Eylül'den:
Karşımda far görmüş ikili birbirine sonra da bana bakarken Esma kalkıp masadaki suyu uzatmıştı. Üç yudumda suyu kana kana içmiştim. İçerken gördüğüm şeyler ve uymadığım da verdiğim tepkileri hatırlayınca kalbimin ritmi hızlanmış, dediklerimden dolayı büyük utanca sarılmıştım.
Uzun yıllardır ilk defa bu kadar gerçek ve mesaj veren rüyalar görmüş üstüne istihare namazı kılmıştım. Emir için kılmıştım ama sonucu Ömerle biteceğini hiç tahmin etmemiştim. Kim tahmin edebilirdi ki? (ALLAH)
Suyu komodinin üstüne bırakarak dosyalarıma döndüm. Derin nefes alarak rüyamı baştan sona kadar anlattım. Sanki tekrardan yaşıyormuşcasına içim acımış, Ömerle olan bölüme gelince heyecanlanmıştım. On defa bile görmediğim bir insana bu kadar heyecanlanmam ne kadar doğruydu, o tartışılırdı.
"Oha kızımmm! Gerçekten çok şaşkınım şu an. İstihare yatınca renk falan görmeni ya da hissiyatın olacağını düşünüyordum ama bildiğin her şey gösterilmiş." Omzuma bir tane geçirerek konuşmasına kaldığı yerden devam etmişti Meryem.
"Allah'ın sevgili kuluymuşsun ha!" Demesiyle Esma da başıyla onaylamış konuşmaya başlamıştı."Mardin'e geldiğin zamandan bu yana bir dizi yapılsa ne de izlenir amaa!"
"Demii, demii! Tam çekirdeğini al izlemelik." Demeleriyle Esma'nın yüzüne odaklandım. Daha çok o sevinmişe benziyordu. Zaten başta da ağabeyine beni yakıştırmıştı ama Emir olunca bir şey diyememiş, yapamamıştı.
Bir anlığına Esma'nın görümcem, Hazer Ağa'nın kayınbabam, Sevilay yengenin kayınvalidem, Ahmet'in kayınbiraderim ve Ömer'in eşim olduğunu düşününce içimi ısındı. Olabilirdi. Tek sıkıntı Berfindi. Ama o da hâl olurdu.
Gözüm önünde Meryem'in elinin dönmesiyle düşünmeyi bırakıp onlara döndüm."Kızım duymuyor musun bizi ya? Bizim gibi değerli kişileri, arkadaşlarını, dostlarını?" Deyip göğsünü gere gere konuşmasıyla Esmanınkiler de kabarmıştı. Eksik söylemişti fazla söylenmemişti.
Bir anlığına ikisiyle sarılmamla ikisi de önce şaşırmış sonra karşılık vermişlerdi."İyi ki varsınız, iyi kii!" Deyip geri çekildim. Gözleri dolan iki çift gözlerle karşılaştım. Meryem kendini toparlayıp önüne gelen saçını arkaya atarak konuşmaya başladı.
"Bence de iyi ki varım. Çok şanslısız hee!" Demesiyle gülmeye başladık. Esmayla yeni tanışmışlardı ama hiç yeni tanışmışa benzemiyorlardı. O derece birbirlerini sevmiş, kaynaşmışlardı.
"Allâhü ekber, Allâhü ekber, Allâhü ekber, Allâhü ekber.
Eşhedü en lâ ilâhe illallah, Eşhedü en lâ ilâhe illallah.
Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah, Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah.
Hayye ale's-salâh, Hayye ale's-salâh.
Hayye ale'l-felâh, Hayye ale'l-felâh.
Allâhü ekber, Allâhü ekber.
Lâ ilâhe illallâh."
Ezanın bitimiyle içimdeki sıkıntı ve çocuğunlukta olan güzel hislekızlara bakarak konuşmaya başladım."Hadi dua edelim." Başlarıyla beni onaylamasıyla ellerimi açtım.
"Ey güzel Rabbim!
Sahibim!
Günahkâr ve aciz kulun kapına geldi. Biliyorum geri çevirmezsin ama beni geri çevirdiğini düşündürecek bütün vesvese ve düşüncelerden uzak tut. Beni sana yaklaştıracak her şeyi de yakın.
Rabbim!
Şu anda sana muhtaç kardeşlerim var görüp, duymadığım, haberdar olmadığım, gücümün yardım etmeye yetemediği sen onlara yardımcı ol. Ne sıkıntıları varsa gider. Hasta olanlara Şafii isminle şifa ver. Borçlu olanlara borcunu eda nasip et. Sıkıntı da olanlara gönüllerine ferah ver.
Rabbim!
Bizi sana yaraşır kul eyle. Peygamber efendimiz (s.a.v)' yaraşır ümmet eyle. Anne ve babama yaraşır evlat eyle. İlerdeki eşime layık eş eyle. İlerdeki çocuklarıma yaraşır anne eyle. Bizi sana yakınlaştıracak her şeyi yakınlaştır. Bizi senden uzaklaştıracak her şeyi uzaklaştır." Derin bir nefes alıp duama devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SILLAGE
EspiritualHayatımızda hiç ummadığımız anda kötü şeyler yaşadığımız gibi iyi şeyler de yaşıyabiliyoruz. Bu zorlu yolculukta bizi ayakta tutan şey: sabırdır. *** Nefesim kesiliyordu sanki. Bana karşı her adım atışında kilitlenip kalmam da cabasıydı. Kendime ge...