17 | ZİNDAN DUVARLARINDAKİ GÖLGELER

198 25 13
                                    

BÖLÜM 17 |  ZİNDAN DUVARLARINDAKİ GÖLGELER





Vimos'ta yaşayan mavi gözlü insan sayısı oldukça azdı; bir de bunu sadece kadınlar hatta sadece genç kadınlar olarak sınırlandırırsak ortaya çıkacak rakam muhtemelen iki elin parmaklarını geçemezdi. Sadece göz renginden suçluyu yani beni bulmaları mümkün değildi ancak yine de telaşlandım.

Telaşım yalnızca kendim için değil benimle birlikte zindana atılacak, sorgulanacak ve belki de işkence edilecek tüm mavi gözlü Vimos kızları içindi aslında. Ablamın özgürlüğü için akıttığım gözyaşlarım kendi esaretim için yanaklarımda usul usul soğumaya başladılar.

Kraliyet koruması Prens'in emriyle harekete geçmek yerine yanımızda durmaya devam edince Prens Jakel gri gözlerini benden alıp ona çevirdi ve kaşlarını yavaşça yukarı kaldırarak dingin ama tehditkâr bir bakışla baktı.

"Bir emri iki kez tekrar ettiğime şahit oldun mu hiç?" diye sordu korumaya. "Neden hâlâ buradasın?"

"Emirlerinizin tekrar etmenize lüzum olmayacak kadar açık ve net olduğunu biliyoruz majesteleri ama-"

Kraliyet koruması iki eli önünde bağlı, başı öne eğik halde Prens Jakel'in karşısında kıvranarak bir şeyler söylemeye çalışırken Prens korumanın sözünü kesti sabırsız bir öfkeyle.

"Ama ne?"

"Efendim, önce Kral Lexus'a bildirmemiz gerekmez mi?" diye sordu nihayet koruma iyice süklüm püklüm olarak.

Prens Jakel psikolojik olarak ne zaman üstünlük gösterisi yapacak olsa karşısındaki kişiye dönüp göğsünü iyice öne çıkarıyor ve üstten bir bakışla daha konuşmadan ne söylerse söylesin konuşmanın bitiricisi olacağını belli ediyordu. Yine öyle yaptı. Böyle yapınca geniş omuzları daha da büyüyor, göğsü daha da kabarıyordu.

"Benim kararlarımı sorgulama gibi bir hakkın mı var senin?" diye sordu esmeye hazır bir meltem gibi yükselen sesiyle. "Kral'a bildirilmesi gereken şeylere ben karar veririm, siz değil!"

Kraliyet koruması prensin karşısında ufaldıkça ufaldı; prens konuştukça o hiç oldu adeta. Prens konuşmasını bitirdiğinde ise saygıyla önünde eğilmiş bir vaziyette durmayı sürdürdü çaresizce.

"Buraya bakın!" diye gürledi sonra Prens. Saniye geçmeden bahçeden iki kraliyet koruması çıktı kapının önüne.

"Emredin majesteleri!"

"Vimos'ta yaşayan mavi gözlü genç kadınların isimlerini ve adreslerini liste yapıp hepsini tek tek tutuklayın!" diye emretti yeniden yeni gelen kraliyet görevlilerine. "Bunu da alın zindana atın!" dediğinde Prens Jakel bana değil az önce emrini sorgulayan kraliyet korumasına bakıyordu. "Emrimi sorgulamayı düşünüyorsanız kendiniz de onunla birlikte girin zindana!"

Prens Jakel'in kötülüğü karşısında kalbim buz kesti. Kendi korumalarına karşı bile vicdanı yoktu. Kimseye karşı yoktu.

"Emredersiniz majesteleri!"

"Zindanda görevli askerlerden birini yollayın buraya," dedi sonra esip gürlemeye son verip. "Ülkede güvenliği artırın her sokağa nöbetçi dikin. Hiçkimse, özellikle tutuklanan kızların aileleri bu gece evlerinden dışarı çıkmayacak!"

"Emredersiniz majesteleri!"

Karanlık sokakta sadece ikimiz kaldığımızda tekrar bana çevirdi gözlerini. Bir an bakışları altında ben de o korumalar gibi hiç hissettim kendimi. Öyle çok emir yağdırmıştı ki gözlerimin rengini unutup kendi akibetimin ne olacağını bilemedim şoktan. Gri gözleri mavi gözlerimi bu kadar tutsak etmeseydi gözlerimin rengini bile unutacaktım belki de.

MASALIN GİZLİ KATİLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin