²⁴

2 0 0
                                    

Flora ve Eldora ellerindeki kağıtlar arasında boğulurken Hyuna içeri girdi.

"İyileştin mi?"

diye sordu Flora.

"Evet. Bir şeyim kalmadı. Ama şimdi ne yapacağız Flora?"

"Borits hakkında öğrenebileceğin bir şey var mı Hyuna? İki krallığın birleşeceği ve öne çıkan krallığın da Borits olacağı oldukça açık. 1 hafta boyunca alabildiğin bütün bilgileri alabilmeni istiyorum. Boyutu hiç fark etmez. İstediğin kadar savaşçı götürebilirsin. Alexandra şifacıların hazır olduğunu söyledi. Savaş alanı için 23, halkın korunması için 25 şifacı var. 25 şifacı zaten burada kalacak. 3 şifacının da sizinle gelme taraftarıyım."

"Tamam, 3 şifacı ve Akira, Emrick, Lena, Austin, Astrid, Isabel, Yui, Tomoe. Onlar benimle gelsin. Rosa, Eldora ve Varne'nin senin yanında kalmasını istiyorum."

Flora hafifçe başını salladı.

"Anlaşılan çabuk toparlanmışsın. Oldukça kararlı görünüyorsun. Halledebilecek misin?"

Flora hafifçe gülümsedi.

"Tomoe bir şeylerin farkına varmamı sağladı. Artık savaşmak için daha fazla nedenim var. Kalkanı bu sabah yeniden oluşturdum, yine de bunu nasıl yaptıkları hakkında bir fikrin var mı?"

"Lena karnına saplanan bir küre gördüğünü söyledi. Büyük ihtimalle o kürenin içinde sakladığı enerjisi vardı. Ölmemen durumunda önlem için yapmış olmalı. Orada patlatsaydı, ölmeyecektin bu yüzden boşa gidecekti. İşte tam da bu nedenden bekledi, saldırdılar ve senin hiç beklemediğin bir anda enerjisini açığa çıkardı. O anki boşlukla kalkanı alaşağı ettin. Bu tekniği annende kullanıyordu. Yani savaşırken böyle bir kalkan olduğunu göz önünde bulundurmuş olmalı. En uygun anı bekledi."

"Demek bu kadar ilerisini görebiliyor."

"Sen zeki bir kızsın Flora. Diğerlerinin aksine, onu yenecek güce sahipsin. Zekanı ve gücünü iyi kullan."

diyerek çıktı odadan Hyuna. Eldors oldukça endişeli gözüküyordu.

"Ne yapacağız kraliçem? Bir fikriniz var mı?"

Flora cama doğru yürümeye başladı.

"Çok büyük bir savaşa girmek zorundayız Eldora. Ve bu büyük savaşa bende katılmak zorundayım, bu yüzden uzun bir süre krallıkla ilgilenemem. Zaten her an bir isyan patlak verebilir. Halk benden hoşnut değil ve ben de şuan bunu düzeltecek zamana sahip değilim. Kazandığımız savaştan bile doğru düzgün verim alamadık. Biz uzaktayken içerideki karışıklığın önlenmesi gerekiyor ama ikisini bir yandan yönetemem."

"Ne demeye çalışıyorsunuz?"

"Eldora, Clara ismini hiç duymuş muydun? Kendisi teyzem olur. Hyuna uzak bir köyde yaşamını sürdürdüğünü söylemişti. Eminim halk onu kabul edecektir, o kraliyet işlerine benden daha uygun. İsyanı bastırırken, burayı tek başına yönetebilir, koruyabilir. Ayrıca o annemin öz kardeşi değil mi? Babamın soyundan dolayı benden hoşnut olmayanları da duymuşsundur elbet. Teyzem benim aksime kraliyet kanını babasından aldı, üstelik bu işlere fazlasıyla eğilimli, burada büyüdü ve yaşı da gayet uygun. Yani halk için mükemmel bir aday değil mi sence de? Krallığı ona devretmek istiyorum."

"NEEEEE!? EFENDİM TEYZENİZİN AKLI ŞUAN TAM OLARAK YERİNDE DEĞİL! BUNDAN EMİN MİSİNİZ?"

"Bazen tek gereken şey sarılmaktır Eldora. Emin ol bu çok doğru bir karar. Kraliçe olmazsam daha rahat savaşabilirim. Ayrıca eminim kalkan yapmayı da biliyordur. Ben ölsem bile yeniden inşa edebilir değil mi? Hem aynı zamanda ölsem bile yine kraliyeti yönetmeye devam da edebilir. O her şeyi benden daha iyi kullanacaktır. Biz uzaktayken o da burada kalacak, isyanı engelleyecek, işler aksamadan devam edecek."

YoriasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin