Selamlarr
900 yorumu geçtiniz şimdi de. Siz harbi mükemmel, harika, muhteşmelsiniz
Ben yorum sayısını gördükçe çok mutlu oluyorumm
Bölüm biraz geç geldi özür dilerim
Bu arada kaptanımın heykelini gördünüz mü 😍 Bir kez daha aşık oldum
Heykeline beton yetmez derken de haklıymışım
Hadi bölüme geçelim artık
İyi okumalarr
•••
27. Bölüm: "Benim mutlu olmak için her zaman sana ihtiyacım var"
●●●
(HANDE'DEN)
"Zehra, bu kaçıncı söyleyişim bilmiyorum ama iyiyim. Lütfen bana daha fazla hasta muamelesi yapma." dedim başımda ayakta dikilen ve saat başı ateşimi kontrol eden Zehra'ya.
Neden ateşimi kontrol edip durduğunu da anlamıyordum ki.
İki gündür kelimenin tam anlamıyla etrafımda dört dönüyordu. Yanımdan bir saniye olsun ayrılmıyordu.
İtiraf etmeliyim, bana karşı bu kadar ilgili olması hoşuma gidiyordu ama bu kadarı abartıydı. Alt tarafı ufak bir alerji vakasıydı yaşanan, bu kadar abartmaya gerek yoktu ki.
Dünkü Hollanda maçında oynatmamışı Santarelli beni dinlenmem için. Şimdi de Polonya maçı için sahadaydık ve şu an ilk set oynanıyordu. Umuyorum ki ilerleyen dakikalarda sahaya bende çıkacaktım.
Zehra ve ben şu anlık bench de bekliyorduk. Maçı takip ettiğimizi söylemek isterdim ama maçtan çok ikimizinde odağı birbirimizdeydi.
"Tamam, dur son kez bir bakayım ateşine. Bak boynunun kenarındaki kızarıklık hâla geçmemiş, orayada aldığımız kremi sürelim."
Zehra elindeki ateş ölçeri alnıma doğrultum atesime baktıktan sonra daha fazla dayanamadım ve bileğini tutup onu çekiştirerek yanıma oturttum.
O şaşkın gözleriyle bana bakarken elimi bileğinden çekip elinin üzerie koydum.
Elini tutmak çok güzel hissettiriyordu. Basit bir el teması nasıl böyle hissettirebiliyordu ki?
Diğer elimle uzandım ve tokasından kaçan bir kaç tutam saçını arkaya doğru ittirdim.
Gözlerine baktım tekrar. Gözleri bana hiç kimsenin bakmadığı gibi bakıyordu. Ya da ben mi öyle görmek istiyordum?
"Şimdi maça odaklanalım olur mu?"
Bir şey söylemedi, gözlerini gözlerimden ayırmadı. Başını ufak bir hareketle ileri geri sallamasaydı eğer beni duyduğundan şüphe edecektim.
Gülümsedim ve ondan onayı alınca önüme dönüp maçı izlemeye başladım tekrar.
Birkaç saniye sonra Eda ablanın aldığı blok sayısına gülümserken Zehra'nın hâlâ bırakmadığım eli elimin altında döndü ve avuçlarımız birbirine bakarken Zehra'nın parmklarını parmak aralarımdan geçirip elimi sıkıca tuttuğunu hissettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiirler Var Aramızda (Girl×Girl) [Hanzeh]
FanficHande Baladın, alışılmışın dışında bir voleybolcuydu. Fazla gülmez, maç esnasında yüzünde pek mimik oynamazdı. Elinden hiç düşürmediği kitapları ve şiirleri de kesinlikle insanlardan daha çok seviyor gibiydi. Herkes ona tarihin ilk voleybolcu robotu...