"Abi!"
Brendon, Sheldon'u hiç umursamadan aşağıya doğru koştu, Flora'nın yanına indi. Abisinin kafasını yerden kaldırıp yavaşça dizine koydu. Flora hiçbir diyemedi, yapamadı. Sadece Brendon'u izledi. Ağladığını fark etmediği hali, şok olmuş gözleri, ellerinin titreyişi, tıpkı Flora'nın, Vernon'u kaybettiği an ki gibiydi. Flora o zaman onda kendini gördü. Sheldon duraksamadan tekrar üstlerine gelirken onun o upuzun kılıcını kesti Hyuna.
Akira, Sheldon'un arkasından saldırdı ve kılıcının içinden bir anda 5 farklı daha sap çıkardı. 6 sivri uç Sheldon'un karnını parçalarken, Bay Kreych kısa bacaklarıyla ona doğru koştu, elini sımsıkı birleştirip bir anda tüm gücüyle Sheldon'a vurdu. Sheldon dengesini kaybedip yere düştü.
Sonra Hyuna'yı gördü Flora, Bayan Freyda ve Bay Priece Sheldon'a doğru koşarken Hyuna başka bir yöne koşuyordu. Ne yapmaya çalışıyordu? Daha sonra Flora, Hyuna'nın koştuğu yerde Anastasia'yı gördü.
"Çocuklar orada!"
diye Anastasiya'yı gösterip diğerlerine seslendi Flora.
Akira da dahil tüm asilzadeler Anastasia tarafından kontrol edilen askerler tarafından saldırıya uğradı.
Anastasia, Hyuna'nın geldiğini çok geç fark etmişti, bu Hyuna'nın hızı sayesinde miydi? Göremeyecek kadar hızlı...
Anastasia, Hyuna'dan kaçmaya çalışsa da başarılı olamadı. Hyuna onun tüm iplerini kesti, Anastasia ise Sheldon'un yanına inip kalkmasına yardımcı oldu.
Flora adım atmaya çalışırken, Brendon'un sessiz çığlıkları adımlarını toprağa gömüyordu.
"Lütfen cesedini arkaya götürmem için bana zaman verin. Cesedini de kaybetmek istemiyorum."
Flora yine hiçbir şey diyemedi. Acaba anılarına bir göz atsa mıydı? Belki de Brendon'a özel kalmalıydı.
Brendon onu kaldırmaya çalışırken Vincent çok zor şekilde nefes alıyordu. Anlaşılan Brendon öleceğini çoktan kabullenmişti, şuan onu ne Alexandra ne şifacılar ne de başka biri kurtabilirdi.
"Elini alnına koyup sadece onun zihnine odaklan. Enerjini, onun aklının her bir zerresine kadar ilet. Eğer enerjin onun zihnine temas ederse sende onun anılarına temas etmiş olursun. Bu şekilde en azından son anlarında ne düşündüğüne erişebilirsin. Bilincini kaybetmiş olmalı."
Brendon, Flora konuşurken, kucağında abisiyle sessizce bekledi. Daha sonra gözlerini abisinden ayırmadan yürüdü. Kanla birbirine yapışmış olan saçları gözünü kapatıyordu.
Flora bakışlarını ondan zar zor ayırdı. Kalbi yerinden çıkacaktı sanki. "Ölümlerin normalleşmesini istemiyorum." diye geçirdi içinden.
Flora, Hyuna'nın yanına doğru gitti. Hepsi sıra oldular.
Karşılarında Anastasia, Sheldon'u ayakta tutmaya çalışıyordu.
"Ne duruyorsun saldırsana!"
diye bağırdı birisi.
Flora bağıran kişinin kral olduğunu gördü. Sheldon kafasını çevirmeden yan gözüyle ona baktı. Anastasia endişeli gözüküyordu.
"Abi... Kendine gel lütfen."
"Sheldon! Eğer bu savaşı kaybedecek olursak-"
"Kapat artık çeneni!"
diyerek kralın lafını kesti Anastasia.
Yani Anastasia ve Sheldon kardeşti öyle mi? Dahası... Şuan Brendon ne hissediyorsa Anastasia'da aynısını hissediyor olmalıydı.
"Sen ve senin gibileri keşke hiç doğmasaydı... Midemi bulandırıyorsun."
dedi Flora tükürürcesine. İşte o zaman, kendisinin Hyuna'ya ne kadar çok benzediğini gördü.
Kral ona küçümseyici bir bakış attı.
"Sorun yok Anastasia, sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım."
Sheldon, Anastasia'ya tutundu.
"Ne yapacağız Hyuna?"
"Şuan saldıramayız, kız böylece durduğuna göre sakladığı bir kalkan olabilir ya da başka bir şey..."
