I Have a Happy Ending with the Mistress's Ex-Boyfriend [BL]

Özel Ekstra: Aldatma - 39

On yaşındaki Yan Anran ve küçük kardeşi Yan Qi, babalarının bir ilişkisi olduğundan şüpheleniyorlardı.

Doğru, çocuklar küçük olmasına rağmen çoktan olgun insanlar olduklarına inanıyorlardı. Kısa bir süre önce, babalarının, Başkan Yan'ın, bir ilişkisi olduğunu öğrendiler. Bunu doğrulamak için yeterli kanıtları vardı.

Sadece bir saat önce, küçük kardeşi Yan Qi, babalarının, Yan ailesinin başkanı Yan Gan, çekmecesinde bir aşk mektubu buldu.

Bu babalarının el yazısıydı. Üzerinde bir sürü aşk kelimesi yazılı olduğundan oldukça eminlerdi, bu sevgilinin peşinden koşarken kullanılan bir tarzdı, ama babaları on yıldan fazla bir süredir evlilerdi, bu yüzden doğal olarak birbirlerinin peşinden koşmalarına gerek yoktu.

Yan Anran dudaklarını büzdü, bir çift kayısı gözü gözyaşlarıyla doluydu: "Babam babamdan boşanacak mı?"

Yedi yaşındaki Yan Qi gözlerini devirdi ve dedi ki, "Büyük kardeş, kendini toparla, şu anda sadece zayıflar ağlar, babam öğrenmeden önce küçük metresi kovmalıyız!"

Yan Anran, kardeşinin haklı olduğunu hissetti. Gözyaşlarını sildi: "O zaman ne yapacağız?"

"Bana para ver!" Yedi yaşındaki küçük kabadayı soğukkanlılıkla, "Bu cilveli altın arayıcı nasıl olur da babamız gibi yaşlı bir adamdan hoşlanabilir? Hangi sorun parayla çözülemez."

"..."

Yan Anran dedi ki: "Öyleyse metresin kim olduğunu biliyor musun?"

İki küçük mantı şaşkınlıkla birbirlerine baktılar, babalarına şahsen sormamaları, gizlice o kişinin kim olduğunu bulmaları ve sonra kendilerinin çözmesi gerektiği konusunda bir fikir birliğine vardılar.

O yüzden

Bay Yan, yoğun bir günün ardından eve döndüğünde, iki asi oğlu onu çay ve su servisi gibi garip şeylerle selamladı. Söylendiği gibi, eğer bir şey anormalse, bir canavar olmalıydı; bir şey yapmış olmalılardı.

Yan Gan'ın ince bacakları çaprazlandı, kanepede oturdu, yemi ısırmadı: "Yan Qi, söyle, yine ne yaptın?"

Yerde oturan Yan Qi özenle bacaklarını ovuşturuyordu ve sözleri duyduğunda usulca homurdandı: "Beni küçümseme, nasıl başım belaya girebilir..."

Yan Gan göz kapaklarını kaldırdı ve ona baktı. Yılların tecrübesi adamı daha olgun ve sağlam hale getirmişti ve kayıtsız ve prestijli aurası, yaramaz küçük şeytanı küstah olmaması için korkutmuştu.

Adam kıkırdadı, "Yanlış hatırlamıyorsam, geçen hafta sınıf arkadaşlarını hastaneye gönderdin?"

Yan Qi, suçlu bir vicdanla gözlerini açtı: "Hepsi benim suçum değil, babam hakkında kötü konuştular..."

Jian Qiaoxin, son yıllarda en iyi erkek oyuncu ödülünü almıştı ve eğlence sektörünün Film İmparatoru oldu. Birçok fanı ve sayısız anti-fanı vardı. Zaman zaman, anti-fanlar tarafından iftiralarla karşılaşıyordu.

Küçük adam okul yılının başında birkaç kısa gözlü insanla karşılaştı.

Yan Gan çekinmedi: "Sadece aptal insanlar yakalanır."

Yan Qi yüksek sesle, "Bir dahaki sefere başkalarının yaptığımı bilmesine asla izin vermeyeceğim!" dedi.

"..."

Bu iftira atma sözlerini duyunca iyi çocuk Yan Anran incindi.

Ne olursa olsun, iki çocuk Yan Gan'ın dikkatini çekmek için büyük bir güç kullandı ve telefonunu başarıyla çaldı. Cadalozu kendi başlarına araştırmaya karar verdiler.

Yan Anran cep telefonunu aldı ve şifreyi ustaca girdi: "Babamın telefon şifresi babamın doğum günü olmalı."

