farksızdı benim bebeğim.

"Chan" dedim kaşlarımı kaldırıp. "Beni mi aldatacak? Güldürme beni! Bu fotoğraflara eski minho olsa inandırdı. Saf minho inanırdı. Dilsiz minho inanırdı ama ben inanmam! Bang Minho inanamaz!"

Artık bağırıyordum.

"Arkandaki o çooook güçlü sevgilin var ya" dedi gözleriyle arkamı göstererek. Bakmadım. Bakarsam karşılaşacağım enkaz beni de altına alırdı.

"Hannah konusu açılınca üzülüyordu değil mi?"

"Sus" dedim dişlerimi sıkarak. Daha bugün hannah ın kabusuyla ağlamıştı tekrar ağlarsa mahvolurdu.