Nazlı, Toprağın sıcak kollarında uyandı. Yüzündeki güzel gülümseme yerini korurken yataktan kalktı, üzerine Toprağın kalın ceketlerinden birisini giydi ve mutfağa kahvaltı hazırlamaya geçti.
Dün uzun süren yolculuktan sonra gelir gelmez yorgunluktan uyuyakalmışı etrafı pek gezme şansı olmamıştı ama yeşillikler içinde o kadar güzel bir yerdeki yayla... Kaldıkları evlerinin etrafında üç ev vardı ama herkes yaylayı bırakıp gitmiş, sadece bir yaşlı çift yaşıyor demişti Toprak.
Nazlı elindeki patatesi soyarken bahçeden gelen devrilme sesiyle elini yıkayıp pencereden bahçeye baktı.
Bahçede kahverengi bir keçi olduğu yerde tur atıyor çıkış yolu bulmaya çalışıyordu, Nazlı kapıyı açıp dışarı çıktı ve huysuz keçiye yaklaştı. Keçi Nazlının üzerine geldiğini fark edip dahada telaşla olduğu yerde daha hızlı koşuşturmaya başladı.
Nazlı onun bu haline kıkırdayıp sakinleşmesi için bir süre bekledi. En sonunda koşmaktan yorulan keçi olduğu yere oturduğunda Nazlı hemen onun yanına koşup sevmeye başladı.
Keçi başta huysuzlansada Nazlı sakince onu sevdiği için başını yavaşça yere yasladı, "Çok güzelsin ama senn."
Nazlı kıkırdayarak keçiyi severken bir yandanda keçiyle konuşuyordu. Tam o anda keçiyi aramak için yola koyulan yaşlı kadın keçiyi seven Nazlıyı gördü. Bahçe kapısına geldiğinde. "Günaydın kızım." Dedi
Nazlı kadını görüp toparlandı ve "Günaydın teyze, keçi sizin mi?" Diye sordu.
Kadın başını sallarken bahçe kapısından içeri girmişti, "Çok asi çok huysuz bir keçi, gözünü üzerinden bir saniye ayır tüm yaylada onu aramak zorunda kalırsın." Diyerek güldüğünde keçi yattığı yerden kalkıp etraflarında koşuşturmaya başladı.
"Ee kızım kimsin kimlerdensin bakıyım?"
Nazlı anlatırken Nejla hanımda onu güzelce dinlemiş sonrasında yeni evlileri yalnız bırakmak için keçiyide alıp gitmeye çalışmıştı ama keçi olduğu yerden bir adım uzaklaşmadı, Nejla hanım uzun süre cebelleşsede keçi bir adım ileriye gitmedi.
"Ah inat keçi ah, kızım bu inat keçi burda dursun aman diyeyim kapıyı kapalı tutta kaçmasın, ben biraz sonra tekrar gelir götürürüm onu." Nazlı başını salladığında yaşlı kadın çıkıp gitti.
Nazlı keçiyle oynarken Toprak yatakta Nazlının olmadığını fark edip uyandı. Hızla yerinde doğrulup odadan çıktı. İlk olarak mutafağa girdiğinde boş olduğunu görüp açık kapıdan bahçeye çıktı.
Bahçede oturmuş yavru keçiyle oynayan karısını görünce gülümsemesi yüzüne yayıldı. Tıpkı karısının kaçlarının rengindeki keçi huysuz huysuz dolaşıp Nazlının kucağına başını koyduğunda Nazlı onu sevmeye başlamıştı.
Toprak omzunu kapı pervazına yaslayıp onları izlerken karısının nazlı sesi kulaklarına doldu.
"Eklemedir koca konak ekleme aman aman
Nazlı da yârim yine yine geldi aklıma
Nazlı da yârim yine yine geldi aklıma
Nasıl Nasıl edeyim başımdaki sevdaya?
Aman aman dostlar yoldan geldim, yorgunum..Kara da gözlü bir yiğide vurgunum..."
Toprak Nazlıyı ilk kez deneyelim demek için gittiğinde Nazlı bu türküyü tamamlamamıştı, Toprak bahçe kapısından onu dinlerken belki sonunu tamamlar diye beklemişti eğer Nazlı türkünün son kısmını tamamlasaydı Toprak arkasını dönüp gidecek Nazlı konusunu bir daha asla açmayacaktı.
Nazlı o gün türkünün son kısmında susmuştu ve Toprağa cesaret vermişti, bugünse yıllardır her bu türküyü söylediğinde atladığı o kısmı bir an bile çekinmeden tamamlamıştı....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZILCA
ChickLit1980 yıllarında bir köyde yaşanmış sıcacık aşk hikayesi.... "Eklemedir koca konak ekleme aman aman Nazlı da yârim yine yine geldi aklıma Nazlı da yârim yine yine geldi aklıma Nasıl Nasıl edeyim başımdaki sevdaya? Aman aman dostlar yoldan geldim, yo...