"Kontrol etmeme izin verin başdanışmanım!"
Isabel, Tomoe'nin elini tutup aradan sıyrıldı.
"Üzgünüm kral ama bugün, yaptığın her şeyin bedelini en kötü şekilde ödeyeceksin. Hiçbir yeteneğin yok değil mi? Sadece insanları yönetmekte ve kandırma da iyisin. Bize karşı koyabileceğini düşünüyor musun?"
Hyuna, Isabel'i fark etmemeleri için onları oyalamaya çalıştı.
"Eğer Anastasia'nın menzilini aşabilecek birisi varsa o da Isabel'dir. Hiçbir kör noktası yok, zayıf yönünün burada olmadığını düşünürsek... Büyük ihtimalle menzili sandığımızdan daha kısadır. En uzak şekilde saldırabilecek olan kişi Isabel'dir. Eğer etraflarında bir kalkan yoksa, hiç düşünmeden saldırın."
dedi Flora.
Isabel arkalarına geçince upuzun mor bir ışık yolladı. Işığın çarptığı yerde saydam bir duvar oluştu ve tüm enerjiyi içine çekti.
Sheldon yukarı zıpladı, Anastasia'da geriye çıktı.
Bay Preice ellerinin arasından üç tane hayalet benzeri siyah duman çıkarttı.
Bu dumanlar Sheldon'un yanına doğru süzüldü, hiçbir saldırıdan etkilenmediler. Dumanlar iyice şekillendi, korkunç bir yaratık şeklini aldılar.
Sheldon'un vücudunda yara açmaya başladılar.
"Acele edelim, en ufak bir koruma büyüsünde yok olurlar."
Bayan Freyda kana benzer kırmızı yapış yapış sülükler çıkarttı ortaya. Sheldon'un hücrelerini yok etmeye çalıştı.
Eldora, iki kılıcı Sheldon'un kollarına sapladı ve onu aşağıya sürüklemeye çalıştı. Tam bu esnada Yui zincirlerle etrafını sarsa da, Sheldon siyah bir patlama ile hepsinden kurtuldu.
Tomoe, Astrid'in kolundan tutup yukarıya doğru çıkardı.
"Kulaklarınızı kapatın!"
diye bağırdı Isabel.
Astrid sağır edici bir sesle yeri yerinden oynattı. Sheldon'un çok yakınındaydı. Yui, Tomoe'yi kucağına alıp onu oradan uzaklaştırdı. Sheldon bu sağır edici ses yüzünden dikkatini kaybetmişti.
Bay Kreych tüm gücüyle ona vurunca Sheldon yeniden yere düştü. Tomoe, Sheldon'un düştüğü yere yaklaştı, elini yavaşça toprağa değdirdi. Tomoe'nin elinden Sheldon'un çevresine kadar çimenler belirli. Daha sonra kırmızı güller çıktı çimenlerin arasından. Flora sarmaşıklarla sımsıkı tuttu Sheldon'u. Bu kadar dayanıklı birini ilk defa görüyordu, yenilenmesi bir köşede dursun, herhangi bir yerini koparmak bile o kadar zordu ki.
Sheldon sarmaşıkları koparmaya çalıştı, Tomoe'nin güllerinin üstündeki dikenler ise bir anda büyüdü ve Sheldon'un bütün vücuduna saplandı.
Araya sıkışmıştı resmen. Dikenler Sheldon hareket ettikçe daha da derine batıyordu, bu kocaman dikenlerden Anastasia sayesinde kurtuldu.
Flora oraya döndüğünde Anastasia'nın zar zor yetiştiğini çünkü peşinde Lena, Eldora ve Rosa'nın olduğu gördü.
Sheldon olduğu yerden biraz uzaklaşınca Austin, Sheldon'un bastığı yerde kara bir delik oluşturdu. Sheldon, tıpkı bataklığa batıyor gibiydi. Delik onu içine çekiyordu. Sheldon bundan kurtulmanın tek yolunun Austin'in dikkatini dağıtmak olduğunu biliyordu çünkü Austin bunu yapabilmek için gözünü bile kırpmıyordu.
Elini ileriye doğru sallayınca yıldırımlı mor mızraklar çıktı ortaya.
Mızraklar, Austin'e doğru giderken herkes bir anlığına Austin'e koşmuş, Sheldon ise bundan yararlanıp şimşekli büyük bir patlama yaratmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yorias
FantasySıradışı olaylara fazlaca alışık olan Flora, kendisi için bile sıradışı olan olaylarla kendisi ve ailesi hakkındaki bilinmeyenleri öğrenir. Rahatsız edici unsurlar içermektedir.