Bölümü oylamayı ve yorum atmayı unutmayınız, iyi okumalar 🎀😻
____________
2.yarının son zamanlarıydı, uzatmaları oynarken penaltı kazanmıştık ve topun başına geçen Kerem ile birlikte oturduğum yerden kalkarak ellerimi birbirine kenetledim.
Heyecanla nefesimi tuttuğumda dualar ediyordum, öndeydik zaten maç bizimdi ama Kerem açısından önemliydi en azından ona moral olucaktı.
"Hadi sevgilim. Yaparsın..." Mırıldanarak topun başında ki sevdiğime baktım, çalan düdüğün sesini duymam ile gözlerimi yumup Sudenin kolunu sıkıca tuttum avuçiçlerim bile terlemişti.
Gol sesini beklerken isyan sesleri duyuşumla duraksadım, gol olmadı mı ya?
"Sude? Gol oldu mu? Heyecandan mı konuşamıyorlar?" Tek gözümü açtığımda etrafa bakış attım.
Sude: "Of! Penaltı kaçtı, tamda kaleciye doğru attı." Şaşkınca duraksadım, Kerem'e doğru baktığımda o üzgün yüzünü gördüm.
İçim parçalanarak izlediğimde ellerimle oynamaya başladım, dahada morali bozulmuştu bu hiç iyi olmamıştı.
Hakemlerin hareketlenmesiyle anlamsızca baktım, penaltı tekrarını duymamız ile herkes gibi bizde sevinçle zıpladık.
Sude: "Bu sefer Barış mı kullanacak- aa Kerem geçti yine, bak bu cesaret işi takdir ettim sonuçta tekrar riske girdi herkes yapmaz bunu." Topun başına geçip bekleyen sevgilime baktım, gözü tribünlere kaydı. Göz göze gelmemiz ile gülümsedim, elimle kalp yaptığımda ona seslenilişiyle önüne geri döndü.
Yapıcaktı, olucaktı bu kez inanıyordum ona...
Besmele çekerken tekrar düdük çaldı, bu kez merakımdan izleme kararı aldım. Keremin hareketlenişi ve topun ağlarla buluşmasıyla heyecanla Sudeyi sarstım, birbirimize sarıldığımızda etrafımızdakilerde coşkuluydu ardından maçın bitiş düdüğü çaldı.
Üstümdeki 7 numaralı Aktürkoğlu formasıyla Sude bir kaç resmimi çektiğinde ben gerisin geri sahaya döndüm, maç sonu üçlüsü çekilirken Keremde aralarındaydı.
Geçtiğimiz 2 maçta üçlüye bile katılmadığından bu görüntüye tebessüm ederek baktım, elim tam göğsümün altında yani Keremin imza attığı yerdeyken onu doyasıyla izledim.
Abdülkerim olduğunu öğrendiğim abinin ilk yarı gölü sonrası ona koşması ve destek olması onu mutlu ederken üstüne gol atabilmişti ve kazanmıştı takım.
Çocukları peşleyip birisini kucaklayıp öptüğünde hayranlıkla baktım, gerçekten çocukları çok seviyordu ileride çok güzel baba olucaktı. Erkek çocukla ayrı karizması vardı, kız çocuğuda ayrı yakışıyordu maşallah diyelim.
Gözlerimiz buluştuğunda gülümsedi, aniden yere serilişiyle gülmeye başladım. Yerden kalkıp Lucas'ı peşlediğinde etrafında kameramancı onları kayda alıyordu çocuktan farkları yoktu.
Bir taraftan stadyum boşalmaya başlamıştı, Nihal takımı tebrik edip geleceğinden bizde çıkışa geçecektik ondan önce halletmem gereken o işi hatırladım.
Gözlerim etrafta gezinmeye başladığında şak diye görmemle sinirle baktım, durmuş bişeyler çekiyordu o çektiği şey ise Keremdi.
Yanımda bacığını bağlayan Sudeye baktım.
Sude: "Bu kalabalığa asla girmem mazallah hamile bırakırlar zaten güzel kızım, insan bana baktıkça imreniyor onu geçtim ezilme tehlikem var biraz bekleyelim." Sabırla nefes aldığımda bileğinden yakaladım.