Merhaba, bu bölümde bir zaman atlaması vardır. Emre'nin gidip döndüğü sürede yazabileceğim bir şey yoktu. Derin'in hamileliğindeki son aylardayız. Bunu dikkate alarak bölümü okumaya başlayın lütfen. Keyifli okumalar dilerim^^
Yeşilin En Koyu Hali
Bölüm: 12
Soluğunu tutup dinlenmek için kendine biraz zaman tanıdı genç kadın. Yaklaşık üç aydır bedeninde hissettiği zayıflık onu yormaya başlamıştı, hamile olduğu için bedeni güçsüz düşüyordu. Bu yüzden de genç kadın çoğu zaman nefes nefese kalıyor, dinlenmek için kendine zaman tanımak zorunda kalıyordu.
Bu yorgunlukların nerede ve ne zaman geleceği belli olmadığı için bedenen değil daha çok ruhen yoruluyordu. Bir toplantıdayken bile yorulabilirdi ve bu onun için hiç de çekilebilir bir çile değildi. Yorgunluğa odaklanmak beynini yormaya başlamıştı.
Üzerindeki elbiseyi çekiştirdi. Karnı büyüdüğü için göbeği oldukça belirgindi. Bu da kıyafetlerinin ona olmamasına neden oluyordu. Her zaman kilo konusunda çevresine nazaran daha şanslı olmuştu çünkü bedeni kolay kolay kilo almıyordu.
Aklına Eylül ile yaptığı konuşmalar gelince gülümsedi. Ona kıyasla arkadaşı daha çabuk kilo alıyor ve bundan oldukça rahatsız oluyordu. Kilo ile ilgili bir konu açıldığında da arkadaşına bu konu üzerinden imalar yapmaktan geri durmamıştı. Onunla hep uğraşmıştı.
Eylül'ün Türkiye'ye gelmesi onu sevindirse de yeniden ayrı olmaları canına yakıyordu. Arkadaşıyla çok fazla konuşup sohbet edememişti. Uzun ısrarları sonucu zar zor onunla bir kafede oturup çay içmişti ama arkadaşındaki değişimi görebiliyor, bedenindeki zayıflığı ve solgunluğu gözlemleyebiliyordu genç kadın.
Arkadaşının ona hiçbir şey anlatmıyor oluşuna bozulsa da ona saygı duyuyor, üzerine gitmemeye çalışıyordu. Biliyordu ki arkadaşı, kendi derdini onunla paylaşıp onun dertlerine bir yenisini eklemek istemiyordu.
Onun için bir şeyler yapamıyor oluşu en çok canını sıkan mevzuydu. Eylül sanki dalda mahsur kalan bir kediydi de Derin onu kurtarmak için çabalıyordu. Yine de elinden bir şey gelmediği için akışına bırakmalıydı her şeyi. Arkadaşının ne kadar güçlü olduğunu biliyordu ve bunun da üstesinden bir şekilde geleceğini tahmin edebiliyordu. Eylül beş yıl önce nasıl dimdik bir şekilde ayağa kalkıp hayatına devam ettiyse Şimdi de bunu yapacaktı, genç anne bundan emindi.
Derin kolundaki saate baktı. Üzerini giyinirken yorulduğu için dinlenmek adına yatağına çökmüştü. En büyük kıyafetleri bile artık ona dar geliyordu. Bu yüzden de kendine yeni kıyafetler sipariş etmeliydi. Son aylarında olduğu için artık alışveriş yapmak için mağazalara gitmek bile onu yoruyor, bunaltıyordu. Hele de bir elbiseyi deneyip diğerine geçerken gözleri kararıveriyor, ayakta durmakta zorluk çekiyordu.
Burcu'nun çok önerdiği bir siteden alışveriş yapmayı planlayan genç kadın kızının ne zaman okuldan döneceğini hesaplamaya çalışıyordu. Araba kullanmak artık onun için tehlikeliydi, doktoru da tedbirli olması şartıyla kullanabileceğini söylemişti ama genç kadın o cesareti kendisinde bulamıyordu. Bu yüzden de kızı Ceylin'i okula şoför bırakıyor, yine o alıp eve getiriyordu.
Kızı başta bunu istemese de annesinin iyiliği için bunu kabul etmişti. Yolda tek başına sıkılacağını bile bile şoförle gitme fikrini onaylamıştı. Bu sebeple de yolda annesi ile şarkı söyleyip sohbet edemiyordu küçük kız ama yine de kardeşinin doğacağını düşünmek bu durumu baskılıyordu. Onu büyük bir heyecanla bekliyor, yüzünü göreceği anı sabırsızlıkla düşlüyordu.
Genç kadın, bu kadar dinlenmesinin yeteceğini düşünerek kalkmak için hareketlendi. Karnının büyüklüğü yüzünden hareketleri oldukça kısıtlıydı. Ayakkabısını giyerken, mutfak tezgahına yaklaşırken ya da merdivenlerden çıkarken karnındaki bebeği yüzünden hareket edemiyordu. Yataktan destek alıp doğruldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavinin Yeşili (Anlaşmalı Evlilik) -Askıda-
Ficción General(İki kitap tek bir kitap içerisinde yer almaktadır. Ek olarak bir başka kitap paylaşmak yerine buradan devam ettim, keyifli okumalar dilerim ^^) Bir kelebek geçti üstlerinden sonra da aşkın tohumlarını kadının kalbine düşürdü. Kelebek anlaştı topra...