GÜL KOKAN BARUT

23.Bölüm "Kurşun"

Ey vatan!
Güzel Turan!
Sana feda biz varız.
Düşman oğlu meydana çık!
Kahramanlık kimde ise anlarız.

~Süvariler~

💗

Temur'un ağzından bölüm yazmayı çok özlemişim😢 Baya bir milli duygularımızın coşacağı bir bölüm olacak. Yani öyle umuyorum.

İyi okumalarrr🍓

💗

Temur Asaf Yaman, dört yıl önce...

"Şimdi yanlış anlamış mıyım, onu bir öğrenelim." Temur ciddi bir şekilde tekrar etti. "Sen aşık mı oldun?"

Akif yerinde duramıyor, aptal aptal sırıtıyordu. Sesiyle dağları inleten Deli Kurt bugün bir mırlamadığı kalmıştı. Az önce neredeyse kapıya çarpacaktı.

"Hıhı."

Temur ona tek kaşını kaldırarak baktı. "Hemde az ileride ki köyden? İlk görüşte?"

"Hıhı."

Böyle çok sinir bozucu duruyordu. Temur'un midesi bulandı. Allah kapısından uzak tutsundu. Kocaman adamı bile aptallaştırmıştı. Temur'un sinirleri bozulduğu için Akif'in ensesine bir tane vurdu.

"At gibi sırıtıp duruyorsun götünde viski şişesi çevirilmiş gibi, deli etme adamı."

Normalde ona ajitasyon yapıp 'bana nasıl vurursun' gibisinden acındırırdı kendini. Ama yok, adamın aklı başka yerlerdeydi. Adını da söylememişti kız. Ölecekti meraktan.

"Allah'ını seveyim, ne olur bu gün devriyeye biz çıkalım. Evinin neresi olduğunu gördüm vallahi." Dedi içli içli. "Bir görsen, nasıl gülüyor Nemrudun Kızı."

Adıyaman'ın sınırına doğru küçük bir köydü burası. Onlarda burada yapıyordu görevlerini. Deli Kurt kızı Nemrut Dağı'nın yamacında görünce bu ismi takmıştı. Nemrudun Kızı.

O gözler öyle bir değmişti ki kendi gözlerine bir anda Nemrudun ateşi sarmıştı sanki etrafı. Yüreğini yakmıştı Nemrudun Kızı.

"Gideriz elbette," Dedi Sungur kanayan ayaklarını botlarından çıkararak. "Lan bak olum burada öyle şeyler pek hoş karşılanmaz, görürlerse asker dinlemez sıkarlar götüne. Haberin olsun."

"Benim gönlüm gitti diyorum sen götün diyorsun Antepli!" Eliyle kalbine vurdu. "Burası gittikten sonra götümden vurulsak kaç yazar?"

Sungur ayaklarının kanını temizleyerek merhem sürdü. Bir hafta ayakları nefes almaksızın yürümüş, ona dayanmıştı. Çoğu askerin başına gelen bir şeydi bu. Ayaklarını bandajlayarak sırtını koltuğa yasladı.

"Tamam lan! Başımıza Mecnun kesildin amına koyayım. Ne kızmış arkadaş, adama bir kez bakmış, bizimkinin kafası nanaylanmış."

Akif yeniden iç çekti. "Hemde ne nanaylama. Ama abi görsen bir güzel gülüyor."

"Anladık olum, çok güzel gülüyor."

"Ama Asaf," Dedi a harfini uzatarak. "Çok güzel gülüyor lan."

"Kendimi sikeceğim artık! Yeter lan! Kalk gidelim şu devriyeye, yoksa kafayı tırlatman yakın."

İkiletmedi bile Akif. Zaten çoktan üzerini giyinmiş, bir saat boyunca saçını başını düzeltmekle uğraşmıştı. Temur onun hareketlerini şaşkınlıkla izliyordu. Bu adamın yanında ki bardağa su koymaya götü yemeyen adam olduğuna emin miydi? Siktir, acaba görevdeyken içlerine ajan olarak koydukları bir çaşıt mıydı?