Bir okuyucum bölüm istediği için yayınlıyorum, iyi okumalar.
16/05/2024
17 yaşımdan:O akşam Bakugou'nun beni bir kıza satmasını izledim. Acı vericiydi. Onu tek arkadaşım olarak görüyordum. Genelde kızların kız arkadaşı olur, benim neden olmadığını bilmiyordum ama hep bir ablam olsun istiyordum. Kendimi anlatıp, omzunda ağlayabileceğim, beni anladığına sonsuz emin olduğum bir kişi. Abide olabilirdi bu.
Parkta bankta oturmuş, gözlerim dolarken denizi seyrediyordum. Anılarımız gözümün önünden geçiyordu. Bunları düşündükçe çabalayan tek tarafın ben olduğumu farkettim. Bu göğüsümün ortasındaki o sıkışık alevi dahada harladı. Nefeslerim sayılıyordu. Normalde sadece sinirlenir ve umursamazdım ama bu aralar kafam çok doluydu. Çok fazla şeyle uğraşıyordum, kendi ebeveynim ben olmuştum. Sorumlulukların hepsi benim üstümdeydi. Omuzlarımdaki yük o kadar fazlaydı ki ama anlatamıyordum.
Bakugou'dan da beni sessizce anlamasını beklemiştim. Olmadı ama, beni anlamadı. Onun yerine kendini seçti. Dışardan verdiğim imaj o kadar mutlu ve sağlıklı ki, gerçekten birinin içimi görmesini çok isterdim.
Hava soğuyup artık vücudumun ısısı gücümle bir olduğunda telefonum çaldı. Bu Dabi'ydi.
Telefonu açmak için çok yorgun hissediyordum ama tüm gün onun mesajlarına cevap vermemiştim.Telefonu açtım ve boğazımı temizledim. Gözyaşlarımın sesime de vurmasını istemiyordum.
D: Hey, Bell. Tüm gün neredeydin?
B: Umm, biraz işlerim vardı.
D: İyi misin?Tüm bu kalabalık ve etrafımda olan insanlar beni anlamazken günlerdir görmediğim adam sadece sesimden nasıl olduğumu anlayabiliyordu. Bu yüzden onu seçiyordum.
B: Evet, neden sordun?
D: İyi gelmiyor sesin, seni almamı ister misin?
B: Dabi, ah. Beni böyle görmeni istemiyorum. Eve gitsem daha iyi olur, çok üşüyorum.
D: Bell, lütfen. Günlerdir seni görmüyorum. Bu gece bende kal.Eve gitmekte istemiyordum aslında. Tek istediğim acizde olsa birine sığınıp onu kabuğum haline getirmekti. Bir gecelikte olsa. Çünkü sevgiye ihtiyacım vardı. Kendimi onarmazsam ve geçmesini beklersem kalbimin günden güne buza dönüşeceğini biliyordum. Taşlaşacağını ve duygularımı artık hissetmeyeceğimi. Tüm mesele Bakugou'nun beni bırakması değildi, mesele görülmememdi.
B: Tamam. Birazdan orda olurum.
D: Bekliyorum bebeğim.Telefonu kapattım ve burnumu çektim, derin bir nefes. Kendimi az çok toparlamaya çalıştım.
Kapısına geldiğimde tekrar nefes aldım ve tıkladım. Çok geçmeden açtı.
Kapıyı açtığında bana baktı, ona gülümsemeye çalıştım. O da bana gülümsedi, içeriye geçmem için kapıyı iyice açtı. Kapıdan içeri geçtim ve çantamı yere bıraktım. Ona doğru döndüm, bu anı bekliyordu. Kapıyı kapattı, bana baktı. Gözlerine bakamıyordum sanki. Tekrar titrek bir nefes aldım ve ona bakmasını bekleyen gözlerine kaldırdım kafamı. Bana bakışını gördüğümde tekrar gözlerim doldu. Bunu bekliyordu ve bana kollarını sardı, karşılık verdim. O sanki bir şekilde beni okuyordu.
Gözlerim tekrar doldu, yüzümü onun göğüsüne bastırdım. Onun kokusu beni sarıyordu. Ellini kaldırdı ve saçlarımı okşadı.
Biraz eğildi ve başımı öptü, o an orada kollarında ölmek istedim.D: Şş, bebeğim. Her şey geçecek.
B: Geçmiyor Dabi, geçmiyor.Kafamı ona kaldırdım, yaşlardan parlayan gözlerime baktı. Bana doğru eğildi ve dudaklarıma bir buse bıraktı. Onu öyle özlemiştim ki o çekilirken ellerimi kaldırıp yüzünü avuçlarıma aldım ve kendime çektim. Onu geri öptüm ama bu daha istekli bir öpüşmeydi. O an kendimi ona kaptırmak ve bırakmak istedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dabi X Okuyucu
ChickLit𝘋: 𝘉𝘦𝘯𝘪 𝘴𝘢𝘢𝘵 4:47'𝘥𝘦𝘬𝘪 𝘨𝘪𝘣𝘪 𝘴𝘦𝘷𝘪𝘺𝘰𝘳 𝘮𝘶𝘴𝘶𝘯 𝘩𝘢𝘭𝘢? 𝘐: 𝘕𝘦? 𝘋: 𝘚𝘢𝘥𝘦𝘤𝘦 𝘤𝘦𝘷𝘢𝘱 𝘷𝘦𝘳 𝘣𝘦𝘣𝘦𝘨̆𝘪𝘮... İlk kitabım, beğeneceğinizi umuyorum. <3