Bölüm 24

18 1 0
                                    

Mute'un bıraktığı enkazın üstünden tam bir saat geçmişti.Kadının kocası köşedeki koltukta oturmuş, morarmış sol gözüne buz kompresi yapıyordu.Diğer koltukta ise Darren yüzüstü yatmıştı.Valeria, onun sırtındaki camları adını bilmediğim tıbbi bir aletle olduğu yerden çıkarmaya çalışıyordu.Açıkçası bunu yaparken oldukça zorlanıyor gibiydi.Bunun nedeni hem camların küçük parçalar halinde dibe doğru batması hem de Darren'dan akan kanın onu susatıyor olmasıydı.Bundan olsa gerek saçlarını açık bırakıp Darren'ın sırtına doğru eğilmişti ve bu yüzünü gizlemesini sağlıyordu.Aynı şeyin Darren için işe yaradığını söyleyemezdim. Valeria'nın dökülen saçları onun neredeyse boydan boya yaralı sırtına dikenli tel gibi batıyor olmalıydı.Bu da fazladan acı çekmek demekti. Yüzünü göstermemeye çalışsa da, donuk bir ifadeye bürünse de canının yandığını anlayabiliyordum.Yani mantıklı olan canının yanıyor olmasıydı.Nick ise bahçe kapısındaydı.Darren'dan kimseye bir şey söylememe konusunda kesin emir aldığından tek başına orada nöbet tutuyordu.Ben de Darren'ın çaprazındaki koltuktaydım.Sarılı kolumun ağrısının geçmesi için tek elle çantamdan ağrı kesici arıyordum.

"Nerede şu aptal ağrı kesici?"

Bunu söylediğimde Valeria hafifçe başını bana doğru kaldırdı.Gözleri Mute'un etkisinden olsa gerek kan çanağı gibiydi.Neyse ki vampir gözünü saklamayı becerebilmişti.Yarasının Nick gelmeden önce iyileşmesi de onun için büyük bir şanstı.Üzerindeki yırtık, kanlı tişört Nick'i ikilemde bıraksa da vampir olacağı aklından geçmediğinden kanın Darren'a ait olduğuna inanmıştı.Yırtığın da arbede sırasında olduğunu düşünmüştü.Yani, öyle düşünmüştür herhalde.Yani, umarım! Biliyorsunuz Valeria'nın vampir olduğunu öğrenirlerse işler fazlasıyla karışırdı.Bunu hiçbirimiz istemezdik, değil mi?

"Şurada bir ağrı kesici olacaktı." dedi Valeria yorgun bir sesle.Ortamın gerginliği biraz geçsin diye işi şakaya vurmak istedim.

"Yabancılardan ilaç almamam gerektiğini bilecek yaştayım."

Ortamı yumuşatmak yerine daha da sıkıp boş konuştuğumu anladığımda lafı çok da uzatmayıp gösterdiği yerdeki çekmeceyi açtım.Bir ağrı kesici bulduğumda Killer'a döndüm.

"Sen de istiyor musun?"

En az Nick'inki kadar soğuk bakışları üzerime düştüğünde başını iki yana sallamakla yetindi.Sonra gözlerini üzerimden çekip Darren ve Valeria'yı izlemeye başladı.Ağrı kesiciden bir tane alıp ağzıma attım.Su içmeme gerek bile kalmadan yuttuğumda zaman kaybetmeden ismini Hunter'dan daha korkutucu bulduğum Killer'ın yanına gittim.Usulca yanına oturduğumda bir robot kadar ifadesiz ve ağır hareketlerle başını bana doğru çevirdi.Bense en sempatik, afacan, tatlı kız halime bürünüp tanıdık bir arkadaşmış gibi muhabbet açmaya çalıştım.

"Ee, nasılsın?"

Sorumu duymazdan gelip gözlerini yana çevirdi.Etrafı seyretmeye koyuldu.Oturduğum yerin biraz önüne kayıp görüş alanına girmeye çalıştım.

"Gözün bayağı morarmış.Acıyor olmalı!"

Konuştuktan beş saniye sonra başını tekrar ağır hareketlerle bana çevirdi.

"Avcılar acıya dayanıklıdır.Onlar acıdan beslenirler!"

Ses tonu beklediğim gibi oldukça kalın ve netti.Sanırım avcılar arasında en yumuşak ve tatlı sese sahip olan kişi Darren'dı.Gemi de konuşma yaparken Jason'la tartışırken her ne kadar Killer kadar sert olsa da benimle konuşurken oldukça kibardı.Kavgamız dışında tabii.

"Yine de oldukça mor!Sana yumruk attığını hatırlamıyorum.Bu şey buraya gelmeden önce mi olmuştu?Dikkat etmedim de.Malum o sırada ölmemek için çabalıyordum."

VAZGEÇİLMEZ - Bir Muter Gale EfsanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin