Selaaaam
Nasılsınız efenim?
Ben çok iyiyim.
ÇÜNKÜ BALADIN BELGESELİ ÇIKTI VE ACAYİP GÜZELDİ
Ve tabii dünkü Hanzeh fotoğraflarının etkiside var bunda
Neyse bölüm sonunda bunlar hakkında konuşuruz, siz bölümü merak ediyorsunuzdur şimdi
E o zaman buyrunn
İyi okumalarr
***
40. Bölüm: "Kutsal Lanet"
●●●
Karşımda yüz ifadesi anında değişen ve gerilen kadına onun aksine sakin bir şekilde bakıyordum.
O soruyu sorduktan sonra başka hiçbir şey demeden onun konuşması için bekledim.
Bir iki dakika sonra Ece kendini biraz toparlayıp öksürdü ve gülmeye çalıştı. "Bir anda böyle bir şey sormanı beklemiyordum."
Ellerimi masanın üzerinde birleştirip arkama yaslandım. Tek kaşımı kaldırıp "İkimizde bazı şeylerin farkındayız bence. Ve sen hiçbir zaman hislerini benden saklamak gibi bir çabaya girmedin." dedim.
Gülümsemesi bu sefer zoraki değil samimi bir hâl aldı. Başını ileri geri sallayarak onayladı beni. "Doğru."
"Merak ediyorum, hislerin sadece bir hoşlantıdan mı ibaret? Yoksa daha fazlası var mı?"
Gözleri gözlerime bakıyordu dikkatle.
Üzerimde yeşiller gibi bir etki kurmuyordu bakışları.
"Daha fazlası var Hande, hep vardı. Sen benim flörtleşmeme bir anlığına da olsa ayak uydurduğunda da, sonrasında bana arkadaşça davranmaya devam ettiğinde de."
Dudaklarımı birbirine bastırdım ve masanın üzerinde duran kahve bardağımı elime alıp birkaç yudum aldım.
"Bu seni korkutmuyor mu?" diye sormaya engel olamadım.
Yüzume baktı anlamayarak. "Neden korkutsun?"
Omuz silktim ve elimdeki bardağı tekrar masaya bıraktım. "Bilmem."
Zehra korkuyor mesela.
Gerçi o ve Ece aynı değil ki, koşulları farklı.
"Seni sevmekten hiçbir zaman korkmadım Hande. Duygularım karşılıklı olmasa bile kalbim seni seçtiği için mutluyum."
Gülümsedim ona.
Ece'ye bir şans vermek ve onu sevmeye çalışmak gibi düşünceler bir an olsun geçmedi hiç aklımdan.
Evet, Ece beni sevmekten korkmuyordu ama ben Zehra'dan başkasına o gözle bakamayacak kadar kör olmuştum çoktan.
Bu saatten sonra kalbim böylesine yeşil gözlü kadın için atarken, şiirler onun adını fısıldayıp dururken benim bir başkasının elini tutmam mümkün değildi.
Belki Zehra'yla asla kavuşamayacaktık, yinede hiç gelmeyeceğini bilsem de ben onu beklemekten vaz geçemezdim.
"Seni üzmek istemiyorum." dedim Ece'ye. "Bir arkadaş olarak benim için çok değerlisin."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiirler Var Aramızda (Girl×Girl) [Hanzeh]
FanfictionHande Baladın, alışılmışın dışında bir voleybolcuydu. Fazla gülmez, maç esnasında yüzünde pek mimik oynamazdı. Elinden hiç düşürmediği kitapları ve şiirleri de kesinlikle insanlardan daha çok seviyor gibiydi. Herkes ona tarihin ilk voleybolcu robotu...