Telefonun kilidi açıldı ve iki çocuk telefona ve WeChat geçmişine bakmak için bir araya geldi. Sonuç olarak, kişi listesinde sadece müşterilerin ve tanıdıkların adlarını buldular. Görünüşe göre bir sorun yoktu.

Yan Qi çenesine dokundu: "Görünüşe göre cadaloz kendilerini nasıl saklamaları gerektiğini gerçekten biliyor..."

Yan Anran endişelendi: "Ne yapmalıyız, eğer bu kişiyi uzaklaştıramazsak, babam kesinlikle babamdan boşanacak ve sonra babası olmayan çocuklar olacağız."

"Neden korkuyorsun!" Yan Qi bunu düşündü ve bir numara düşündü: "Cadalozu bulamıyorsak cadalozun kendiliğinden geri çekilmesine izin vereceğiz."

Yan Anran şaşırdı: "Bunu nasıl yapacağız?"

Genellikle yaramaz olan küçük kral, neredeyse Yan Gan gibi bir sırıtış gösterdi: "Bekle ve gör."

Ertesi gün

Havaalanından yeni çıkan Jian Qiaoxin, doğruca çocuklarının yanına gitti.

Yan Anran kollarına koştu ve çok mutlu oldu: "Baba!"

Jian Qiaoxin büyük oğlunun kafasına dokundu: "Sevgili Ran Ran, beni özledin mi?"

"Seni özledim." Yan Anran arkasındaki Yan Qi'ye baktı: "Kardeşim de seni özledi."

Jian Qiaoxin gülümsedi ve utanan küçük oğlunu aldı ve onu öptü: "Baban da seni özledi."

Yan Anran, Jian Qiaoxin'in elini tuttu: "Baba, babam öğleden sonra evde olacağını söyledi ve sonra lezzetli yemekler yemek için dışarı çıkıp eğlence parkına gideceğiz."

Jian Qiaoxin'in gülümsemesi Yan Gan adını duyduğunda hafifçe soldu ve yumuşak bir sesle şöyle dedi: "Tamam, o zaman babacığın önce yıkanmaya çıkacak."

Konuştuktan sonra yukarı çıktı.

Alt kattaki iki küçük çocuk derin düşünceler içindeydi ve ikisi de şu anda sıra dışı havayı hissettiler.

Yan Qi belini sıkıştırdı: "Babam neden mutlu değil? Babamın aldattığını biliyor mu?"

Yan Anran da çok üzgündü: "O zaman... ne yapmalıyız!"

Yan Qi alay etti ve burnuna dokundu: "Sorun değil, merak etme, zarfın içindekileri gizlice değiştirdim ve metres mektubu gördükten sonra ayrılacak!"

Üst katta

Jian Qiaoxin biraz utanmıştı.

Dergi çekimleri için yurtdışına çıktığı gece Yan Gan'a biraz kızmıştı. Başlangıçta, yaşlı bir evli çift arasındaki samimi zamandı, ama o gece garip pozisyonlar denememelerini söyledi. Yan Gan dinlemedi.

Kendini iyi hissetmesine rağmen, yine de sesini duyurması gerekiyordu.

Beş gündür uzaktaydı. Yan Gan'ın telefon aramalarına cevap vermedi. Bu beş gün boyunca, adamı görmezden geldi ve kolayca zorbalığa uğramadığını gösterdi.

Başucu masasının üzerinde bir zarf vardı ve Yan Gan'ın aynı şeyi tekrar yapmış olması gerektiğini bilmek için ona bakmasına gerek yoktu: onu ikna etmek için ona bir aşk mektubu yazmıştı.

"Yine bu, ikna edilmesi o kadar kolay değilim!" Jian Qiaoxin bunu söylerken zarfı açtı ve düz kağıt üzerinde bir bok emojisi ve ekli bir kart gördü.

Takip eden kelimeleri okudu: Parayı al ve buradan çık. Seninle oynamaktan uzun zamandır bıktım. İğrenç yüzünü görmek istemediğim için sana şahsen söylemedim. Yerini biliyorsan, sadece parayı al ve kendin çık. Beni bir daha rahatsız etme, çoktan sevdiğim biri var.

Telefonun zil sesi nazikçe çaldı ve arayan zamanlaması harika olan Bay Yan'dı.

Yan Gan gülümseyerek şöyle dedi: "Kocacığım, nasıl, mektubu gördün mü, artık kızgın değilsin değil mi?"

Jian Qiaoxin: "..."

Boşanalım, bu çok fazla.

˚ʚ♡ɞ˚