Mockingbird ✾Minchan

✾16

Aşık olduğunuz kişinin gözünüzün önünde kendisini yiyip bitirmesine nasıl dayanabilirdiniz ki?

Konuşamıyordu.

Onu teselli edemiyordu.

Hannahın toprağını sıkarken hiç görmediği kadar çok ağlıyor, nefesi kesildiği için hıçkırıkları ardarda ulaşıyordu kulağına.

"Chan" dedi zorlukla. Boğazı her onun adını söylediğimde yanıyordu. Ama şikayetçi değildi. Sevgilisinin adını söylemeyecekse niye konuşmaya çabalamak zorunda olacaktı ki? Onu mutlu etmek, ona onu sevdiğini söylemek, onu teselli edip kızı olursa adını hannah koymak istediğini söylemek istiyordu.

Tabii ki bunu mesajla da söylerdi ama onun sesini kötü de olsa duysun, mutlu olsun istiyordu. Bugün ona günaydın dediğinde boğazı yırtılacak gibi hissetmiş, yine de o mutlu olsun diye gülümsemeyi tercih etmişti.

Mezarda yan yatmış, toprağı elinde sıkıyordu. Elinden parlak bir şekilde kanı akmaya başladığında gözleri büyümüş, hemen avuç içlerini açmıştı.

Toprağı o kadar çok sıkmıştı ki topraktaki sivri taşlar elini kesmişti.

"Channie~" dedi onu rahatlatmak istercesine. 'Channie~ niye böyle kendini öldürüyorsun?'

Omzuna dokunduğunda ağlaması hızlanmış, aniden yattığı topraktan kalkarak elini itmişti kendi omzundan.

"Dokunma bana"

"N-ne?"

Şaşkındı. Titreyen elleri omzundan çekilirken gözleri dolmuştu yine. "Chan" dedi tekrar. 'Gamzelim niye bana böyle yapıyorsun? '

"M-minho beni bir süre yalnız bırakır mısın? Changbine mesaj at gelip seni alsın şirkete götürsün. Merak etme ben iyiyim sen de üzülme bebeğimiz de hisseder üzüldüğünü"

İyi değildi.

Elleri kanıyordu ve hiç görmediği kadar kötüydü. Kendine zarar vereceğinden endişeleniyordu. Onun yanında olmalıydı, o sevgilisiydi. O zaman o neden minhoyu yanında istemiyordu?

Doğrulduğu için yüzünü avuçlarının içine almış, titreyen dudaklarını toprak yapışmasını önemsemeden dudaklarına bastırmış, sol gözünden bir yaş düşmesine izin vermişti minho. 

"P-peki" dedi boğazı acırken. Morali zaten başka sebeplerden dolayı bozuktu. Sırf o 4 gündür evden dışarı çıkmıyor diye dışarı çıkmak istemişti. Suçlamalardan dolayı kendisine bile dokunurken izin alıyordu gözleriyle. Kardeşini görse mutlu olur diye düşünmüştü. Sırf kendisini katil gibi görüyor diye mi bu kadar kötü olmuştu?

Mezarlığın dışına yürürken avuç içlerini sıkıyor, neden sinirli olduğumu çözmeye çalışıyordu.

Kendisine kızgındı, chanı buraya getirdiği için.

Kendisine kırgındı, chanın geçmişini kirleten elleri durduramadığı için,

Ona iyi gelemediği için,

Geçmişini anlatmasına rağmen tam  bilemediği için,

Kendisine  yaptığı gibi korkularının üzerine gönderdiğimde nasıl tepki vereceğini bilmediği için.