Bölüm 29

3 0 0
                                    

Valeria, ablamdan yediği sert sözleri yutmak için dışarı çıkmıştı.Rick de onu takip etmişti.Darren da odasına çıkmıştı.Bense oturmuş kanal zaplıyordum.Sonunda televizyonu kapatmaya karar verip volta atmaya başladım.Bu olaydan direkt olarak etkilenen iki kişi vardı.Çaresiz iki kişi...Acaba şu an Valeria'nın yanında mı yoksa Darren'ın yanında mı olmalıydım?Valeria'yı seçseydim Darren darılmazdı değil mi?Gerçi sonra da Darren'ın yanına uğrayabilirdim.Aslında Valeria'nın yanında Rick olduğuna göre Darren'ı da tercih edebilirdim.Kız arkadaşını merkezine yerleştirmiş bir Rick bunun için bana kızamazdı.İşin doğrusu kimse bana kızamazdı.Onlar Melissa'ya, Killer'a kızmakla meşguldü ve benim kimin yanında olacağımı önemsediklerini de sanmıyordum.Darren dışında!O beni her daim önemserdi.

"Sanırım yanına gitmem kişiyi biliyorum."

Salondan ayrılıp ahşap, tarihi merdivenleri çıktım.Hiç düşünmeden odaya dalarak konuya girdim.

"Ablam kötü niyetli değildi.Onun yapmak istediği..."

Cümlemin sonunu getirememiştim.Çünkü Darren yarı çıplak bir şekilde aynanın karşısında duruyordu.Sadece altında mavi renklerinde bir kot vardı.Üstü dediğim gibi...Çıplaktı, işte.Sol göğsünün altında orta büyüklükte bir ben vardı.O zamana kadar görmesem de parlak ve pürüzsüz tenindeki bu ufak kusur onu daha da etkileyici yapıyordu.Yandan gördüğüm kadarıyla baklavaları daha da belirgin hale gelmişti.Bu da barfiks çekmeyi, şınavı ve mekiği ihmal etmediği anlamına gelirdi.Ne yazık ki cümlemin yarıda kalmasının sebebi onun şekilli vücudu değil, aniden odaya girmemle panik yapıp bana döndüğünde gördüğüm, gemideyken oluşan şu apandisit tarafındaki çürümenin yeniden ortaya çıkmış olmasıydı.Telaşla koşarak yanına gittiğimde yatağındaki gri tişörtü alıp kafasından geçirdi.Kollarını da geçirerek lekeyi kapatmak isterken ellerini tutup onu durdurdum.Yarası gemidekinden küçük ama düzeldiği haline göre oldukça büyüktü.Yaranın etrafı beyazdı.Bazı yerlerinde ufakça küfe benzer pamukçuklar vardı.

"Darren, yaran..."

Ellerimden kurtulup tişörtünü yarayı saklayacak şekilde beline kadar indirdi.Kaşlarını kaldırıp önemsiz bir şeyler olmuş gibi beni başından savmaya çalıştı.

"Yara işte.Geçer.Balkona çıkmak ister misin?Düşündüm de boş ver!Bence Valeria'nın yanına gitmeliyiz."

Kapıya hamle yaptığında kolundan tuttum.Sesli nefesler vererek bana döndüğünde konuşmaya başladım.

"Yaranın bu hızla geri geldiğini ne zaman söyleyecektin?"

Gözlerini yere çevirip kaşlarını dikleştirdiğinde sorumun cevabını kendim verdim.

"Hiçbir zaman değil mi?Dönüşmektense ölmeyi tercih ediyorsun.Çünkü bu senin için kurtuluş yolu!Öyle mi?"

Başta sakin giden cümlelerimin sonuna geldiğimde sesimi yükseltmiştim.O ise yaptığından emin bir şekilde kendini savunmaya hazırdı.Sevdiği birini kandırmış adam mimikleri yaparak önemsiz olduğunu vurgulamayı sürdürdü.

"İğrenç bir yaratık olmak istemiyorum.Bak, bu benim kararım!Ne olursa olsun kararımdan geri dönmeyeceğim.O yüzden kararıma saygı duy, Alex!"

Sinirle saçlarımı geriye attım.Tuttuğum kolunu bırakıp ondan bir iki adım uzaklaştım.Ellerimi iki yana açıp bağırmaya başladım.

"Sevdiğim adam ölmek istiyor!Tabii, bu saygı duyacağım bir karar(!)Peki, şu söz verdiğin güzel anıları ne ara biriktirmek istersin?Kalan son bir iki dakikan içinde mi?"

"Aslında bir iki dakikadan daha fazla zamanım var."

Ben olanca sinirle üstüne giderken o, bunu alaycılıkla karşılıyordu.İlerleyip omzunu ittirdim.Yerinden kıpırdamamıştı ama en azından alay etmeyeceğini garanti ettiğimi söyleyebilirdim.

VAZGEÇİLMEZ - Bir Muter Gale EfsanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin